Jade tradutor Francês
1,089 parallel translation
Bana bak Jade, yüzüme bak, biz bitmedik.
Regarde-moi. Ce n'est pas fini
Jade'de seninle gelsin ama.
Dis à Jade de venir avec toi
Birazdan burada olacak, bana söylediklerinin aynısını Jade'e de söyleyeceksin.
Il arrive dans une minute. Répète à Jade ce que tu m'as dit.
- Jade, bunun hala bir raslantı olduğunu mu sanıyorsun?
- Tu crois que était une coïncidence?
- Jade, o da orada duruyordu.
- Jade, Il était là.
- Jade, dinle beni.
- Ecoute-moi.
- Jade, bir kazaydı.
était un accident
- Hadi oğlum, gir içeri. - Jade!
Allez, monte dans la voiture.
Annem bu yeşim taşını Güneydoğu Asya'dan getirdi.
Ce jade a été ramené par ta grand-mère de Malaisie.
Sanırım biraz erken dönmüşüm.
J'ai roulé sur quelques pelouses, j'ai effeuillé quelques arbres de jade. Je ne me souviens pas du reste.
Güzel gözler, pürüzsüz yeşim taşı gibi.
De magnifiques yeux verts, on dirait du jade.
Dikkatli olun bayanlar hazine gibidir şef Tsao.
Attention! Mon corps est pur comme le jade. Capitaine Tsao!
Benim Jade, lanetli geçmişi olan.
- Jade, celle au passé trouble.
Bu köyün adı yeşim kapısı vadisidir.
Voilà pourquoi ce village est appelé la vallée de la porte de jade.
Sonra yeşim kapısı vadisine gittim.
Puis, je suis partie pour la vallée de la porte de jade.
Bazı yöneticilerle veya bazı Beyaz Rusya generalleriyle arkadaşlık satın alabilmek için bana ne kadar mücevherat harcattıklarını hatırlamıyorum bile.
Que de jade et de bijoux... m'a coûté l'amitié de tel Seigneur de la guerre... ou de tel général russe blanc.
Aslında yeşil ejderin olanakları bu kartelin aradığı son bağlantı olabilir.
Le Dragon de Jade est peut-être le lien que recherche ce cartel.
Yani Yeşil Ejderde çalışmaya başlamasından tam iki gün önce.
Deux jours avant qu'il commence au Dragon de Jade.
Helen beni Yeşil Ejder nakliyata bağla.
Helen, passez-moi le Dragon de Jade.
Luke unutma resmi vekil Phoenix Örgütü ve bir süre işleri halletmen için sana birilerini göndereceğiz ama bize sorarsan Yeşil Ejder Nakliyat senindir.
La Fondation Phoenix est l'administrateur officiel, et on va t'aider à diriger pendant un moment, mais je considère que le Dragon de Jade est à toi.
Verbena Chilton, bunu, Kaliforniya'daki kızkardeşinden gönderdi.
Verbena Chilton m'a donné cette branche d'arbre de jade... qui vient de chez sa soeur, en Californie.
Çiçeği suya koyana kadar olmaz.
Pas avant qu'il n'ait mis cet arbre de jade dans l'eau.
Bugün hava çok sıcak olacak, Jade.
Va faire chaud aujourd " hui, Jade.
Ben seni seviyorum Jade.
Moi, je t " aime, Jade.
Jade!
- Jade!
Jade, canım duş yapmak isterse yaparım.
Je me douche en pleine journée si je veux.
Hadi gidelim Jade.
Allons-y, Jade.
Pizza mı? Jade!
Tu peux pas.
Jade, fikrime katılman gerekirdi.
Il faut se défendre.
Jade...
- Jade...
Yine de seni seviyorum.
Jade, je t " aime toujours, tu sais?
Nasılsın Jade?
Comment ça va?
Baba, yalan söylemesene. Sadece takılıyor Jade.
- Papa, arrête de mentir.
Biliyorum.
- Il plaisante, Jade.
Vito, Jade için masayı siliver. olur mu?
- Vito, nettoie la table pour Jade.
Affedersin, kabalık etmek istemem ama, sana bir şey söyleyebilir miyim, Jade?
Je veux pas paraître idiot mais je peux dire quelque chose, Jade?
Jade yine gel, tamam mı?
Jade, reviens bientôt.
Jade, bir daha buraya gelmeni istemiyorum.
- Je veux plus que t " ailles chez Sal.
Bana bir iyilik yap. Jade'den uzak dur.
Fais-moi plaisir, laisse Jade tranquille.
Jade, eski günlerin hatrına.
Jade. Au bon vieux temps.
Jade sayesinde, Jared kendini öldürmekten vazgeçti ve Towers'ı Emerald yerine Jade'e bıraktı.
Grâce à Jade, Jared ne se suicide pas et lègue les Tours à Jade au lieu d'Émeraude.
Jade sayesinde, Jared kendini öldürmekten vazgeçti ve Towers'ı Emerald yerine Jade'e bıraktı.
Grâce à Jade, Jared a décidé de ne pas en finir avec la vie, et il lègue la Tour à Jade au lieu d'Emerald.
Selena Swift, Emerald ve Jade rolünde...
Selena Swift dans les rôles d'Emerald et Jade,
Benim sevgili kızım Jade... ve Emerald. Yaşadığım maddi sorunlar yüzünden, bu gece bunu bitirmeye karar verdim.
Ma fille chérie, Jade, et Emerald, à cause de mes problèmes financiers, j'ai décidé de mettre fin à mes jours.
Jadr, bu ne süpriz.
Jade, quelle surprise, je...
" Neden hep ağlıyorsun, çatık hep kaşların
Pourquoi ces larmes couleur de jade?
Her yeri altın... elmas ve yeşimle kaplı.
Elle est couverte d'or, de jade, de diamants.
Bu yorgun okyanusta önemsiz bir damla su fakat o senin bir damla suyun.
Ce sera une goutte d'eau, perdue dans cet océan de jade. Ce sera votre goutte d'eau.
O zaman Ben Yeşim emrinize amadeyim! Ne yazık! .
Quel dommage que personne n'apprécie les bienfaits du jade.
Buradan beyler.
LE DRAGON DE JADE TRANSPORT INTERNATIONAL Par ici, messieurs.
Öyle mi?
Je suis la Reine Jade.