English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ I ] / Iphone

Iphone tradutor Francês

293 parallel translation
Tamam, alışveriş listemde sırada yeni bir telefon var. Müşterilerimizin dikkatine ; Iphone`un fiyatı şu an 20 Cent.
Ici Matt Groening, je vous accueille pour la 4e saison des Simpson en DVD, avec les épisodes favoris des fans.
Kendime cep bilgisayarı alınca herkes kıskanacak.
Je vais avoir un iPhone, tout le monde va être jaloux.
Elimde I-pod ve yeni bir I-phone var.
J'ai des ipod, des nouveaux iphone.
Birincilik ödülü : I-phone.
Le premier prix : un iPhone.
Bana iphone'u mu vereceksin?
Est-ce que j'ai un iPhone? J'en ai même pas un pour moi...
Benim bile iphone'um yok. Siz salaklara vereceğimi mi sandın?
Vous croyez que je vais vous en donner un, espèce d'idiot?
- iPhone?
- i-phone? - i-phone.
- iPhone Yalnızca elini görmek istiyorum.
Je veux juste voir ses mains.
Müşterilerimizin dikkatine ; Iphone`un fiyatı şu an 20 Cent.
Avis à la clientèle, l'Iphone est maintenant à 20 cents.
O bir iPhone.
C'est un iPhone.
- IPhone.
- J'ai un iPhone.
Bana, sana aldığım aynı İPhone'dan almasan iyi edersin.
T'as pas intérêt à avoir acheté le même iPhone que moi.
Sana, ruh İPhone kılıfı aldım.
Je t'offre l'unique coque d'iPhone griffée Psych.
Yani, bunu, yeni telefonum için kullanacağım.
Donc je la garde pour mon nouvel iPhone.
Lincoln'a iPhone kullanmayı öğretmek gibi bir şey bu.
Autant expliquer un portable à Lincoln.
Ben hiçbir şey çalmadım. Son geldiğinde iPhone'umu sehpaya bırakmıştım.
- Quand t'es venue, j'avais mis mon iPhone sur cette table.
Sanmıyorum.
Juste un iPhone caché là.
Koltuğun yastıklarının arasında bir iPhone var.
- Je sais pas, me demandez pas.
Beni iyi dinle, bir yardımcı veya bir iPhone, veya bir çevirmeli telefon almak zorundasın.
Ecoute moi. Il te faut un sidekick ou un iPhone ou même un téléphone a cadran s'il le faut.
Seni iPhin'ime kaydettim.
Tu es dans mon iPhone.
Hurst'ün sekreterinin telefonuna girip, takvimini aldım.
J'ai récupéré l'emploi du temps de Hurst dans l'iPhone de sa secrétaire.
- IPhone şarjın var mı?
Vous avez un chargeur d'iPhone?
- Hayır. - IPhone'nun yok mu? - Hayır.
Vous n'avez pas d'iPhone?
Çek elini i-phone'umdan! Çek elini kutsal telefonumdan!
Touche pas à mon iPhone Touche pas à mon Jesus Phone
Bazı oylar bana bir i-Phone'a mal olacak.
5 ne cracheront pas sur un iPhone.
Herhalde iPhone'umda yaparım.
Je vais utiliser mon Iphone.
iPhone almalısın, Doktor.
Doc, vous devriez vous prendre un iPhone.
İPhone'umdaki Yelp uygulaması buralarda bir Starbucks olması gerektiğini söyledi. Tam burada durduğumuz yerde.
L'application Yelp de mon iPhone m'a dit qu'il y aurait un Starbucks juste là où nous sommes.
Ders boyunca iPhone'unda "Bejeweled" oynayan adamın çalışma grubu mu var?
Le mec qui joue avec son iPhone en cours a un groupe d'étude?
iPhone'unuzdaki tüm eşcinsel pornolarınızı bulduk, Bay Connors.
On a trouvé les pornos gays sur votre iPhone, M. Conners.
Dünyanın neresinde olursan ol sana en yakın tuvaleti gösteren iphone gps uygulaması.
Une application pour iPhone qui mène, via GPS, aux toilettes acceptables les plus proches, où qu'on se trouve dans le monde.
Nastya, iPhone'uma birkaç tane şarkı indirmiştim.
Nastia, j'ai téléchargé un morceau sur mon iPhone.
iPhone'un mu var?
T'as un iPhone?
iPhone'un devri kapandı zaten.
L'iPhone, c'est mort.
iPhone'da mesaj yazmak zor, şarjı da çabuk bitiyor.
L'iPhone, c'est pas pratique pour les textos...
Belki de başka gezegendeki yaratıklar bir gün bunu okurlar ve "Bu da Ne Sikimmiş" diye düşünürler... iPhone'umdan gönderilmiştir.
Peut-être que des aliens dans une autre galaxie les liront un jour et penseront : "C'est quoi ce bordel?" envoyé depuis mon iPhone
iPhone'um.
Y a mon portable qui déconne.
Gezinirken siteme girip acil durumlara bakabilmek için iPhone'um yanımda.
Connexion internet avec mon iPhone pour les urgences.
IPhone'umda doğru uluslararası kod olduğuna kontrol etmeye yardım etseniz?
Pouvez-vous vérifier que mon iPhone est en mode international?
Ama sadece IPhone'unu kullanarak bir Boeing 747'i düşürebilir.
Il fait tomber un 747 avec son iPhone.
Önemli olabilir! Ya, tabi. Belki iPhone kazandım.
Hey, ouais. j'ai peut-être gagné un Iphone
- İphone'um nerede?
Où est mon iPhone?
Eğer kamerası olan bir vatandaş olmazsa güvenlik kamerası ya da iPhone'u olan bir çete üyesi olur.
Si c'est pas un citoyen et son caméscope, c'est une caméra de surveillance ou un membre de gang et son iPhone.
Hem de yemek çubuklariyla üstelik pirinç olmadan.
J'ai copié ces listes de lecture de Itunes et Iphone.
iTunes ve iPhone müzik listesini kopyaladim.
- Elle écoute de la musique classique.
iPhone'umdaki videodan çok daha iyi olacak.
Bien mieux que la vidéo de toi sur mon iPhone.
Ne kadar salağım, senin İPhone'un yoktu.
Mais je suis bête, tu n'en as pas.
Hayır iphone istemiyorum.
Non, je ne veux pas d'un iPhone.
iphone'un ne olduğunu biliyorum.
Je sais ce que c'est.
Indivx Altyazı Takımı a l t y a z i @ I n d i v x. N e t İyi Seyirler
Téléchargez Store-Extend sur iPhone!
iPhone'unun üzerine krem peynir sürdüğünün farkında mısın?
Tu tartines du fromage sur ton iPhone?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]