English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ G ] / Giles

Giles tradutor Francês

1,088 parallel translation
Giles, Moloch'u Internetten çıkarmanın bir yolunu bulmalısın.
Cherchez à faire sortir Moloch d'Internet.
Umarım Giles bizi destekleyebilir.
Pourvu que Giles nous épaule.
Giles? İnkalar gelişmiş miydi?
Giles, les lncas étaient-ils très avancés?
Giles'la ben mumya avına çıkıyoruz.
Moi et Giles on chasse les momies.
Giles.
Giles!
- Biliyor Giles. - Ne?
- Il sait, Giles.
Giles, sözünü bile etme. Dünyayı yeniden güvenli bir yer yapmak benim için zevkti.
De rien, Files \ Fichiers communs Je suis ravie de faire du monde un lieu sûr.
- Bu Giles.
- C'est Giles.
- Giles, neden bana zarar vermek istiyorsun?
- Giles, pourquoi me faire du mal?
Xander, Giles'la gitmeliydik. Hayatını tehlikeye atabilir.
On devrait aller avec Files \ Fichiers communs Il pourrait avoir des ennuis.
Giles, biziz!
Giles, c'est nous!
Giles?
Giles?
- Giles!
- Giles!
Hayır Giles.
- Je vais... - Non! Non, Giles.
Örümcek konusunu Giles'la konuştun mu?
Les araignées. T'en as parlé à Giles?
Hayır, Giles inceleyeceğini söyledi.
Giles s'en occupera.
Hey, Giles? Uyan!
Hé, Giles, réveillez-vous!
Baba, bu Bay Giles, kütüphaneci.
M. Giles, le bibliothécaire.
Bay Giles'ın ıvır zıvır toplamak için bir hobisi var ve gösterip anlatayım diye bana ödünç verdi.
M. Giles me prête des trucs qu'il collectionne, pour les montrer.
- Giles, hiç hayalete dokundun mu? - Hayır.
- Giles, avez-vous touché un fantôme?
Giles burada olacağını söyledi.
Giles a dit que tu serais là.
Giles benimle gurur duyacak.
Giles aurait de quoi être fier.
Nasılsın, Giles?
Comment ça va, Giles?
Dışarısı kalabalıklaşmaya başladı, Giles.
Ca devient dangereux, Giles.
Giles, biraz ilgilensen.
Giles, écoutez.
Ben Giles.
C'est Giles.
Rupert Giles.
Rupert Giles.
Giles, buna inanmayacaksın.
Giles, vous n'allez pas le croire.
Giles, 16 yaşındayım.
Giles, j'ai 16 ans.
Giles!
Giles!
Giles'a on dakika önce kütüphanede buluşma sözü vermiştim.
J'ai dit à Giles que je serais à la bibliothèque il y a dix minutes.
- Giles'a yalan söyledin.
- Tu as menti à Giles.
Giles'a yalan söylediğine inanamıyorum.
Je ne peux croire qu'elle ait menti à Giles.
Giles'a yardım edelim.
On va aider Giles.
Giles ve diğerleri...
Giles et les autres...
Silahlarını yapmamız için Giles bizi kütüphaneye kilitledi.
Giles nous a enfermés pour travailler sur tes armes.
Giles, o odada annem var.
- Giles, ma mère est dans cette salle.
Merhaba, Giles.
Giles.
Giles, biz hala gençken...
Giles, pendant qu'on est encore jeune.
- Giles, bu akşamı sen mi üstleneceksin?
Donc Giles, vous prenez le relais ce soir?
Giles, yanında avcı olmadan devriye gezmemelisin.
- Vous ne devriez pas sortir sans la Tueuse.
- Rupert Giles'la görüşmem lazım.
Rupert Giles. Il faut que je le voie.
- Bay Giles kütüphanecimizdir.
C'est notre bibliothécaire.
- Giles okuldayken "Burası Olmasın da" oynamış mıdır?
Vous croyez que Giles jouait à ça à l'école?
- Giles okumak için hayata gelmiş.
Il vivait pour l'école.
- Giles!
- Giles.
- Rupert Giles?
- Rupert Giles?
Giles için endişeleniyorum.
Je suis inquiète pour Giles.
Giles, haydi anlayış göster.
Allez!
- Giles?
- Giles?
Evet Giles, unutma.
OK, n'oubliez pas. " Je ressens un truc.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]