Forks tradutor Francês
44 parallel translation
Sudrow Wells'e Twin Forks üzerinden gideriz.
Nous gagnerons Sudro's Wells par les Deux-Fourches.
Evet. Eyerli bir at istiyorum. Bir haftalığına Redfort'a gideceğim.
Je vais à Red Forks deux ou trois semaines
Loring'de 43. Bomba Kanadı'nda ilk darbe. 319.
Le 1er impact aura lieu au commandement de Loring, au Grand Forks, et au commandement Elmendorf, en Alaska.
319. Bomba Operasyonu Albay Chase
Base des opérations de Grand Forks.
Bir kez söyleyeceğim. Sınırın diğer tarafında, Castlegar yolu üzerinde Grand Fork'un beş mil doğusunda.
Écoutez : après la frontière, 8 km à l'est de Grand Forks, sur la route de Castlegar, allez au bar "Le Colombien".
Forks, Red ve Assiniboine'in belirlediği hat.
Loin du giron décrit par la fourche des rivières Rouge et Assiniboine.
Forks Assiniboine ve Red.
La Fourche. Assiniboine et Rouge.
Forks, çevre.
La Fourche. Le giron.
Forks'un altındaki Forks.
La fourche sous La Fourche.
Forks, hayvanlar, avcılar, tekne yolları, trenler ve annem.
La Fourche. Les animaux, les chasseurs, les voies fluviales, les trains et maman.
Forks, hat, tüyler.
La Fourche, le giron, la fourrure.
Kış kadar sürekli, bizon kadar kadim Forks kadar doğaüstü.
Éternelle comme l'hiver. Ancienne comme le bison. Surnaturelle comme La Fourche.
Forks Nehri'nin mistik bir şekilde birleşmesi yüzünden mi?
Cela vient-il de la mystique fourche de rivières?
Ama özellikle Forks ve Forks'un altındaki Forks yüzünden.
Surtout à cause de La Fourche et de la fourche sous La Fourche.
Ona öyle hayrandım ki bir defasında meşhur 11 numaralı formasını çalıp eve götürmüş, çıplak vücuduma giymiş ve erotizm yüklü birkaç şut çektikten sonra KGB yakalar korkusuyla Forks'a atmıştım.
Envoûté par cette rencontre, je lui volai son célèbre maillot n ° 11 et l'enfilai sur mon corps nu pour faire des tirs secrets empreints d'érotisme avant de le jeter, de peur que le KGB ne m'arrête.
Kafalar kış boyunca böyle kalıyorlar. Forks'ta beş ay.
Les têtes restent ainsi tout l'hiver, 5 mois à La Fourche.
Oğlanların havuzuna doğru havuzun altındaki havuzun altındaki havuza inerken Forks'un altındaki Forks'u düşünüyordum ve mistik bir güç beni ele geçirdi.
Quand j'allais chez les garçons, la piscine sous les piscines, je pensais à la fourche sous La Fourche et une force mystique m'envahissait.
Oğlanların havuzunun suyunun Forks'un altındaki Forks'tan doğrudan geldiği söylenirdi.
La piscine des garçons aurait été alimentée par la fourche sous La Fourche.
Ve yukarıdan, Mutluluklar Diyarı'ndan Forks'a binerek Winnipeg'in ilk zaman yolculuğundaki bütün hasarı geri alabilir.
Et depuis les hauteurs du Royaume du bonheur, enjambant La Fourche, elle effacerait tous les méfaits commis lors du 1er voyage dans le temps de Winnipeg.
Başkan yardımcısı ve eşi bu sabah Elmwood'daki Forks River İlkokulu'nda oy kullandılar.
Le vice-président et sa femme ont voté ce matin à l'école primaire Forks River à Elmwood.
Washington'da, yılın neredeyse her günü yağmurlu ve bulutlu olan Forks isminde bir kasaba var.
Dans l'état de Washington sous une couverture constante de nuages et de pluie se touve la petite ville de Forks.
Aslına bakarsan Forks'tan hoşlanmaya başladım.
J'aime bien Forks.
Forks beni sarmaya başladı.
Je crois que je suis en train de m'y habituer.
- Forks'tan uzaklaşıyoruz.
Où est-ce que tu m'emmenes? - Loin de Forks.
Şu an Forks'ta değilim ama her şey yolunda.
Je ne suis plus à Forks, mais ça va.
Rosalie'yle Esme babanı korumak için Forks'a döndüler.
Rosalie and Esme retournent à Forks pour protéger ton père.
Forks Lisesi, öğrencilerinin bilgilerini pek iyi korumuyor.
Le lycée de Forks ne protège pas très bien la vie privée de ses élèves.
Edward babasıyla beraber seni Forks'a geri dönmeye ikna etmek için peşinden gitmiş.
Edward t'a suivie avec son père. Il voulait te convaincre de rester à Forks.
Anne, ben hâlâ Forks'ta kalmak istiyorum.
Avec ta propre salle de bain. Maman, je veux rester à Forks.
Forks'ta yaşamak istiyorum.
Je veux vivre à Forks.
Forks'tan ayrılmak zorundayız.
Nous devons quitter Forks.
Forks'tan ayrılmam.
Je veux rester à Forks.
Sen Forks'lusun. Bu bölgeyi biliyorsun.
Tu es de Forks, tu connais la région.
Tom. Servi ormanının karşısındaki kütüktek yapılma buluşma evini biliyorsun.
Tom... tu connais Cypress Forks, près de la maison en rondins?
Washington'daki Forks şehri, tıpkı Pawnee'ye benziyor. İklim ve vampirler hariç.
La ville de Forks, Washington, est semblable à Pawnee, à part le climat et les vampires.
Bazen Forks'a hiç taşınmamış olmayı diliyorum.
Tu t'occuperas de rien du tout! Si, de tes boules. On a fini!
Carlisle, İrlandalı dostlarını Forks'a gelmeye ikna etti.
Carlisle convainquit ses amis irlandais de faire le voyage jusqu'à Forks.
Five Forks'ta, komutanız altındaki bölük, savaşın gidişatını değiştirecekti neredeyse.
À Five Forks, votre compagnie a presque fait tourner le vent.
Knives Forks mu?
Knives Forks?
- Ya? - Evet. Grand Forks'tan.
Du côté de Grand Forks.
Five Forks, Blue Ridge Dağlarının yakınlarında bir yer arıyoruz.
On recherche un bar proche de Five Forks, les montagnes Blue Ridge.
- Everyday Forks iyi değil mi?
Les couverts normaux ça ira?
Peki... 16 yasındaydım Forks'a yeni taşınmıştık.
On s'habitue aux blagues, à la longue.
Volturi olduğunu da sanmıyorum. - James'in kararlarını da yakından takip ediyorum.
Parfois, je regrette d'être venue à Forks.