Jackpot tradutor Francês
624 parallel translation
Turnayı gözünden vuramadık.
On n'a pas touché le jackpot ce coup-ci.
İçeri giren her fakire yemek verecek ama bir daha... asla piyangoyu vuramayacak.
Il va nourrir tous les clodos qui passent et il ne touchera plus le jackpot.
İyi vurgun yaptın.
C'est le jackpot, hein?
Dünyada yükseliyorum, tatlım. 14.
Aucune fille n'a jamais touché le jackpot avant d'avoir passé la 14ème rue.
Yıllarca uğraşıp didiniyorum, tam on ikiden vurdum.
Pendant des années, on en sue, on rêve et on finit par toucher le jackpot.
Hiç riske girmeden ödülü kapmak tam Ed Cantrell'a göre, değil mi?
Ed Cantrell est fichu de remporter le jackpot sans risquer le moindre sou.
İkramiyeyi kazandım.
J'ai gagné le jackpot!
10.000 dolar.
Jackpot spécial
Çünkü ne zaman büyük ikramiyeyi kazanacağını bilemezsin.
Tu ne sais jamais quand va tomber le jackpot.
Orville, işte bizim ikramiyemiz bu.
Orville, ça y est. C'est notre jackpot.
Onlardan ne paralar koparırdınız!
Vous auriez touché le jackpot.
Şu gözlerine bakın, piliç bulmuş gibi parlıyor.
Regarde ses yeux, ils brillent comme s'il avait décroché le jackpot.
Büyük ikramiye.
Le jackpot!
Allah'ın belası, büyük ikramiye bize çıktı!
Sacre bon Dieu, on a touche Ie jackpot!
Sanırım şansımız döndü.
On a gagné le jackpot.
- Bingo!
- Le jackpot!
Bingo!
Le jackpot!
Larry çekilişte son şansını kullanmadan önce selam göndermek istedikleriniz var mı?
Avant de tenter le jackpot, Larry, y a-t-il quelqu'un que vous voudriez saluer?
- Piyangoyu tuttuk.
On a pris le jackpot.
Belki de bu gece büyük ikramiye bana çıkacaktı...
- J'ai pense que je pourrais toucher le jackpot.
Kahretsin, ikramiye gibi!
Comme un jackpot. Regarde-moi ça!
Büyük ikramiyeyi kazanın ve dertlerinize son verin!
Gagnez le jackpot géant, et tous vos problèmes seront terminés!
"Büyük ikramiye" yi tanımla.
Définir "jackpot géant".
Bu çok para demek.
Un jackpot géant, c'est beaucoup d'argent.
Çok para kazanırsan adamlar şüphelenebilir.
Tu vas éveiller la curiosité des gens si tu touches le jackpot trop souvent.
Jackpot yaptım!
Du premier coup.
Dün bizi arayan sekizinci kişiydi ve büyük Para Anıları Çekilişimizde 225 dolar kazandı. Bugünkü şanslı siz olabilirsiniz!
Cette auditrice a appelé hier en 8ème position et a remporté les 225 $ du jackpot de la station!
Florence doğurganlık hapları alıyordu sonunda Nathan'la vurgunu vurdular.
Ouais, Florence avait pris des pilules pour la fertilité et c'était le jackpot.
Tam on ikiden!
Jackpot!
Dante iyi çocuksa, jokeri çekecektir.
Si Dante est sage, il touchera le jackpot.
Çok garip.
Jackpot.
Şey, Lydia, bazan altın madeni oluyorsun, bazan da olmuyorsun.
On ne touche pas le jackpot à tous les coups!
Voliyi vurabilirsin.
T'auras peut-être le jackpot, mon salaud.
Ama iş bittiğinde voliyi vurmuştum.
Mais quand ça s'est fait, ça a été le jackpot.
Patron, İyi para yaptın.
Vous avez raflé le jackpot, patron.
Turnayı gözünden vurmam yakındır.
Je suis à deux doigts de toucher le jackpot.
Şayet sigortanız yoksa üçte üç suçlu sayılacaksınız, Bay Reilly.
Dites moi que vous n'êtes pas assurez, et vous aurez le jackpot.
- Jackpot!
- BINGO!
Whoo-hoo! Jackpot.
Jackpot.
Piyangoyu kazandık!
On a gagné le jackpot!
Turnayı gözünden vurdum!
Jackpot!
Hepsi aynı anda mı kazandı?
Ils ont tous eu le jackpot en même temps?
İkinci adam kazandığında bir hile olduğunu anlamadın mı?
Au second jackpot, t'as pas pigé?
Ev işi, ev işi.Tamam tamam.
Le jackpot. OK, OK.
Herşey yoluna girecek çünkü tek müşterimizi alıp sonuna kadar gideceğiz.
Je vais m'occuper de notre unique client... et on va décrocher le jackpot.
CASINO 15 DAKİKADA BİR YENİ OYUN
CASINO JACKPOT TOUTES LES 15 MINUTES
Yengeç bacağı tavuk Jackpotburger ve Tropikal Muz turtası istiyorum.
Je voudrais du crabe... des petits fours au poulet... le burger Jackpot... et du gâteau à la banane.
Poker, bingo, büyük ikramiye, roodles.
Stud, jackpot.
Böylece voliyi vururduk.
- et ce serait le jackpot.
Afedersiniz.
LE PLUS GROS JACKPOT DU MONDE
Turnayı gözünden vurduk!
On touche le jackpot.