English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ I ] / Işçiler

Işçiler tradutor Francês

893 parallel translation
Yönetimin sosyal bir yaklaşım sergilemesi, sadece işçiler koşulsuz boyun eğerlerse tavsiye edilmektedir.
"Recommande à l'administration de traiter poliment les ouvriers, " à condition que ceux-ci exécutent les ordres sans discuter. "
Eğer Paris düşerse, işçiler yok edilecek!
La Garde Ouvrière sera écrasée, si Paris est pris
Bizim çalışkan işçiler geldi.
Les hommes d'affaires sont là!
İdare edilmeleri zor işçiler, değil mi?
Ces coolies ne sont pas faciles à manier.
Düzenli bozuk para akışı, ev sahipleri, işçiler ve ev kadınlarının cüzdanlarından.
Un flot constant de monnaie soutiré au propriétaire, à l'ouvrier, à la ménagère.
- Sezonluk işçiler hep grup olarak gezer.
Les saisonniers voyagent en bande.
Oh, şu can sıkıcı işçiler. Bu öğleden sonra onlara gelmemelerini söylemiştim, ama gelmişler
Je leur ai dit de ne pas venir cet après-midi, mais ils sont venus.
Palandria'lılar belki zayıf dövüşçüler olabilir ama şahane işçiler.
Ce sont de mauvais soldats mais d'excellents travailleurs.
"İnşaat tecrübesi olan işçiler aranıyor." Yukon.
Venezuela. "Cherche homme avec expérience dans la construction."
"Diğer işçiler gibi sıraya girdiklerinde... " göze batan hiçbir terslik yoktu. " Kapıdaki bekçi, dört soyguncu...
Rien ne distinguait les intrus des autres ouvriers...
Bize işçiler gerek.
Nous avons besoin de lui à la mine.
- Mahkum işçiler.
- Des forçats.
Birkaç küçük istisna dışında taşımacılık ve kamu hizmetlerinde görevli işçiler tahliye işlemleri tamamlanana dek görev yerlerinde kalmaya gönüllü oldular.
Seuls quelques volontaires, des employés du service public et des Transports restent à leur poste, jusqu'à la fin de l'évacuation.
Ama bütün işçiler birleştiğinde...
Mais quand l'humanité sera composée de travailleurs, alors...
Burada çalışan işçiler dışındaki herkes hemen uzaklaşsın.
Les employés restent ici. Les autres, partez pour Ridge Camp.
Tamam. Peki ya işçiler?
Bon, on va dire que c'est ça.
Şirket işçiler işe dönünceye kadar,.. ... pazarlık etmeyeceğini söyledi.
Il n'y aurait pas d'accord possible avant la reprise du travail.
Smitty, Benson ve Johnson... iş sahasında kazma kürekle çalışan Japon işçiler gibi giyinecekler.
Smitty, Benson et Johnson seront déguisés en terrassiers japonais.
Biz işçiler bir şeyler yapamaz mıyız?
Et nous, les ouvriers, on dit rien?
Genç işçiler! Savaşçı Gençler Birliği ile ilişki kurun!
Ouvriers, cherchez le contact avec notre Union!
Oğlan çocukları için okul. Kız çocukları için bir diğeri. Sonunda işçiler için bir yardım fonu kurdunuz.
Et lui, habita modestement de l'autre côté de la place.
- Adamlar ve işçiler hazır.
- Hommes et ravitaillement sont prêts.
Çimento fabrikasından işçiler.
- Des ouvriers de la cimenterie.
Sadece üst taraftaki işçiler.
Il y a seulement les ouvriers.
Buyurun. Eğer dışarıdaki işçiler bir şey sorarsa, seninle konuşmadığımı söyle. Kapıyı bile açmadığımı.
Si les ouvriers vous interrogent, dites que j'ai refusé de vous voir.
İdareyle işçiler arasındaki bağın biraz zayıf olduğunu gördüm.
Il n'y a pas de communication entre chefs et ouvriers.
