English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ J ] / Jacksonville

Jacksonville tradutor Francês

224 parallel translation
Palm Beach, Savannah, Jacksonville...
Palm Beach, Savannah, Jacksonville,
Telefon edin, evden para yollasınlar.
Vous appellerez chez vous depuis Jacksonville.
Jacksonville, yarım saat kahvaltı molası.
Jacksonville, 30 minutes d'arrêt.
- Jacksonville'deyiz, değil mi?
- Nous sommes à Jacksonville, non?
Jacksonville'den Sacramento'ya kadar senin gibi yüzlercesini gördüm. Sonsuza dek kolayca aşırabileceğinizi zannedersiniz.
J'en ai vu des centaines comme vous, deJacksonville à Sacramento... vous croyez toutes pouvoir faire éternellement des petits larcins.
Senin Jacksonville üniversitesine gitmeni o kadar istiyorum ki ben de oradaki ilahiyat kız okuluna gidersem... sonrası...
J'espérais que vous étudieriez à Jacksonville pendant que j'irais au séminaire, puis...
Ben Jacksonville'de ineceğim.
- Je descends à Jacksonville.
Farz edelim ki Jacksonville'de bir mağazaya girip ihtiyaçlarınızı aldık ve sonra benimle birlikte tekneye bindiniz?
Si on magasinait à Jacksonville pour vous acheter quelques effets... et que vous finissiez le trajet en bateau avec moi?
Ama Jacksonville'de inmeden, ona battaniye ile bir ayarlama yaptık.
Mais on lui a donné une couverture quand elle est descendue à Jacksonville.
- Jacksonville'de mi indi?
- Elle est descendue à Jacksonville?
O halde şu an Jacksonville'de!
Alors elle est à Jacksonville!
Sanırım kadın yat gibi bir şey dedi, ama onca yol için sadece 10 senti reva gören birinde sanmıyorum ki yat olsun.
Un "yak" j'imagine, mais je ne vois pas comment celui qui m'a donné 10 cents... de New York à Jacksonville peut avoir un "yak".
Bunu Jacksonville'de ve yatta anlamış olmalıydım.
J'aurais certainement dû le savoir à Jacksonville et sur le yacht.
Senin ayı yakalama işin Jacksonville için bir bilet almaya benziyor.
Allez. On dirait que cet ours s'est pris un billet pour Jacksonville.
# Bu iki hafta boyunca Ralph, Bonnie'yi büyükannesine bırakmıştı... #... kendisine Florida Jacksonville'de daha iyi bir iş bulmuştu.
Ralph avait confié Bonnie à ses grands-parents et avait trouvé un meilleur emploi, à Jacksonville, en Floride.
Olacaksa Jacksonville'de olsun.
Ça le sera aussi à Jacksonville.
Seninle Jacksonville'e gelmemi istemelisin.
Propose-moi d'aller à Jacksonville avec toi.
Çünkü Jacksonville'e gitmek için giyecek bir şeyim yok.
Je n'ai rien à me mettre, à Jacksonville.
Ayrıca, yeni bile olsaydı, Jacksonville'a yalnız tek bir giysiyle gidemem.
Et je ne pourrais pas partir avec une seule robe, même si elle était neuve.
Florida Limited, Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville ve Miami'ye gitmek için birinci perondan kalkıyor.
Quai un, Florida Limited à destination de Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville et Miami.
Hayır efendim. Jacksonville'de olacağım.
Non, je serai à Jacksonville.
Kaçma fırsatı var ama bir Jacksonville oyuncusu daha var.
Il aurait pu courir, mais c'était sans compter sur...
Fort Worth, Davenport, Jacksonville.
Fort Worth, Davenport, Jacksonville.
Çünkü seni Jacksonville, Fort Worth ve Davenport alışveriş merkezlerine ortak ettim.
Je t'ai impliqué dans les centres commerciaux.
Arabanı Jacksonvill'deki terminalin park yerinde bulacaksın.
Vous retrouverez votre voiture bien garée à la gare routière de Jacksonville, en Floride.
İlk yarışmacımız, Florida, Jacksonville'den, beş yıldır yenilgi almayan onu birlikte çağıralım, Bull Hurley!
Et d'abord, de Jacksonville en Floride... invaincu depuis 5 ans...
