Halibut tradutor Francês
16 parallel translation
O morinaları, halibut balıklarını bu sığlıklardan avlıyorlar işte.
C'est là où sont morues et flétans.
Gloucester'a demir atacağız, o hâlâ burada... balık tutmak için cebelleşecek. Haksız çıkarsam halibut balığına ondan daha beter benzeyeyim.
Il sera toujours là à en baver, ou alors je suis plus morue que lui!
Halibut.
Un flétan.
"Bana biraz halibut ( kalkana benzer bir balık ) faxla."
"Faxez-moi du taboulé."
Dünyanın Halibut balığı başkenti.
"Capitale mondiale de la pêche au flétan." Ok...
Halibut Calabrese ve Halibut Olimpian var.
Nous avons le Flétan Calabrais, le Flétan Olympien.
- Cajun tarzı Halibut.
- Le Flétan à la mode Cajun.
Dünyanın halibut balığı başkentinde sen ne yaptığımızı zannediyorsun?
A ton avis, qu'est-ce qu'on fiche dans la capitale mondiale de flétan?
Sebebi belli.Yani, bu * halibut... şimdiye kadar yediğim en lezzetli halibuttu.
Je comprends pourquoi. Je veux dire ce poisson était... C'est le meilleur poisson que j'ai jamais mangé.
Halibut sevdiğini biliyorum.
Vous aimez le flétan.
Halibut * sipariş ettiğinde bana güçlendirdiğini bilip bilmediğimi sorduğu an.
Quand elle m'a demandé si le poisson à la carte était du poisson d'élevage.
Ben halibut alayım. ( Halibut = kalkan muadili bir balık ).
Je vais prendre le flétan.
O adam eskiden halibut ve motor yağı gibi kokardı.
Le poisson et l'huile de moteur, c'est ce qu'il avait l'habitude de sentir.
"Halibut" için söyledim.
J'aurais dû passer plus tôt, flétan-pis.
Kalkan balığı geciktiği için size bir kadeh daha şarap getirdim.
Je t'ai apporté un autre verre de vin, juste pour le "Halibut".
Robinson da yaban mersini soslu Halibut almış.
Robinson a pris du flétan avec une sauce aux airelles.