Hiroşima tradutor Francês
157 parallel translation
Ben Hiroşima'ya gidiyorum.
Je m'en vais à Hiroshima.
Günbatımından önce Hiroşima'da olursun.
Tu seras à Hiroshima avant le coucher du soleil.
Hiroşima'ya.
À Hiroshima.
Burası Hiroşima.
Voici Hiroshima.
Hiroşima Askeri Merkez raporları :
Le QG de l'armée, à Hiroshima, annonce que l'alerte aérienne de 8 heures est levée.
1948 istatistiklerine göre, Tokyo ya da Osaka'dan daha fazla yetim var. Her ikiside Hiroşima'ya uzak olsa bile.
Selon les statistiques de 1948, nous avons plus d'orphelins que Tokyo ou Osaka qui sont des villes bien plus peuplées qu'Hiroshima.
Şu anda Hiroşima'da kaç yetim var?
Combien y a-t-il d'orphelins maintenant, à Hiroshima?
Biz ve 6 Hiroşima tesisinde 500-600 kadar var. Ama bir çoğu kurumsallaşmış değil.
Mais nous en avons 500 à 600, répartis dans six établissements à Hiroshima.
Atom Bombası karşısında Hiroşima'nın duyguları.
C'est ce qu'il reste comme frisson à Hiroshima, après la bombe.
Geçen gün, bombanın Hiroşima'da yarattığı hasarla ilgili bir haber gördüm.
L'autre jour, j'ai vu une exposition sur Hiroshima.
Arkalarında Auschwitz, Oradour ve Hiroşima'yı bıraktılar.
Responsables d'Auschwitz, Oradour, et Hiroshima.
Hiroşima ve Nagazaki'yi atlıyorum, çünkü o saldırılar 2. Dünya Savaşı'ndan çok... 3. Dünya Savaşı'na yönelikti.
Sans parler d'Hiroshima et Nagasaki... qui relèvent davantage de la 3ème guerre mondiale... que de la 2ème.
Tek hataları bizi işin başında yoketmemeleri oldu... ve bu hatanın bedelini Hiroşima'da ödediler.
Leur seule erreur fut de ne pas nous avoir exterminés... et ils l'ont payée avec Hiroshima.
Hiroşima'nın, Japonya'nın sembolüsün sen.
Tu es le symbole d'Hiroshima, du Japon.
Bir Hiroşima bombasına eşdeğer savaş başlığı taşıyor.
Sa tête nucléaire a la puissance d'une bombe d'Hiroshima.
Bu, Hamburg, Dresden, Tokyo ve Hiroşima'ya... bomba atılmasından sonra da yaşanmıştı..
C'est arrivé aux bombardements de Hambourg, Dresde, Tokyo... et Hiroshima.
Hiroşima ve Nagazaki'de insanların... üç ay sonra... her şeye kayıtsız ve duyarsız kalmaya başladığı... kendi pislikleri içinde... hiçbir şeye tepki vermeden yaşadığı görülmüştür.
A Hiroshima et Nagasaki, 3 mois après la bombe, La population était dans un état d'apathie et de léthargie profond, vivant dans la saleté,
Bu, Hiroşima'da yaşandı.
Ceci est arrivé à Hiroshima.
Gördüğünüz bu filmin büyük bir kısmı... Dresden, Darmstadt, Hamburg... Hiroşima ve Nagazaki bombardımanlarından... elde edilen bilgiler ;
La plupart des images que vous venez de voir s'inspirent d'informations recueillies après les bombardements de Dresde,
Hiroşima'daki profesörle konuşup, yardım etmesini isteyeceğim.
Nous nous en sortirons bien. Je vais parler au professeur d'Hiroshima et lui demander son aide.
Aniden, Hiroşima'ya geri döndün.
tu es soudainement retournée à Hiroshima.
Hiroşima'dan bir hediye getirdim.
Voici - un souvenir d'Hiroshima.
Hiroşima'yı hatırla.
Souvenez-vous d'Hiroshima.
Burada Hiroşima ve Nagazaki'nin toplamından daha fazla insan öldü.
Il y a eu plus de victimes qu'à Hiroshima et Nagasaki réunies.
Tinian adasından Leyte'ye dönüyordum. Kısa süre önce Hiroşima'ya bombayı götürmüştük.
Je revenais de l'île de Tinian, j'allais à Leyte, on venait de larguer la bombe, la bombe d'Hiroshima.
- Enokizu Hiroşima'da 80 bin yen dolandırdı.
