Gilda tradutor Francês
243 parallel translation
- Benim adım da Gilda Farrell.
- Je m'appelle Gilda Farrell.
- Acele et Gilda!
- Allez, vite!
- Gilda!
- Gilda.
Size, Bayan Gilda Farrell'a karşı olan istenmeyen ilginiz sebebiyle yazıyorum.
Je trouve malvenues vos assiduités auprès de Mlle Gilda Farrell.
Bayan Gilda Farrell'a karşı olan istenmeyen ilgi.
"Vos assiduités auprès de Mlle Gilda Farrell."
Eğer ki buraya Gilda konusunda tatsızlık çıkartmak için geldiyseniz bu şapkanın modası geçeli epey oldu.
Si vous êtes venu faire un scandale au sujet de Gilda, vous pouvez oublier ce melon.
Bay Chambers, Gilda'ya karşı olan ilginiz oldukça nahoş.
Vos assiduités auprès de Gilda sont malvenues.
Gilda'ya aşığım. Ona tapıyorum.
Je suis amoureux de Gilda.
Gilda, bazen sende ne bulduğumu çok merak ediyorum.
Parfois, je me demande ce que je vois en toi.
Evet, Gilda ile görüştüm.
Oui, j'ai vu Gilda.
Gilda'yı ilgilendiriyor.
Ça concerne Gilda.
Bay Curtis, sizden Gilda'nın yakasından düşmenizi istemek durumundayım.
Je vous demande d'homme à homme de cesser vos assiduités auprès de Gilda.
Gilda, seni ilgilendiren konularda ne kadar özverili davrandığımı senden iyi kimse bilemez.
Personne ne sait mieux que toi que je suis entièrement désintéressé en ce qui te concerne.
Gilda, 5 yıldır arkadaşınım -
Je suis ton ami depuis cinq ans...
Demek Gilda ile flört ediyorsun.
- Alors, tu fais la cour à Gilda.
- Demek seni Gilda ile yakaladı.
II t'a trouvé avec Gilda.
Ne istiyorsun Gilda?
Que veux-tu, Gilda?
Bu arada Gilda, ben - Bundan bahsetmedim ama... Londra'ya gitmem gerekiyor.
Au fait, j'ai omis de te dire qu'on me demande d'aller à Londres.
Hoşça kal Gilda.
Au revoir, Gilda.
Şu Tarzan'a gitsen iyi olur Gilda.
Tu ferais mieux d'y aller, Gilda, voir Tarzan.
Pek sevgili Gilda ve George.
Ma très chère Gilda et mon cher George,
Sevgili George ve Gilda :
Chers George et Gilda,
George ve Gilda selamlarını gönderdi.
George et Gilda vous font leurs amitiés.
Bildiğiniz gibi başlarda tüm bu meseleye karşı çıkma eğilimindeydim ama Gilda'yı ne kadar severim bilirsiniz.
Vous savez qu'au début, j'ai eu envie de leur refuser mon consentement, mais j'aime tellement Gilda...
Gilda nasıl peki?
- Et Gilda? - Elle va très bien.
Konuyu bana ilk kez açtıklarında epey bir ayak diredim, ama Gilda -
Quand ils ont eu l'idée de me peindre, - je m'y suis opposé, mais Gilda...
- Merhaba Gilda.
- Bonjour, Gilda.
- Teşekkür ederim Gilda.
- Merci, Gilda.
- Yumurta yemeyecek misin Gilda?
- Pas d'œufs pour Gilda?
- Gilda.
- Gilda.
Gilda, oyunun üçüncü perdesinde harika bir iş başardık ve içimden bir ses, arkamızda bırakacağımız bir not yazıp bunun üzerinde etraflıca düşünürsek sadece iyi bir edebi eser bırakmış olmakla kalmayıp beni de morarmış bir gözden kurtarmış oluruz diye düşünüyorum.
Tu sais, nous avons fait un magnifique travail sur ce troisième acte. Il me semble que si nous nous y mettions... Si nous écrivions ensemble un mot bien peaufiné à lui laisser, non seulement ce serait un morceau d'anthologie, mais ça m'éviterait un œil au beurre noir.
Seni Gilda'nın önünde övmek istemedim, ama sağ kroşen gerçekten fena.
Je n'ai pas voulu te louanger devant Gilda, mais tu as vraiment une sacrée droite.
Tamam! Acele et Gilda!
Dépêche-toi, Gilda!
Gilda, valizinde yer var mı?
Gilda, tu as de la place dans ta malle?
- Nedir o? - Gilda'dan bir not.
- Qu'est-ce que c'est?
Tommy'yi çok seviyorum. Gilda. Not :
J'aime énormément Tommy.
Lütfen ona mukayyet ol.
Gilda.
Gilda'ya.
- À Gilda. - À Gilda.
Gilda'yı konuşmaktan iyidir.
C'est mieux que de parler de Gilda.
- Gilda'yı unutmalıyız.
- Il faut oublier Gilda.
Yanımda Bayan Gilda Farrell olacak.
Je serai accompagné de Mlle Gilda Farrell.
- Gilda.
- Gilda?
- Gilda, saat 9 : 30.
- Gilda, il est 21 h 30.
Gilda, harika haberlerim var.
Grande nouvelle pour toi.
Seni seviyorum Gilda.
Je t'aime, Gilda.
Gilda, sen benimsin!
Gilda, tu es à moi.
- Bilmiyorum ki Gilda.
- Je ne sais pas.
- Gilda.
- Gilda...
Gilda mutlu mu bari?
Et Gilda est heureuse? Elle...
Gilda, daha iyi bir fikrim var.
Gilda, j'ai une meilleure idée.
Gilda. "
Gilda. "