Madenimizde eski gruptan da işçiler var ve ikinci sendikayı eski ekiple birlikte kurduk ama gayet sakin ve sessiz yapmıştık.
Notre mine est composée du Vieux Puits et du Nouveau Puits. Au Vieux Puits, nous avons constitué un second Syndicat. Mais nous avons adopté une ligne moins intransigeante.
Yeni ocaktaki işçiler, bizim hain olduğumuzu ve şirkete dalkavukluk yaptığımızı söylüyorlarmış ama işler o kadar da basit değil.
Les gars du Nouveau Puits prétendent que nous sommes des traîtres et des laquais de la Compagnie. Mais ce n'est pas aussi simple.
Yoldaşlar, dostlar, işçiler her 1 Mayıs'ta Faşizm olsa da, olmasa da hep buraya geldik.
Camarades, amis, travailleurs! Aujourd'hui premier mai, fascisme ou pas, nous sommes toujours venus ici.
Aristoktatlar, entelektüeller, işçiler!
Aristocrates, intellectuels, les gamins de banlieues.
Hemen İşçiler Şehrine gitmeliyiz... 11811 numara, makinene geri dön ve ne olduğunu unut.
Il doit me conduire immédiatement à la Cité Ouvrière N ° 11811, retournez à la machine, et oubliez que vous l'avez laissée. Compris?
Ama on gündür babanın casusları İşçiler Şehrini tehlikeli bir hale getirdi.
Mais depuis dix jours l'espion de votre père a rendu la Ville Ouvrière dangereuse...
İşçiler Şehrin'den eşlerinizi alın, çocuklarınızı alın.
Allez chercher vos femmes et vos fils de la Cité Ouvrière!
Hala İşçiler Şehri var elimizde.
Nous devons nous rendre dans la Cité Ouvrière
Eğer Kalp Makine yok edilirse, İşçiler Şehri'nin tamamı su altında kalır!
Si la Heart-Machine est détruite, l'entièreté de la Cité Ouvrière sera inondée!
İşçiler haftalık çalışma saatinin düşmesini istiyorlar.
Les travailleurs réclament moins d'heures.
İşçiler ve yoksul mahalle çocukları onlar için elimden gelenin en iyisini yapacağımı biliyorlar.
Le travailleur... et l'enfant des taudis savent qu'ils peuvent compter sur moi.
İşçiler için uzun methiyeler döşemiştin.
Tu as beaucoup écrit sur les travailleurs.
İşçiler 22 haftadır çalışmıyordu. Grev kışa giriyordu.
Vingt-deux semaines de grève alors que l'hiver approchait.
Melbridge Kablo Fabrikasında. İşçiler zapt edilemiyor.
 la Fabrique de Câbles de Melbridge.
Kadın İşçiler Ordusu? O da Kraliyet Ordusu'nun bir parçası değil mi?
Vous êtes volontaire agricole de l'armée.
İşçiler onu yakalamaya çalışırken birkaçını yaralayıp birini de öldürmüş.
La police a essayé de l'arrêter. Il a tué un agent.
İşçiler ağır yükler taşırlardı.
Les porteurs déchargeaient la cargaison.
İşçiler ve işverenler angloda ayrılamaz. Ben evime davet ettim, doğru değil mi?
- Tu fais l'amalgame entre les travailleurs et les patrons.
İşçiler hakları için mücadele veriyor.
Les ouvriers luttent pour leurs droits.
İşçiler dünyaya egemen olacak.
"Les ouvriers gouverneront un jour la Terre".
İşçiler...
- Oui! c'est travailleur,
Acele edin. İşçiler gelmeden. - Daha sonra yukarı gelirim.
Vite, avant que Ies ouvriers arrivent!
İşçiler için bir kültür programı düzenledim.
- J'ai besoin d'un homme comme vous. - Pour? Un programme culturel pour mon personnel.
İşçiler.
Ils sont ouvriers agricoles.
... "İşçiler için ayrı bir mahalle yap."
"Faites-moi un quartier populaire"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]