English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ H ] / Highway

Highway tradutor Francês

253 parallel translation
Buyurun, King's Highway Köprüsüyle ilgili düzeltilmiş bütçe.
Voici le budget corrigé du pont de King's Highway.
Joe's Highway Haven.
Adresse : Joe's Highway Haven...
Brighton Ekspres'le Kings Otoyolu'na çıkın ve otobüsle Ocean park yoluna girin.
Prenez le Brighton Express et descendez à Kings Highway.
Cadde gidin ve D treniyle de Kings Otoyolu'na çıkın. Otobüsle de Okyanus park yoluna gidin.
Puis le train E jusqu'à la 4e rue, le D jusqu'à Kings Highway et le bus jusqu'à Ocean Parkway.
Mrs Kennicut Pacific Sahil Yolunda yalnız başına yürüyordu.
Mme Kennicut marchait sur Pacific Coast Highway.
Aslında gece Belt'in etrafından dolaşıp Battery tünelinden geçerek Westside otoyolundan gelmek çok daha kısa sürer, biliyor musun?
La nuit, tu peux faire un meilleur temps par là... plutôt que par le périph, le Battery Tunnel et le Westside Highway.
# Come on down the highway # In the twilight of your life
Il faut prendre la route au crépuscule de ta vie
Highway 83, tali yol trafiği.
Déviez le trafic de l'autoroute 83.
A-1034. Metronun batı tarafına, 125. caddeye.
La 125ème Rue et West-Side Highway...
1406 Lee Jackson Memorial yolu.
1406, Lee Jackson Memorial Highway.
Lincoln yolunu yürüdüm boylu boyuna Bunu bildiğini sanıyordum 66 yolunu yürüdüm Boylu boyuna
J'ai marché sur Lincoln Highway je croyais que vous saviez J'ai parcouru la Route 66 jusqu'au bout du chemin
Biliyor musun... "Highway to Tomorrow" u izledim.
J'ai vu Highway to Tomorrow.
Portakal Çiçeği Köprüsü'nde Yeşil Çayır Karayolu'ndan 1. Çıkış.
Sortie 1 sur Green Pastures Highway à l'échangeur Orange Blossom.
Böyle şeyleri çok severim.
Tu es dans le Mississippi, le berceau du blues sur la Highway 61. C'est ce que j'appelle du bon temps.
Çavuş Highway. Sarhoş ve uygunsuz bir halde... kamuya açık bir mekanda kavga edip... polis aracına işemekle suçlanıyorsun.
Sergent Highway... ébriété, trouble de l'ordre public... rixe dans un débit de boisson... et vous urinez sur un véhicule de police!
Anlaşılan kafan bozuk Highway.
T'as l'air d'avoir besoin d'un remontant.
Üstçavuş Highway, Binbaşı Devin acilen seni istiyor.
Chez le Cdt Devin, au trot!
Highway, rahat.
Bon Dieu, Highway, détendez-vous!
Highway!
Highway!
Üstçavuş Thomas Highway emir ve görüşlerinize hazırdır.
Sergent Tirailleur Highway au rapport, mon Cdt.
Üstçavuş Highway'i içeri alın.
Faites entrer le Sergent Highway.
Binbaşım! Tümen, Başçavuş Highway'i Keşif Takımı'na atamış.
Le Sergent Highway a été affecté à notre peloton de Reconnaissance.
Sen de yaş haddinden emekliliğe yakınsın, değil mi Highway?
Vous avez presque l'âge de la retraite d'office, non?
Komutanım, bu Üstçavuş Highway. Keşif Takımı'na atandı.
Lt, voici le Sgt Highway, affecté au peloton de Reco.
Adım Üstçavuş Highway.
Je suis le Sergent Tirailleur Highway.
Bu Üstçavuş Highway'e bir şey yapmak lazım.
Va falloir lui apprendre à vivre au Sergent.
- İsveçli! Güle güle Highway!
Bye, bye, Highway!
Bu Thomas Highway.
Thomas Highway.
İsveçli diskodan çıkınca, bu herifi olacak kıyma!
Quand le Suédois sortira du gnouf, Highway finira en ronron!
"Highway, görünce İsveçliyi alacak dersini!"
Quand le Suédois va arriver
Geri döndüğünü duydum Highway.
Je viens d'apprendre.
Evet Üstçavuş Highway, komutanım.
A vos ordres, Sergent Tirailleur Highway.
Ama Üstçavuş Highway'i bulamadım.
Le Sergent est introuvable.
Bu pusu harekatı için en uygun adam Highway mi?
Highway saura-t-il mener l'embuscade?
Ordudan ayrılmak zorunda kalacaksın Highway.
Je vous virerai des Marines!
Üstçavuş Highway.
Sergent Highway.
Evet komutanım, Üstçavuş Highway, komutanım.
Oui, Sergent Tirailleur Highway.
Hep aynı Highway.
Toujours le même.
Ne yaptığını anladım Highway, burayı hemen terk etmeni istiyorum!
Eh bien, je t'ai percé à jour et tu vas filer séance tenante!
Highway'in takımı mı?
Debout, Marine.
Highway masum olduğumu biliyor.
Highway sait que j'ai rien fait.
Highway farklı biri.
Highway, c'est une pointure.
Highway'i, Kongre Şeref Madalyası'na aday gösterdi.
C'est lui qui a proposé Highway pour la Médaille d'Honneur.
Üstçavuş Highway madalya mı aldı?
Highway a décroché cette médaille-là?
Saldırı sona erdiğinde... ben, Stoney Jackson... ve Tom Highway kalmıştık.
Quand ça a été fini, il y avait que moi, Stoney Jackson et Tom Highway.
Affedersiniz hanımefendi. Üstçavuş Highway... üsse doğru yola çıktığında uyanmış oluyor musunuz?
Pardon, vous seriez pas levée... quand le Sergent part pour la base?
Binbaşım. Bu Highway.
Mon Cdt, c'est Highway.
Üstçavuş Highway bugüne kadar karşılaştığım en hasta adam.
Le Sergent Highway, c'est le mec le plus nase que j'aie jamais vu.
Tom Highway.
Tom Highway.
" Highway'den önce
Ou pour voir la télé Mais Highway s'est pointé
Senden nefret ediyorum Highway!
Je te hais!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]