Gece ve gündüz tradutor Francês
404 parallel translation
Gece ve gündüz Sadece sen varsın
Nuit et jour II n'y a que vous
Gece ve gündüz seni düşünüyorum
Je pense à vous Nuit et jour
Gece ve gündüz Neden bu böyle
Jour et nuit Pourquoi est-ce ainsi
Gece ve gündüz Seni düşünüyorum
Je pense à vous Nuit et jour
Gece ve gündüz beni altında gizler
Nuit et jour Au fond de moi
Gündüz ve gece Gece ve gündüz
Jour et nuit Nuit et jour
Vicdan, gece ve gündüz, uyurken ve uyanıkken.
Nuit et jour, éveillé et endormi.
Gece ve gündüz aldığı her nefesi dinleyerek yanında olman gerekecek.
Vous seriez près de lui jour et nuit.
Sanırım kendinize çok yükleniyorsunuz, gece ve gündüz.
Je pense que vous en faites trop.
Düğün pastası yürüyüşü Gece ve gündüz
La danse du gâteau de mariage Nuit et jour, à tous les étages
Gece ve gündüz görüyordum.
Je le voyais jour et nuit.
Şu iki adamın seni gece ve gündüz takip etmesini saymazsak.
Deux hommes vont te suivre, jour et nuit.
Külkedisi, Külkedisi Gece ve gündüz bu, Külkedisi'dir
Cendrillon, Cendrillon La nuit et le jour c'est Cendrillon
Ama gece ve gündüz tek bir şey için çalışacaksın gerekirse Londra'yı ikiye yar yeter ki şu çalışma ruhsatını bana getir.
Toute ta vie n'a plus qu'un but... obtenir ma licence à tout prix.
- Koruma altında, gece ve gündüz.
- Gardée, jour et nuit.
- Gece ve gündüz iki adam efendim.
2 le jour et 2 la nuit.
İçindeki ateş, onu durmadan kamçılayıp gece ve gündüz, er ya da geç avını takip ettiriyordu
La nuit, le jour, tôt ou tard Il cherche un endroit, une ville ou un visage... Et au fond de lui, brûlent les feux
Kızı defalarca gece ve gündüz bu apartmana girerken gördüm.
Je l'ai vue entrer et sortir de l'immeuble plein de fois, jour et nuit.
Telefonun dinleniyor ve üç adam seni gece ve gündüz izliyor.
Ton téléphone est sur écoute et tu es surveillée jour et nuit.
Gece ve gündüz kupalarıı dolu tutsun.
Une tasse chacun, matin et soir.
Gece ve gündüz çalıştım.
J'ai travaillé Jour et nuit.
Kilise ne istiyor? Onlar, gece ve gündüz...?
L'Eglise veut-elle que jour et nuit...
Gece ve gündüz hizmetindeyim.
Je suis à votre disposition, jour et nuit.
Gece ve gündüz, her dakika birlikte olacağız.
Nous serons ensemble chaque minute, jour et nuit.
Gece ve gündüz... benim evimden uzak dur.
Restez loin de ma propriété... de jour et de nuit.
Nöbet tutacaksınız. 4 saat nöbet, 4 saat mola. Gece ve gündüz.
Vous allez prendre le quart en alternance, nuit et jour.
Gece ve gündüz bunu bekleyerek yaşıyorum.
Je vis jour et nuit pour ces heures ou tu viens.
Gece ve gündüz, sarhoş veya ayık, bir amfide veya laboratuvarda veya Cornwall kıyısında terkedilmiş bir deniz fenerinde.
Jour et nuit, ivre ou à jeun, dans une salle de lecture ou un labo, un phare déserté au large de la Cornouaille.
Burada, altı çılgın gece ve gündüz boyunca genç rahibeler şehrin erkekleriyle bir araya gelir ve tüm ülkede şehvet hüküm sürerdi.
Pendant six jours et six nuits, les jeunes prêtresses cohabitaient avec les hommes de la ville. Régnait alors une folie orgiaque.
Majestelerinin sevgileriyle, bir sepet dolusu meyve ve bu çiçekler de burada zamanında olabilmem için bir hafta boyunca gece gündüz at sürmemi buyuran majesteleri grand dükten.
