Garret tradutor Francês
503 parallel translation
- Bay Garret dans öğrenmek istiyor.
Melle Carrol. M. Garnett souhaite ardemment apprendre à danser.
Johnny Gilbert, Antonio Valentino ve Lois Garret'le çalışmıştım.
J'ai travaillé avec Valentino et Ruth et Gehrig...
Lois Garret bir beyzbolcuydu.
Des joueurs de base-ball.
Garret, altyazıları kapatmanı kim söyledi?
Qui vous a dit de faire ça?
Gidip bay Garret'e telefonlarda sorun yaşadığımızı söyle. Hemen.
Allez dire à M. Garrett qu'on a un problème avec le téléphone.
Dinle, Joe Garret dün hapisten çıktı..
Écoute, Joe Garret est sorti de prison hier.
Beni dinle.
Écoute, à propos de Garret.
Garret hapisten çıkınca Miami'den biriyle temasa geçti.
Il a contacté quelqu'un à Miami dès sa sortie de prison.
Garret, Eastern 181 uçağına bindi.
Garret est sur le vol Eastern 181.
Adamın adı Garret.
Le type s'appelle Garret.
- Garret.
- Garret.
Joe Garret... Detroit Ulusal Bankası'ndan 20 milyon dolar çalmaktan mahkum edildi.
Joe Garret a été condamné pour avoir volé 20 millions $ à la First National Bank de Detroit.
Garret'ın şehre geldiğini öğrenir öğrenmez, onu tutuklamaya çalıştık.
Dès qu'on a su que Garret était en ville, on a essayé de le pincer.
Sonuç : Garret öldü
Résultat : il est mort.
Aslını istersen, Garret'ı onlar yakalamıştı.
Pour être précis, ce sont eux qui ont appréhendé Garret.
Garret vakasıyla ilgileniyor musun?
Est-ce que l'affaire Garret t'intéresserait?
- Bu arada Garret'ı öldürdüler.
- Entre-temps, Garret a été tué.
Garret'ı öldüren herifler olabilir.
Peut-être les mêmes types qui ont buté Garret.
Garret, yedi yıl hapis yattıktan sonra... 20 milyonu almak için buraya geliyor.
Bizarre. Après sept ans de prison, Garret vient ici pour récupérer les 20 millions $.
Garret vakasını çözemezsem, beni emekliye çıkaracak.
Si je ne résous pas l'affaire Garret, c'est la retraite.
Ama unutmayın, asıl hedefiniz, Garret vakası.
Mais n'oubliez pas, votre but principal est l'affaire Garret.
Eminim 5 numaralı odada kalan herif Garret hakkında konuşmaya geldiniz.
Je parie que vous voulez parler de Garret, chambre 5, hein?
- Garret'ı.
- Garret.
- Garret ne yaptı?
- Que faisait Garret?
Garret'la alakalı olduğunu düşünmediğin şeyleri de anlat.
N'importe quoi, même sans rapport apparent avec Garret.
Garret'ın odasında ne yapıyordun?
Que faisais-tu dans la chambre de Garret?
Pekala Charro, Garret'ın odasında ne yapıyordun?
Bon, Charro, que faisais-tu dans la chambre de Garret?
- Belki de Garret'a ait değillerdi.
- Ils n'étaient peut-être pas à Garret.
Garret payını istiyordu.
Garret voulait sa part.
Hayır, Garret çok akıllıydı.
Non. Garret était trop malin.
Garret'ın katilini bulursanız, haberim olsun.
Si vous trouvez l'assassin de Garret, dites-le-moi.
Charro, Garret'ın katilini bizden önce bulursa... herifin otopsi yapılacak parçası kalmaz.
Si Charro trouve l'assassin de Garret avant nous, il ne restera pas grand chose pour l'autopsie.
Gizli bir muhbirle buluşacaksınız. Garret hakkında bilgi verecek.
Un indicateur vous y donnera des renseignements sur Garret.
Garret'ın cesedi hakkında araştırma yapıyormuşsunuz.
J'ai entendu dire que vous voulez des renseignements sur feu M. Garret.
Garret, Miami'ye gelince Fletcher diye bir adamla buluştu.
Alors qu'il était à Miami, Garret a rencontré un homme nommé Fletcher.
Garret senden ne istiyordu?
Que vous voulait Garret?
Garret kim?
Qui est Garret?
Garret'ı tanımıyordum.
Je ne connaissais pas Garret.
Bu ismi ilk defa... Garret'tan duydum. Doğruyu söylüyorum.
Je n'avais jamais entendu parler de lui avant que Garret ne prononce son nom.
Garret'ı iki gün sonra tutukladık.
On a arrêté Garret deux jours plus tard.
Sabıka kaydına bakınca, Garret'ın suç ortağı olması mümkün.
Vu son casier, il aurait pu être le complice de Garret.
Garret öldü
Garret aussi.
Evet, ama Garret niye ölmüş bir adamı arıyordu?
Oui, mais pourquoi Garret rechercherait-il un macchabée?
Geçen gün, siz gittikten az sonra... bu mektup geldi. Garret yollamış.
L'autre jour, peu après votre visite, j'ai reçu cette lettre de Garret.
Garret'ı canlı gördüğünde, biraz üşütük bir hali...
Quand tu as vu Garret en vie, tu ne crois pas que peut-être...
Garret, aradığı adamın estetik ameliyat olduğunu söyledi.
Garret a dit que le type qu'il recherchait s'est fait faire un lifting.
Garret'ı.
Garret.
Sonra Garret hapisten çıktı ve dostu... Ralph Duran'ı bulup soygundaki payını almak için Miami'ye geldi.
Quand Garret est sorti de prison, il est venu à Miami pour retrouver son ami, Ralph Duran, et sa part du cambriolage.
Garret, Duran'ı buldu. Ancak Duran'ın yeni bir yüzü ve yeni bir adı vardı. Ama öldürme güdüsü değişmemişti.
Garret a retrouvé Duran, avec un nouveau visage, un nouveau nom, mais le même instinct de tueur.
Garret'ın kurşunlanmış cesedini buldular.
On a retrouvé le corps de Garret transpercé d'une lame d'acier de 15 cm.
Teşekkürler Bay Garret.
Merci, M. Garrett.