Idam tradutor Francês
3,931 parallel translation
bu bir idam cezası. karşılaşmaktan nasıl kaçınıcam?
C'est une condamnation à mort. Comment suis-je supposée éviter tout contact?
Daniel Holden idam cezasına çarptırıldı
La peine capitale pour Daniel Holden
O zaman idam edin.
Exécutez-le.
Muhtemelen Mohab'ta Patrick Wilson'a benzeyen adamlarla dolu bir idam mangasının önüne.
Probablement dans Mohab devant un peloton d'exécution pleine d'hommes qui ressemblent à Patrick Wilson.
Ve Mary Surratt, ABD federal hükümeti tarafından idam edilen ilk kadın oldu.
Et Mary Surratt devient la première femme exécutée par le gouvernement fédéral des États-Unis.
Powell, Atzerodt ve Herold ile birlikte, eski cephanelik cezaevinde kurulan bir darağacında idam edildi.
Elle est accompagnée de Powell, Atzerodt, et Herold sur l'échafaud du pénitencier du vieil arsenal.
Babası Kuzey Kore'ye karşı işlediği suçlardan idam edilince çocukluğunda askerden arındırılmış bölgeye kaçırılmış.
Enfant, il est parti au Sud après que son père a été exécuté pour trahison.
Yerel milis kuvvetlerince idam edilmişti.
Il a... il a été exécuté par l'une des milices.
Judy Dean'in Daniel'ın idam edilmesi gerektiği yönündeki demecine bir yorumda bulunmak ister misiniz?
Des commentaires sur la déclaration de Judy Dean hier que Daniel aurait dû être exécuté pour le meurtre d'Hannah?
Bence idam cezasıyla karşı karşıyasın.
Je crois que vous cherchez la peine de mort.
ve beni buraya koydular iki seçenek arasına eğer seni idam etmelerine izin verirsem birlikte öleceğiz
Et ça me place devant un choix douloureux. Si je te laisse exécuter, l'union mourra elle aussi.
Oradan da idam yerine.
Et de là à une place d'exécution.
Tamam ama, eğer bir Amerikalı idam cezalık bir suç işlerse Meksika'da bir cinayet gibi. Olay iki tarafında yetki alanına girer.
Si un américain a commis un crime capital... comme le meurtre à Mexico, la juridiction sera établie par les deux parties.
Belki idam edilecek.
Il aura peut-être la peine de mort.
- idamın olacak.
- sera ton exécution.
Beş kuruşu bile olmayan devletin bir de ölüm koğuşundaki salakların temyiz masraflarını ödemesindense evet, idam etmesi taraftarıyım.
[Rit jaune] Pour sûr, je ne suis pas pour que l'État paie pour qu'une bande d'idiots dans le couloir de la mort puisse faire appel, mais, ouais, je suis pour, si on s'en sert.
İpe asılıp idam edilmiş olarak.
Pendue au bout d'une corde.
Az önce yaşam hakkını destekliyorum dedin ama idam cezasına evet diyorsun?
T'es pour la vie, et pour la peine de mort.
Yoksa idam hükmünü vermiş olurduk.
Sinon, il serait condamner à mort.
Ya Beau Randolph içinde mafya babasının kızının bulunduğu bir video çektiyse ve sütyen de mafyanın idam şekli olduysa?
Et si Beau Randolph avait produit une vidéo avec la fille d'un parrain de la mafia, et le soutien-gorge et devenue a la mafia, heu, garotte du jour?
Böyle şerefsizler için idam cezasını tekrar getireceksin işte.
Ils devraient rétablir la peine de mort pour des ordures comme ça.
Kraliçenin idamını izlemeye gelmiştim.
Je suis venu pour assister à l'exécution de la reine.
Önce idamımı durduruyor, sonra da beni görebilmek için prensine karşı geliyorsun.
Tout d'abord, vous empêcher mon exécution, ensuite vous défiez votre Prince pour venir me voir...
Sonra Maul ve şu haydutları idam edeceğiz.
Ensuite, nous tuerons Maul et ses brigands.
Başkan Grant seni kendi elleriyle idam edecek.
Tu vas frire entre les mains du Président Grant.
Sonunda, bir komploya maruz kaldılar.. ve kardinaller idam edildiler.
Enfin la conspiration a été exposé et les cardinaux ont été exécutés avant qu'il ne puisse l'arrêter.