Des fruits de la part Sa Majesté et ces fleurs du grand-duc qui m'a donné ordre de galoper jour et nuit pour arriver à temps.
Gündüz ve gece oturup dururuz. Penceredeki bir gölgeden korkarak. Verandada bir ayak sesinden korkarak.
À longueur de journée et de nuit, on est là, effrayés par une ombre à la fenêtre, effrayés par un bruit de pas.
Simdi uçamïyor ve gece gündüz bir laboratuvar masasïna hapis.
Il ne peut plus voler et reste coincé dans son laboratoire jour et nuit.
Bay Tim gelip sana katır, pamuk tohumu ve gübre verse güneş gündüz gece parıldasa bile bu sene ürün alamazsın.
Même si M. Tim venait, te donnait une mule, du coton, du guano et que le soleil brillait jour et nuit, tu n'aurais pas de récolte.
Gündüz için ve gece için elimizde mevcut.
On en a pour la journée, ou la soirée.
Gündüz ve gece mi?
Jour et nuit?
McNeal depoların bulunduğu bölgeyi bloklara bölümlere ayırdı ve gece gündüz, düzenli olarak bira barlarını ve salonlarını taradı.
McNeal quadrilla le district... en blocs et sections... et pendant des jours, chercha systématiquement dans tous les bars et auberges.
Gündüz uyarıcı hap almıştı ve gece için de uyku ilacına ihtiyacı vardı.
Stimulants le jour, somnifères la nuit.
- Onun gece ve gündüz izlenmesini istiyorum.
On va la suivre jour et nuit.
- Gece gündüz çalıştık Kay kahveyi sıcak ve hazırda bekletirdi
Nous travaillions jour et nuit, aidés par le café de Kay.
Gündüz ve akşam vardiyasında üçer, gece vardiyasında da dört kişi.
Trois le jour et en soirée, et quatre aprés minuit.
Köşe yazarları ve basının kurtları gece gündüz peşimdeydiler.
Les journaux et autres prédateurs me harcelaient jour et nuit.
Yapımında yüzlerce gece ve gündüz çalıştım,
Les forgerons travaillent jour et nuit ce nouveau métal.
Ama en büyük ilham, gece gündüz demeden tüm vaktini çalışmaya harcayan Boksör'den ve Benjamin'den geliyordu.
Les animaux les plus admirables étaient Malabar et son acolyte, Benjamin, qui, quelle que soit la saison, travaillaient le plus longtemps.
Beyaz balina, önümüzde uzanan Ahab'ın kendisi ve intikamı arasında özgürce yüzerken... günlerce bıkmadan gece gündüz kürek çektik.
Nous passâmes des jours et des nuits courbés sur les avirons, pendant que la baleine blanche nageait libre, allongeant la distance entre elle-même et la vengeance d'Achab.
Gerektiğinde gündüz ve gece çalışabilir.
II peut travailler jour et nuit s'iI Ie faut.
Sürekli devriye gezeceksin ve gece, gündüz hep onu takip edeceksin..
Ouvrez l'oeil! Faites des rondes de jour! Faites des rondes de nuit, surtout!
Yabancı insanlar gece gündüz buraya girip seni çevirse ve çarşafın altından yoklama yapsa nasıl olurdun?
Comment tu irais si des inconnus venaient renifler sous tes draps?
Fakat o zaman dek zincirlenmeli, ve gece gündüz izlenmelisin.
Mais, en attendant, vous devrez être enchaîné, et surveillé nuit et jour.
Senin ve benim için gündüz ama yıldız için gece.
Il fait jour pour toi... et pour moi aussi... Pour elle il fait nuit.
Gündüz ve gece.
Nuit et jour.
Gündüz ve gece. Budur dünyayı döndüren şey.
C'est ce qui fait que tout tourne rond
gündüz 49
gece vakti 17
gece gündüz 60
gece yarısı 86
gece mi 18
gece görüşürüz 21
gece sohbeti 16
gece kuşu 17
gece yarısı mı 17
gece yarısı oldu 27
gece vakti 17
gece gündüz 60
gece yarısı 86
gece mi 18
gece görüşürüz 21
gece sohbeti 16
gece kuşu 17
gece yarısı mı 17
gece yarısı oldu 27