18 novembre Enokizu commet une escroquerie à Hiroshima pour une somme de 80.000 yens.
Hiroşima'ya atılan bomba... 70.000 insanı öldürdü..
La bombe lancée sur Hiroshima a fait 70 000 morts.
Nükleer bir savaşta... Küresel ölüm krizinde Bir milyon Hiroşima bombası... tüm dünyaya düşecek..
Dans un conflit généralisé... un paroxysme de destruction... l'équivalent d'un million de bombes d'Hiroshima... serait lancé sur la surface du globe.
En son yemek yaptığında mutfak Hiroşima'ya dönmüştü.
La dernière fois que tu as cuisiné, la cuisine ressemblait à Hiroshima.
6 Ağustos 1945'te atom bombası Hiroşima üzerinde patlatıldı.
Le 6 août 1945, la bombe atomique a explosé à Hiroshima.
Los Alamos'ta Hiroşima'da olanların tam tersi yaşanıyordu.
entre ce qu'il se passait à Los Alamas, et ce qu'il se passait au même moment à Hiroshima.
Büyük bir mutluluğun parçasıydım. İçiyordum, sarhoştum, bateri çalıyordum, jipin kaputunun üstüne oturmuş, biz bateri çalıp Los Alamos'ta heyecan ve mutluluk içinde koşuştururken Hiroşima'dakiler ölüyor ve acı çekiyorlardı.
J'étais impliqué dans cette chose festive et aussi buvant et ivre et jouant du tambour assis sur le capot d'une jeep et jouant du tambour avec excitation, courant à travers Los Alamos au même moment où les gens mourraient et luttaient à Hiroshima.
Amerikalılar'ın Hiroşima'da bomba kullanması gibi.
Comme les Américains ont utilisé une bombe à Hiroshima.
Her biri 10 kilotonluk iki bomba yıkım etkisi Hiroşima bombasından daha fazla.
Et chacun est une arme de 10 kilotonnes... d'une force destructrice, M. le Président, plus grande que la bombe d'Hiroshima.
Abim Hiroşima'daki 11. Alay'a katılmıştı.
Mon frère a rejoint le 11e Régiment d'Hiroshima.
Hiroşima o tepenin ardındaydı.
Hiroshima est là-bas.
Kızımız Hiroşima'ya gidip hemşire olmak istiyormuş.
Elle dit qu'elle va s'installer à Hiroshima comme infirmière.
Japonya mahvoldu Hiroşima ve Nagazaki yok edildi.
Le Japon est un pays dévasté, aussi détruit moralement que Hiroshima et Nagasaki le sont en fait.
Hiroşima'ya 15 ağustos 1945 de atılan bombadan dokuz gün sonra İmparator Hirohito...
Neuf jours après la bombe... à Hiroshima, le 15 août 1945... l'Empereur Hiro-Hito annonce la reddition du Japon.
Hiroşima'da yaşıyorlardı.
Ils vivaient à Hiroshima.
Hiroşima'ya atılanın beş katı diyebiliriz.
Disons... 5 fois Hiroshima.
Hiroşima'yı boşaltıyorlar. Ninemin en güzel geleneksel kimonosunu... Büyük ninemin ipek evlilik kimonosunu ve bazı eşyaları aldık...
Les habits d'apparat de ma tante, 3 ceintures, 3 vêtements d'hiver, dont le kimono de mariage de mon arrière-grand-mère,
Hiroşima Ortaokulu, birinci sınıf, B sınıfı. İsmim Kyuzo Sukune.
Collège départemental, en sixième B, je m'appelle Kyuzo Sukune.
Hiroşima, neredesin?
Hiroshima, oû es-tu?
"Hiroşima Anabilim Dalı"
Département de Hiroshima
Onu Hiroşima'ya ben getirdim.
C'est moi qui l'ai fait venir à Hiroshima...
Bugün Hiroşima'ya gittik. Besleyici gıdalar yememiz gerekiyor.
Pour nous qui étions à Hiroshima, il faut des plats riches...
Hiroşima'dan döndüğümüz zaman bizim saygıyı hak eden kurbanlar olduğumuzu söylemiştin.
Quand j'ai fui Hiroshima, vous m'avez accueilli comme un martyr, en pleurant.
HİROŞİMA'NIN ÇOCUKLARI
ENFANTS D'HIROSHIMA
HİROŞİMA
HIROSHIMA
HİROŞİMA
Banlieue de Hiroshima