Footloose tradutor Francês
55 parallel translation
- H er kimse Pat Benathar, Eddie Money ve Foot Lutz'u dinlermiş.
En tout cas, ils aiment Pat Benatar, Eddie Money et la musique de "Footloose".
Aman Tanrım! "Footloose" u seviyorum!
Génial, j'adore Footloose.
Footloose'da, dansı yasaklamayı bu kadar kafaya takmalarının sebebi ne sanıyorsunuz?
Pourquoi ces prêcheurs de bible dans Footloose... s'opposaient-ils à ces bals?
- "Footloose" da böyle bir sahne vardı...
- C'est dans Footloose. - Flashdance.
Hangisi gitsin? "Bananarama" mı yoksa "Footloose" un film müzikleri mi?
je supprime quoi? bananarama ou la bo de footloose?
Anlıyorum,'Footloose'un müzikleri de böyle hissettiriyor.
C'est comme ça qu'ils ont fait Footloose.
- Kevin Bacon. "Footloose".
Pardon?
Chris Penn, ona kasabada dans edilmediğini söyleyince o da bu tepkiyi vermişti. Hani Sean'ın kardeşi.
Kevin Bacon dans Footloose, en réaction à l'interdiction de danser introduite par Chris Penn, frère de Sean.
Footloose'daki karakterinin ismi :
Le nom de votre personnage dans Footloose :
- Bilmem, Footloose'u beğenmiştim.
- Je vous ai adoré Footloose.
"Urban Cowboy", "Saturday Night Fever", "Grease", "Footloose" ve "Flashdance" de aldım.
Funny Girl, Parade de printemps, Un Américain à Paris, et en prime, des nouveaux classiques, Urban Cowboy, La Fièvre du samedi soir, Grease, Footloose et Flashdance.
- Hayır. Ama Stars Hollow'unki biraz daha sade bir balo. Kül Kedisi'ne değil de daha çok Footloose'a benziyor.
Non, mais à Stars Hollow, c'est plus désinvolte comme bal, moins Cendrillon, plus Flash Dance.
Öyleyse Footloose'u yeniden izleyelim.
Alors on se re-regarde Footloose Ouais
Footlose'dan küçük bir kasaba mı burası? *
On est dans Footloose?
Sanki, Footloose şehrinin milyonla katlamış hâli!
C'est comme le Far West multiplié par un million!
Bunu daha önce bir filmde görmüştüm.
J'ai vu l'épouse de Footloose le faire dans ce film.
Büyük ihtimalle de satılık. Vay be, bir anda Footloose saçma gelmemeye başladı.
Wow, subitement "Footloose" ne semble pas si stupide.
Çok başıboş bir yerlerde mi büyüdün sen?
T'as grandi dans la ville de Footloose?
Senin toy olduğunu sanır. Footloose yahu.
Elle pensera que t'es un abruti.
Ağlayacağım falan yok.
C'est Footloose.
O günden sonra Footloose'ı ağlamadan izleyemiyorum.
Depuis ce jour, je peux pas regarder Footloose sans pleurer.
Doğru ya. Beraber Footloose'u izleyecektik.
C'est vrai, on devait aller voir Footloose.
Sonuncusu Footloose filmindendi.
Ça, c'est dans "Footloose". *
"Footloose" filmini hatırlıyor musun? Hani sonda kötüler kazanıyordu?
Vous vous souvenez de ce film, "Footloose", où les mauvais garçon gagnent à la fin?
Footloose filmindeki gibi.
Ça me rappelle Footloose.
Olmaz, üzgünüm, Kevin Bacon özgür değildi.
Non, désolé, Kevin Bacon n'a pas joué dans Footloose.
babacığımın kürsünün altında tuttuğu dolu tüfekle vaaz verdiği tutucu şehirde hormonları patlamış, yazın dans etmeden başıboş takılan iki genciz.
On est deux adolescents, regorgeant d'hormones, coincés pour l'été dans une ville conservatrice comme dans Footloose, où mon père prêche, avec son fusil chargé sous la chaire.
tutucu kasabada iki prezervatifsiz başıboş gencin dünyasını yeniden yaratmak için elimden geleni yaptım.
J'ai recréé de mon mieux le monde de deux ados sans capotes, dans une ville pépère à la Footloose.
"Footloose" filmini düşünüyordum.
Je pensais à Footloose.
* Hafif bir erkek, kapanmış ayaklarına *
At her feet was her footloose man
Sabah "Çarpışma" vardı. Ardından da "Footloose". Yani her an her şey olabilir.
Donc on a eu droit à Crash suivi de Footloose, donc tout peut encore arriver.
"Yasak-Sol Ayağım."
"My left footloose."
"Footloose"!
Footloose.
- "Footloose" filminden mi bu?
La musique de Footloose?
Ahbap, tam "Footloose" daki gibi.
Mec, c'est comme dans Footloose!
"Footloose'dan İyi Geceler Şehir" mi?
Bonne Nuit, Ville de Footloose?
Çocukların mezuniyetlerde birbirleri ile dans etmelerine izin vermemeliydik. Hep bizim hatamız.
C'était de notre faute si ces lycéens ont dansé à leur bal de promo... [Réf à Footloose]
Bilin diye söylüyorum, bir keresinde, koca Footloose dansını bodrum katımda yeniden yaratmıştım.
Je voudrais juste vous faire savoir qu'une fois j'ai refait entièrement la danse de Footloose dans mon sous-sol.
Footloose filminin çıkış tarihi.
C'est l'année où Footloose est sorti.
Kimse anlamadı mı? Footloose?
Personne ne connaît Footlose?
Özür dilerim... "Footloose" begins )
Je suis tellement désolé.
♪ Footloose
♪ Sans attaches ♪
Burası nedir, özgür şehir mi?
Qu'est-ce que c'est? La ville de Footloose?
Adı, Footloose.
Ça s'appelle Footloose.
Yasak Dans filmindeki muhteşem Kevin Bacon'ı unuttun mu?
Tu te souviens du grand Kevin Bacon dans "Footloose"?
Buna büyümek ve kendi ilgi alanlarının oluşması denir. O çok sevdiğin Yasak Dans'taki rahibin kızı gibi.
Ça s'appelle grandir et avoir ses propres centres d'intérêts, comme la fille du ministre dans ton précieux "Footloose".
Burası gittikçe Footloose filmindeki kasabaya benzemeye başladı.
Cet endroit se transforme en cette ville de Footloose.
Sinirlendiğim zaman, Footloose dansı yaparım.
Quand je suis énervé, je danse comme dans Footloose.
Tamam! Chardonnay, Licorice, Tremors senin ikinci favori Bacon filmin. Ve Footloose bir numaralı favorin...
Alors, nous avons du Chardonnay, de la réglisse, Tremors... ton second film préféré avec Kevin Bacon, et Footloose, ton préféré...
Ya da Kenny Loggins'in Yasak Dans'ı ne kadar sürdüyse.
Ou de la durée de Footloose par Kenny Loggins.
Yasak Dansçı kurallara uymuş mu peki?
Est-ce que Footloose a suivi les règles?