Bir diğeri iyi bir avukata parası yetmediği için idam sehpasında.
Un autre est condamné parce qu'il n'a pas pu s'offrir un bon avocat.
Troy Davis zehirli iğneyle idam edildi, neredeyse 10 dakika önce Georgia Eyaletinde
Troy Davis a été exécuté par injection létale il y a à peu près 10 minutes par l'État de Georgie.
Yüksek mahkeme özel görüşmeler sonucunda Bay Davis'in idamın iptaline ilişkin isteklerini reddetti.
La Cour Suprême, dans une réunion privée a refusé la demande de Mr Davis pour un report.
Sen hapse girerdin, Dexter da yine idam cezası alırdı.
Vous allez en prison, Dexter est à nouveau condamné à mort.
En sevdiği film ; "Defter", idam cezasını savunuyor.
Son film préféré est "N'oublie jamais" C'est une partisane de la peine de mort.
Polis şefimi öldürdüğünüz için elimde bir idam emri var.
J'ai un acte d'exécution ici pour le meurtre de mon chef de la police.
Dosyayı temyiz mahkemesine göndereceğine yüksek mahkemeye gönderdi ve bu da kazara idam cezası suçlamasına sebep oldu.
Il a déposé une requête à la cour d'appel au lieu de la cour supérieure, qui a déclenché accidentellement la réexamen d'une peine de mort.
Ray Seward, bu ölüm belgesi Trisha Ann Seward'ı öldürmekten birinci dereceden suçlu bulunduğunuz için 30 gün içinde idamınızın gerçekleşeceğini bildiriyor.
Ray Seward, ce mandat ordonne votre exécution sous 30 jours, pour l'assassinat de Trisha Ann Seward.
Ağırlaştırılmış gözetim birimine sevk edileceksiniz ve hapis sürenizce idam mahkumu gözetimi altına alınacaksınız.
Vous serez transféré à l'unité intensive et placé sous surveillance pendant votre incarcération.
Ve şimdi de onu idam edecekler.
Ils vont l'exécuter.
Son idam iki yıl önceydi.
La dernière exécution était il y a 2 ans.
İğne ile idamı boşver.
Oubliez l'injection mortelle.
- Kaç idam yaptın?
T'as fait combien d'executions?
Polislerin birçoğu kendilerinden birini idam ettirmenin ne olduğunu bilmez.
Peu de flics savent ce que c'est de voir un de leur gars exécuté.
Beni idamına davet etti.
Il m'a invité à son exécution.
Ben sadece suçlu olanı idam ettiğimizden emin olmak istiyorum.
Je veux être sûr qu'on exécute un coupable.
Esasen, asılmayla idam, idam edilenin boynundan hava yolunu kapatarak iki veya dört dakika içinde meydana gelen bilinç kaybı ve 10 dakika içinde boğulmaya bağlı ölüm ile sonuçlanan bir idamdır.
L'exécution par pendaison ou strangulation s'effectue en restreignant l'arrivée en air à la gorge, l'inconscience survient entre deux et quatre minutes, et la mort en 10 minutes, entraînant la mort par asphyxie. "
Kullanılan teçhizata bağlı olarak idam edilenin vücudunda fiziksel travmalar olabilir.
" Selon le matériel utilisé, il y aura des traumatismes physiques sur le corps.
İdam etmek mi?
- L'exécuter?
- İdam?
- L'exécuter?
İdam cezası olan bir insana bile son dileği sorulur.
J'ai été clair!
İdam cezası hakkında ne düşünüyorsun? Destekliyorum.
Quelle est ta position par rapport à la peine de mort?
- İdam cezası? - Gördüğüm en seksi yatak muhabbeti.
- Quelle discussion sexy!
İdam cezasını isteyenler arasında ise Başpiskopos Desmond Tutu, Papa 16. Benedict, eski Başkan Jimmy Carter...
Parmi ceux qui veulent que sa peine soit commuée sont l'archevêque Desmond Tutu, le Pape Benoit XVI, l'ancien président Jimmy Carter...
Hawaii Five-O 3x13 Olelo Ho'Opa'I Make-İdam Cezası
( Hawaii Five-O theme song plays ) ♪ Hawaii Five-O 3x13 ♪ Olelo Ho'Opa'I Make ( Death Sentence ) Original Air Date on January 20, 2013