English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ J ] / Janne

Janne tradutor Francês

32 parallel translation
Buradan çıkıp yürüyüş yapman gerek, Janne.
Il faut sortir un peu, Jan.
- Neden Jannes'in dükkanını yakıyorsunuz?
- Pourquoi vous avez mis le feu à la boutique de Janne?
- Özür dilerim Janne. - Ja.
- Désolée, Janne.
Bu Jannes'in dükkanı.
Bon, c'était la boutique de Janne.
- Nasılsın Janne?
- Comment ça va, Janne? - Et ben on fait aller...
Ama Jannes'in dükkanını el bombasıyla neden havaya uçurmaları gerekiyordu?
Mais pourquoi auraient-ils fait sauter la boutique de Janne avec un lance-roquettes?
Tıpkı oyunda ki gibi. Janne de annenin eski kostümünü giymiş!
Jenna, avec le vieux costume de maman.
Kahretsin, gerçekten de yapıyorlar.
Ils se donnent à fond! Doucement, sinon Janne va jouir trop tôt.
Görünüşe göre Janne şu an eğleniyor, bu heyecan yakında geçecek.
Vas-y, Janne. Prends ton pied. Ça ne durera pas indéfiniment.
Sen etsen etsen, savaştan, Bush'tan Dünya Bankası'ndan filan nefret edersin.
- Y a bien pire, Janne. - Johanne. Toi, tu détestes la guerre, George Bush, et la Banque Mondiale.
Aileni görmek için can atıyorum. Ole'yi, Missen'i, Janne'yi, Panne'yi.
Je veux connaître tes parents, rencontrer Missan, Janne,
Aileni görmek için can atıyorum. Ole'yi, Missen'i, Janne'yi. Panne'yi, Hasse'yi, Basse'yi, Lasse'yi.
J'ai hâte de rencontrer tes parents, et Missan, Janne, Hanne, Basse et Lasse.
Janne'in eski evindeler.
Il a une fille. Là où Janne a habité.
Nokia'dan Janne Virtanen'le tanışmanı istiyorum.
Voici Janne Virtanen de Nokia.
- Sadece Janne gerçeği söyleyecek kadar cesur.
Janne a raison, je me suis fait niquer et je suis un boulet.
Janne.
Janne.
Bu, en iyi arkadaşım Janne.
Ça, c'est mon meilleur pote :
Yüksek çözünürlüklü ve kayıt yapabilen bir tane alırız. - Janne.
Il faudrait mieux en acheter un enregistreur et HD.
- Hem eve kablo çekerlerse...
Janne.
Janne'nin eşi uydu alıcısı yok diye epey sinirlendi bu akşam.
La copine de Janne a piqué une crise, parce qu'il n'a pas de décodeur.
Janne'yle uğraşmayı da bırak.
Tu pourrais proposer à Janne.
Bir şey demiyorum çünkü Janne çok iyi biri ve harika bir erkek.
Je ne voulais pas t'en parler... Parce que Janne est vraiment quelqu'un de bien.
Janne, nereye gidiyorsun?
Janne, tu vas où?
Janne, ben gidiyorum.
Janne je m'en vais.
Janne'nin şapkası da yok.
Janne n'a même pas de bonnet.
Sonra Janne sahneye fırladı.
Janne est monté sur la scène.
Şişe kimde durursa janne'ı öpecek
Celui que pointe la bouteille devra... embrasser Janne.
- Hayır Janne'ı öpecekler
- Non. - D'accord, bien.
Janne bu kadar çabuk boşalmaz.
Comme d'habitude.
Janne, kalk haydi.
Janne, réveille-toi.
- Janne, uydu alıcısını ödünç alıyor.
- Janne va emprunter le décodeur.
Hazır mısınız
- Un baiser pour Janne.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]