Hanım evladı tradutor Francês
343 parallel translation
Kaç eksik etekle görüştüğün beni ilgilendirmez. O kadın seni hanım evladı yapmış.
J'ai rien à faire des jupons qui te tournent autour!
Bu işi henüz kapatmadık ve bir hanım evladının işlerimizi bozmasını istemiyoruz!
T'as pas fini avec moi. J'aime pas les lavettes qui bavent!
Hey sen, hanım evladı!
Alors, ma poule!
Hanım evladı gibi evde olacaktır.
Ce serait épatant.
Şu hanım evladı.
Mélanie Hamilton!
Tek gözünü kapatacak şekilde takma. Seni hanım evladı gibi gösteriyor.
Ne le mets pas sur l'œil, ça fait dandy.
Onlar hanım evladı değil, haydut. - Ama o siyah göz bandı! ?
- Oui, votre femme, votre victime.
O hanım evladını bir daha gördüğümde saatin kaç olduğunu bileceğim.
Si je le revois, je saurai l'heure qu'il est.
Sadece hanım evladısın.
Tout bonnement parfait.
Soğuk suda tam bir hanım evladı gibiydin.
Vous aviez terriblement peur de l'eau froide.
Lan hanım evladı bana paramı geri vermezsen, seni balıklara yem ederim.
Écoute, trésor, si tu ne me rends pas mon argent... tu peux dire adieu à la vie.
Şunu aklına sok Earle. Ingram hanım evladı değil.
Mets-toi bien dans le crâne qu'Ingram est un costaud.
Bana Karındeşen Jack'mişim gibi davranırlarsa ben de hanım evladı gibi karşılık vermem.
S'ils me traitent comme Jack l'Éventreur je ne vais pas réagir comme John le Gentleman.
Bir el atsan fena olmaz, hanım evladı.
Vous feriez mieux de m'aider, freluquet.
Bizim gibi gerçek erkeklerin bir grup hanım evladı gibi görünmesi ayıp olacağından OOÖO grubu için kuralları yazdım.
Nous sommes des hommes virils. Il serait honteux de passer pour des mauviettes. Nous avons établi notre propre règlement.
Hanım evladının biri çıktı ortaya. Görünüşe göre Julia'nın kendisi için yapıldığını sanıyordu.
Un bon à rien est apparu, il avait probablement pensé que Julia était faite pour lui.
Seni hanım evladı seni! Beynini nerende saklıyorsun? Pantolonunda mı?
Toi, un garçon beau et intelligent, où mets-tu ton cerveau?
Ayrıca senin gibi hanım evladını kimse işe almaz.
Et ils ne prennent pas les demi-portions.
Hanım evladıyız, değil mi?
Vous n'êtes qu'un fils à maman.
O serserileri hep hanım evladına çevirdi.
Il a toujours chouchoute ces salopards.
Seni hanım evladı!
Oh, espèce de pédale!
Hanım evladı! Yatağını ıslatan!
Tu es un empoté et un pisse au lit!
Şu hanım evladı asilzâde o kadar güçlü olabilir mi?
Ce courtisan est-il si fort?
Hanım evladı buraya gelip, duvara dayan bakalım.
La pédale ici, contre le mur!
Sen çalışırken onun yatakta bir hanım evladı gibi yattığını sanıyorsan başına bir şey gelecek demektir.
Si tu crois qu'il t'attend gentiment pendant que tu travailles, tu te fous le doigt dans l'oeil.
Ben kimsenin babası değilim, seni tek gözlü, balık suratlı, hanım evladı, sümüklü.
J'suis l'pôpa d'personne! Espèce de borgne, tête de poiscaille, lèche-cul!
Boston Bruins bir avuç çirkin, aptal hanım evladından ibaret!
Les Bruins sont une bande de mochetés! et de tapettes débiles!
Sana takımdan uzaklaştırılmama neden olan hanım evladı hareketlerimden bazılarını göstermek istiyorum.
Je vais vous montrer les trucs de tapette pour lesquels j'ai été exclu!
Tenis hanım evladı oyunu.
- D'accord. Le tennis, c'est pour les tapettes.
Sakalın çıkmaya başladığında görüşürüz hanım evladı...
On se reverra quand tu auras de la barbe, fils à sa maman.
Onunla evli olan zavallı hanım evladı büyük olasılıkla kızı beceremedi.
Son pauvre con de mari... ne pouvait sans doute, pas la baiser.
Bu hanım evladı mı?
Cette mauviette?
Geceyi yalnız geçiremeyecek kadar korkak, hanım evladı koca bir çocuksun!
Sherman Putterman, tu me fatigues!
Böylesine bir hanım evladı silahıyla değil.
- Pas un pistolet de mauviette. - Ça suffit!
Sana söylüyorum, oğlun hanım evladı olucak Bu kadının senden sporu almasına izin verme.
Ton fils risque d'être une belle chochotte... si tu laisses cette femme te priver de sport.
Kendi ölüm emrine imza atan... bu hanım evladı komünist ibne kim?
Quel est l'infect pédé rouge parmi vous qui a signé son arrêt de mort?
Şişko Çocuk... hanım evladı olma.
T'es qu'une poule mouillée.
Hanım evladı mı?
Poule?
Ama aynı zamanda her zaman her şeyini başkalarına yaptıran zengin bir hanım evladısın.
Mais tu es aussi un gosse trop gâté, à qui on a tout mâché.
Evet, seni hanım evladı! Neden geldiğin yere geri dönmüyorsun?
T'as rien à faire ici, retourne chez les ploucs!
Sadece bir hanım evladı tırstı diye partiye son verecek değiliz.
C'est pas parce qu'une petite mauviette veut se tirer qu'on doit laisser tomber cette fete.
Bu hanım evladı buna bile dayanamıyor.
Chochotte, il tient pas le coup.
Hanım evladı!
Quelle mauviette!
Tony, Sugar " la sen şu hanım evladını rehine alın.
Toi et Sugar, prenez Dugland en otage avec vous.
Bu hanım evladı kim?
Qui est ce travelo?
İstemiyorum. Hanım evladı olma şimdi.
Junior, arrête de faire la mauviette.
Hanım evladımız, çok sert davrandığımızı mı düşünüyor?
Pauvre choux. Il trouve qu'on y va trop fort avec Leone.
Bence sen adam öldüremeyecek kadar hanım evladısın.
Tu préférerais jouer à la marelle plutôt que de buter un mec.
Hanım evladı!
- Gonzesse.
Sen kime hanım evladı diyorsun?
- Tu traites qui de gonzesse?
Ah, seni sümüklü hanım evladı!
Truffe de porc!
evladım 350
hanım 69
hanımefendi 2682
hanım efendi 44
hanımlar 337
hanımefendiler 20
hanımlar ve beyler 23
hanımım 156
hanım 69
hanımefendi 2682
hanım efendi 44
hanımlar 337
hanımefendiler 20
hanımlar ve beyler 23
hanımım 156