Eğer dağıtım merkezlerimizi kapatırsak... Toledo, Joplin, Jacksonville'dekileri... tüm zarar unsurlarını defterlerimizden silmiş oluruz.
Si nous fermons nos centres de distribution... à Toledo, Joplin, Jacksonville... nous effacerons toutes nos dettes des livres.
Heryer, Jim- - Jacksonville, Dallas, Kent eyalet üniversitesindeki bile iptal edildi.
Partout, Jacksonville, Dallas, même les FAC annulent les concerts.
Jacksonville Savcılığı'nda 5 yıl.
Cinq ans, à Jacksonville.
Şunu söylemem gerek. Jacksonwill'de çok iyi bir iş çıkardın. On yıldan beri... ilk defa bir Savannah avukatı orada dava kazanıyor.
Vous avez fait du beau boulot à Jacksonville 1ère fois en 10 ans qu'un avocat de Savannah y gagne un procès
Jackson'ların villasına varınca her şeyi kontrol edeceğiz.
Nous verrons le reste quand nous serons à Jacksonville.
Jacksonville'den Norfolk'a taşıdık, oradan da Corpus Christi'ye, sonra D.C'ye.
À partir de 8 ans. On l'a déménagé de Jacksonville à Norfolk, puis à Corpus Christi et enfin à D.C.
İşten sonra arabayla Jacksonville'e gitmişti, Thurman'ın 45 dakika kadar güneybatısında.
Après le travail il s'était rendu à Jacksonville, à environ 45 minutes au sud-ouest de Thurman.
Eddie Leadbetter cezasını Jacksonville'in dışındaki, hapishanede çekiyor, ve hücre arkadaşı, Dwight'la çok iyi dost oldular, espri anlayışları birbirlerine çok yakın.
Eddie Ledbetter purgea sa peine dans une prison... proche de Jacksonville, et devint le bon ami de son compagnon de cellule, Dwight... qui a le même sens de l'humour que lui.
Zamanında Jacksonville'de oldukça küçük bir cemiyetimiz vardı.
On avait une petite vie mondaine à Jacksonville, à l'époque.
Hepsi Jacksonville'deki striptiz barlarına gittiler.
Ils traînent dans les bars de Jacksonville.
Jacksonville'e gittiğimizde, insanlar şöyle derdi :
Quand on allait à Jacksonville, les gens disaient :
- Jacksonville.
- Jacksonville.
Jacksonville, Florida'ya bakacağım.
Je vais chercher Jacksonville, en Floride.
Eski koca Michael Giotti adına kesilmiş faturaları yok.
Avec 30 $, on obtient beaucoup d'infos. Ils sont à côté de Jacksonville.
Jacksonville'ın dışındaki döküntü evde demleniyorduk.
On faisait un lot de came dans cette petite baraque en dehors de Jacksonville.
Ondan önce, Jacksonville, Florida'da yaşıyormuş.
Avant cela, elle a vécu à Jacksonville, en Floride.
- Jacksonville'deydim.
Court street. J-ville.
Florida'daki Jacksonville Deniz Hava Üssü veya Mayport Donanma Üssü ; Georgia'daki Donanma Denizaltı Üssü.
La base navale de Jacksonville ou celle de Mayport en Floride, celle de Kings Bay en Géorgie.
Jacksonville'de var.
Quelqu'un a disparu à Jacksonville.
Barbara Swain, Jacksonville'de İkinci Sınıf Astsubay.
Barbara Swain, aspirant, 2e classe, à Jacksonville.
Jacksonville'e ilk uçuşta yer ayırt ve Agent Melankovic'e kurbanının hâlâ hayatta olduğunu düşündüğümüzü söyle.
Mets-nous sur le prochain vol pour Jacksonville, et dis à Melankovic qu'on croit que la victime est vivante à la base.
Jacksonville Üssü, yaklaşık 4000 dönüm. Yüzlerce bina var.
La base fait environ 1500 hectares, avec des centaines de bâtisses.
Ama işi Jacksonville'deki bazı iğrenç insanlar yaptı.
C'est une ordure de Jacksonville qui a fait ce boulot.
- Evet, öyle oldu. - Ama aynı şansı...
Vous l'avez refusée à mon collègue de Jacksonville
Jacksonville'e kadar araba sürüp sonra da eğlenmeni sağlar.
Tu voudras rouler jusqu'à Jacksonville et t'éclater.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]