Jacobs tradutor Francês
543 parallel translation
- Jacobs, hava raporunu öğren.
Le rapport de la météo!
Jacobs, ilk takımı ben alacağım.
Prenez le premier peloton.
Kim kim? Teğmen Jacobs'ın yanındaki adam.
Avec le Lieutenant Jacobs?
Ya sen?
Et vous, Jacobs?
İki gruba ayrılacağız. Teğmen Jacobs bir grubu alacak. Ben de diğer grubu.
Jacobs prendra un groupe, moi, l'autre.
- Teğmen Jacobs'ı bir daha ara.
Essaie encore d'avoir Jacobs.
Teğmen Jacobs ve adamları gelir gelmez, buradan ayrılacağız.
Quand Jacobs et ses hommes arriveront, nous partirons.
Keşke Jacobs buraya gelse.
Je pensais au gamin.
Jacobs. İyi bir çocuk.
Oui, c'est un brave garçon.
Ama Jacobs. Jacobs nerede?
Mais où est Jacobs?
Teğmen Jacobs'ı bulduk efendim.
On a trouvé le Lt Jacobs.
Eric Jacobs'la aynı yüz hatlarına sahip ama emin değilim.
Il a la même carrure qu'Eric Jacobs.
Suratıyla ilgili bir şey var ve onun Jacob olduğunu söylüyor fakat belki o değildir.
Son visage fait penser à celui de Jacobs, mais pas tout à fait.
Jacobs'u hatırlıyorsun değil mi?
- Vous vous souvenez de Jacobs?
Şimdi neden emin olamadığımı biliyorsun. Bu Jacobs değil.
Maintenant, vous voyez pourquoi je ne suis pas sûr.
Bu adamın yıllardır süren bir hastalığı olmalı.
Ce n'est pas Jacobs. Cet homme est malade depuis des années.
Jacobs'u daha geçen ay gördüm.
J'ai vu Jacobs le mois dernier.
Jacobs'la bir kaç yıl önce senin yerinde tanışmıştım.
J'ai rencontré Jacobs chez vous, il y a quelques années.
Dr. Jacobs dün gece deliye dönmüştü. Evden çıkıp çöle kaçtı.
Dr Jacobs s'est mis à délirer hier soir, est sorti et s'est enfui dans le désert.
Tıp tarihinde, Jacobs'daki şekil bozukluğunun Deemer'ın söylediği kadar hızlı gerçekleşmiş olduğu tek bir vaka bile yok.
Il n'y a aucun cas dans l'histoire de la médecine où une malformation s'est développée aussi vite que celle de Jacobs.
Fakat Jacobs'u gömmek için neden bu kadar acele ettiğini ve otopsi yapmamı istemediğini bilmek istiyorum.
Mais j'aimerais savoir pourquoi il était si pressé de l'enterrer et pourquoi il a refusé que je fasse une autopsie.
Hiç kendine Deemer ve Jacobs'un laboratuarlarında ne üstünde çalıştığını sordun mu?
Vous êtes-vous déjà demandé ce que Deemer et Jacobs faisaient dans leur labo?
Deemer'ın uzmanlık alanı gıda biyolojisi üzerine. Jacobs da aynı alanda uzman.
Deemer se spécialise en biologie de la nutrition, comme Jacobs.
Ne üstünde çalışıyorlarsa bunun Jacobs'un ölmesiyle ilgisi olduğunu mu düşünüyorsun?
Vous pensez que leur travail a un lien avec la mort de Jacobs?
Jacobs olayını kazara deyim yerindeyse kağıtlar yatakta yatarken öğrendim.
J'avais presque mis le journal sous presse quand j'ai appris, pour Jacobs.
Bu arada, doktor buradaki dostumuzun Jacobs öldükten sonra seni aramayı hatırlaması kaç saat sürdü?
Au fait, depuis combien de temps Jacobs était-il mort quand votre ami vous a averti?
Genişleyen popülasyonlar için besinlerle ilgili görüşlerimi yazmıştım ve Prof. Jacobs yazıyı okuyup bana yaz için iş teklifi yaptı.
J'ai écrit un article, Les aspects nutritionnels des populations grandissantes. Le professeur Jacobs l'a lu et m'a offert un emploi pour l'été.
Ayrıca Deemer ve Prof. Jacobs ile birlikte çalışacağım için buna değecek.
C'est pour obtenir une maîtrise, et ça vaut la peine de travailler avec des gens comme Deemer et le professeur Jacobs.
- Eric Jacobs'u ne kadar iyi tanıyorsun?
- Connaissiez-vous bien Eric Jacobs?
Jacobs konusuna geri dönelim. - Neden ayrıldı...
Revenons à Jacobs.
Prof. Jacobs asistan olmasını istemiş. - Bu o.
Le professeur Jacobs avait demandé une assistante.
Hala Jacobs'un dokusundaki bozulmanın hızı konusunda aklıma takılan şeyler var.
Je suis confus par la vitesse à laquelle la maladie de Jacobs a progressé.
Jacobs işinden sonra hala kararlarıma güveniyor musun?
Vous vous fiez encore à mon jugement après la mort de Jacobs?
Jacobs ile başlayın, Profesör.
Commencez par Jacobs, professeur.
Jacobs ne zaman kendisine enjekte etti, efendim?
Quand Jacobs s'est-il injecté, professeur?
Binbaşı Loomis solda, Teğmen Jacobs da sağda.
Le capitaine Loomis est à gauche, le lieutenant Jacobs, à droite.
Cecil Jacobs'un yüzünden unuttum.
Cecil Jacobs me fit oublier.
Cecil Jacobs dedi.
C'est Cecil Jacobs.
İddiaya girerim ihtiyar Cecil Jacobs beni korkutmaya çalışıyor.
Je parie que c'est Cecil Jacobs qui essaye de me faire peur.
Cecil Jacobs koca ıslak bir tavuk.
Cecil Jacobs est une grosse poule mouillée!
Albay Jacobs hazır.
Le colonel Jacobs est prêt à partir.
Jacobs, Kudüs Plank Yolu'na ilerlesin. Hızlıysa Hampton'ı gırtlağından yakalar.
Jacobs va prendre la route de Jerusalem Plank... et s'il est rapide, je prendrai Hampton à la gorge.
" Sevgili David Jacobs 6 gineye televizyon alabilecekken bandrole niye 64 gine vereyim.
" Cher David Jacobs, East Grinstead, vendredi. Pourquoi devrais-je payer 64 guinées par an pour la redevance de ma télévision, quand je peux en acheter une pour 6 guinées?
Barın sahibi Bay Jacobs orada.
Y a que le propriétaire, M. Jacobs.
İkinizi Jacobs'ın yerinden çıkarken gördüm. Dün de gidip oraya sizi sordum.
Je vous ai vus, lui et vous, sortir de chez Jacobs, et hier, je me suis renseignée sur vous.
İşin bitince seni almak için Jacobs'ın yerine uğrayacağım, tamam mı?
Je viens te prendre ce soir, chez Jacobs. O.K.?
- Jacobs? - Burada.
Jacobs?
- Bay Jacobs?
- M. Jacobs?
Jacobs, Lester ve Jacobs, Rynn.
Jacobs, Lester et Jacobs, Rynn.
Lester Jacobs.
Lester Jacobs.
- Jacobs konusunu söylemeyi unuttum.
- J'ai oublié de lui dire, pour Jacobs.