Griffin tradutor Francês
2,095 parallel translation
Dinle, Limbaugh, benim adım Brian Griffin, ve sana söyleyecek bir çift lafım var.
{ \ pos ( 192,210 ) } Écoutez, je suis Brian Griffin, et j'ai un truc à vous dire.
Griffin, kefaletin ödendi.
Griffin, on a payé ta caution.
Senin için eve gitme vakti. Griffin'lerin evine.
Il est temps de rentrer chez toi.
Bana bak Griffin, burada gördüklerinle ilgili tek kelime etmemen senin hayrına olur.
Tu ferais mieux de ne pas dire un seul mot de ce que tu as vu.
Griffin! Evimde ne halt ediyorsun?
Qu'est-ce que tu fous dans ma baignoire?
Ne demeye çalışıyorsun, Griffin?
Où tu veux en venir?
Peter Griffin.
Peter Griffin.
Selam, Griffin. Nasılsın?
Comment ça va, Griffin?
"Family Guy" ı izledin mi hiç?
T'as vu Les Griffin?
Ve listemin bir numarasındaki isim ise Brian Griffin.
Comment ça, tu pars en tournée avec My Morning Jacket? Je dois rencontrer Jim James.
... "Kötü Aşçı", "Kathy Griffin'deki Hayatım", "Lahitime Şekil Ver", "Beşe Gidenden Şişman mısın?", ve "Orange County'nin Mezar Soyucuları".
Sous-chef, Dans la peau de Kathy Griffin, Tune ma crypte, Êtes-vous plus gros qu'un CM2? et Les Pilleurs de tombes du comté d'Orange.
Dr. Griffin.
Dr Griffin.
Ben Henry Griffin.
Je m'appelle Henry Griffin.
Sen Henry Griffin misin?
Henry Griffin?
Sadece söylemek isterim ki ; Henry Griffin hakkındakiler doğru.
Je voulais dire que vous aviez raison pour Henry Griffin.
Henry Griffin ; biliyorum.
- Henry Griffin. Je sais.
Hayatım boyunca egzotik yerlerde yaşadım, birbirinden harika şeyler öğrendim.
Je m'appelle Henry Griffin. J'ai passé ma vie dans des pays exotiques.
Smithson takımından Henry Griffin'se kırmızı kurdeleyle.
Henry Griffin pour Smithson porte le ruban rouge.
Henry Griffin bir kıza yenildi.
Henry Griffin battu par une fille.
Henry Griffin'i o şık kıyafetlerde görmek, her şeye değecek.
Grâce à vous, on verra Henry en tenue chic.
Yasal mirasçılar olarak Dr. Ortese ve... Bay Griffin'in burda bulunmaya hakları var.
En tant que bénéficiaires, le Dr Ortese et M. Griffin ont le droit d'être là.
Evet, Vaftiz oğlum Henry Griffin'den talimatlarım doğrultusunda bazı şeyleri toplamasını istiyorum.
Je devais récupérer certains objets pour lui avec des instructions. " À mon filleul Henry Griffin.
Senin olduğun hiç birşeye güvenmiyorum Griffin.
Je n'ai aucune confiance en toi.
Henry Griffin yine günü kurtardı.
Henry Griffin nous a encore sauvés.
Maggie, erkek arkadaş olarak Henry Griffin'i seçtiğine göre çok açık fikirli olmalısın.
Tu dois avoir l'esprit très ouvert pour que Henry Griffin soit ton copain.
Griffinler çalışma için Liberya'ya geldiklerinde Henry benim okuluma yazıldı.
Quand les Griffin sont venus au Liberia, Henry s'est inscrit à mon école.
Liberya'da doğup büyüyen oğlum Tomba, birkat hafta önce... Smithson lisesine kayıt yaptırıp, çocukluk arkadaşı Henry Griffinle tekrar bir araya geldi.
Né et élevé au Liberia, mon fils, Tomba, s'est inscrit à Smithson, cette semaine. À notre plus grande joie, il y a retrouvé son ami d'enfance, Henry Griffin.
Griffin'in çok güçlü bacağı var.
Griffin a une sacrée jambe. Allez, poussin.
Henry Griffin'in dünyayı keşfetme isteği bizi bu akşam çöp kutusuna getirdi.
En cette nuit fraîche, l'envie de voyager de Henry Griffin m'a mené à une poubelle.
Adım Henry Griffin.
Je m'appelle Henry Griffin.
İlginç bir nokta, Bay Griffin.
Très intéressant, M. Griffin.
- Beni satmadın,.. ... Griffin.
Tu ne m'as pas balancé, donc je dirai rien.
Ben Stewie Griffin ve seni öldüreceğim!
Je m'appelle Stewie Griffin, et je vais vous tuer!
Ya bu işin tek karı iyi vakit geçirmekse? Griffin-atör!
Le bénéfice pourrait être l'amusement.
Bu gösteride bana yardım etmek üzere Muhteşem Griffin'i sahneye davet ediyorum!
Et pour m'aider à reproduire cet acte, veuillez accueillir Griffin le Grand.
İçinizden hanginiz Muhteşem Griffin?
- On n'a pas eu le choix. - Qui est Griffin le Grand?
Maggie'ye buzlu... ve muhteşem Griffin'e de barbar usulü.
Un glaçon pour Maggie. Et Griffin le Grand prend son jus de fruit à l'état brut.
Hoşça kal, muhteşem Griffin.
Adieu, Griffin le Grand.
Henry Griffin.
- Oui, Henry Griffin.
Henry Griffin'in kendinden kuşku duyacağını hiç ummazdım.
Je pensais pas te voir douter de toi un jour.
Griffın olduğundan emin misin?
T'es un Griffin?
Ancak Henry Griffin zaten ölmüş olan birini kurtarmak için canını tehlikeye atardı.
Seul Henry Griffin risquerait sa vie pour sauver un mort.
Ne...
Chez les Griffin.
Hayır.
On était ensemble toute la journée, elle n'a parlé qu'à nous et mes amis Griffin et Ruben, et d'autres nounous au parc, mais c'est tout. Non.
Hadi, Griffin.
Dépêche.
Ama Henry Griffin kaçmaz ;
- Pas Henry.
Eskiden daha dayanıklıydın Griffin.
- Je t'ai connu plus résistant.
Henry Griffin ve Jasper Bartlett ders çalışmak için yanıp tutuşuyor.
Henry et Jasper, parés à réviser.
Henry Griffin.
Henry Griffin?
Griffin!
Tu l'auras!
Bugün ben de Griffin olduğumu kanıtlayacağım.
Aujourd'hui, je prouverai que je suis un Griffin.