Ilgileniyor musun tradutor Francês
253 parallel translation
- Astronomi ile ilgileniyor musun?
- Tu t'intéresses à l'astronomie?
McPherson ile onun seninle ilgilendiği kadar ilgileniyor musun?
Il t'intéresse, ce McPherson?
- Onunla ilgileniyor musun?
- lntéressée? - Ça vous regarde?
- Hala benimle ilgileniyor musun?
Moi et mon revolver?
Okumakla ilgileniyor musun?
Tu aimerais lire?
Gerçekten ilgileniyor musun?
C'est vrai que tu joues aussi.
Şimdi de çekici geliyor muyum sana? Hâlâ ilgileniyor musun?
Je suis si défigurée maintenant si peu intéressante.
- Hala bu parça ile ilgileniyor musun?
- Toujours intéressé par l'objet?
Futbol ile ilgileniyor musun?
Es-tu un fan de football?
Hala ilgileniyor musun?
Il a des soutiens. Toujours intéressé?
48.000 dolarlık Santa Fe Ekspresi Altın Kartalları ile ilgileniyor musun?
48000 dollars en or, ça vous intéresse?
Hala temsilcilik işiyle ilgileniyor musun?
Ce boulot de délégué t'intéresse encore?
Zen diyesim geliyor, çok boş. Zen'le ilgileniyor musun?
C'est tellement zen, tellement vide.
Peki, patron ilgileniyor musun?
Alors, patron... intéressé?
Kimseyle ilgileniyor musun?
Tu en as repéré une?
Garret vakasıyla ilgileniyor musun?
Est-ce que l'affaire Garret t'intéresserait?
Cidden ilgileniyor musun?
Vous êtes vraiment de la même famille?
Taleplerle ilgileniyor musun Baldrick?
C'est à voir... Tu fais les spéciales Baldy?
İşle hala ilgileniyor musun?
Tu le veux toujours, ce boulot?
- Hâlâ ilgileniyor musun?
Toujours intéressé? Oui.
- Hala ilgileniyor musun?
- Etes-vous toujours intéressée?
Hey, hala o Corvette'le ilgileniyor musun?
Vous voulez cette voiture?
Sana göstermek için buraya kadar geldiğim şeyle ilgileniyor musun?
Es-tu un tant soit peu intéressé par ce que je suis venue te dire?
Yani sen... benimle ilgileniyor musun?
Toi aussi, tu t'intéresses à moi?
Şiddetle ilgileniyor musun?
La violence t'intéresse?
Oğlunla ilgileniyor musun?
C'est aussi ton fils!
Sanırım sana ilgileniyor musun diye sormama gerek yok.
J'imagine que ça t'intéresse.
Biliyor musun Peter, son zamanlarda aklımdasın. Kısa ekip listeme girdin. Hala ilgileniyor musun?
Peter, ces jours-ci j'ai pensé vous inclure dans mon équipe.
- İlgileniyor musun sanki?
Tu veux le savoir?
- İlgileniyor musun?
- Ça vous intéresse?
İlgileniyor musun?
Elle vous intéresse?
İlgileniyor musun?
Je t'intéresse?
Teklifimle ilgileniyor musun?
Mon offre vous intéresse ou pas?
İlgileniyor musun?
Pourquoi, elle t'intéresse?
İlgileniyor musun, Shiraz?
Ça t'intéresse Shiraz?
İlgileniyor musun?
Cela vous intéresse?
- İlgileniyor musun, ilgilenmiyor musun?
- Ça t'intéresse ou pas?
- İlgileniyor musun?
- Ça t'intéresse?
İlgileniyor musun?
Ça t'intéresse?
- İlgileniyor musun, ilgilenmiyor musun?
Ça t'intéresse ou pas?
- İlgileniyor musun?
- Hé bien, vous aimez bien?
- Hala ilgileniyor musun?
Toujours intéressé?
İlgileniyor musun?
Ça vous tente?
İlgileniyor musun?
Vous êtes intéressé?
İlgileniyor musun?
Comme si ça t'intéressait?
İlgileniyor musun?
Ca t'ennuie? - Non.
İlgileniyor musun? Hayır.
- Swift a dépassé les limites.
Dün tanınmış bir çocuk kaçırıldı. Olayla kim ilgileniyor biliyor musun?
Un gosse de la haute se fait enlever.
İlgileniyor musun? - Belki.
Tu es intéressé?
İlgileniyor musun?
- Ça se peut.
Hala düşmanca işgallerle ilgileniyor musun?
Toujours intéressé par les acquisitions hostiles?