Jeanette tradutor Francês
309 parallel translation
- Jeanette miydi o?
- Jeanette?
Otur bir yere John. Janette'e geldiğimizi söyleyeyim.
Assieds-toi où tu voudras je vais dire à Jeanette que nous sommes là.
İşte gümüş ekranın aşıkları, Jeanette MacDonald ve Nelson Eddy!
Voici le couple préféré du grand écran, Jeanette MacDonald et Nelson Eddy!
- Jeanette :
- Jeanette.
- Jeanette : Ah :
- Jeanette.
Göstericilerin lideri Townsend'den Bayan Jeanette Smise... sinemanın politikasını değiştirip... sadece aile filmleri göstermesi gerektiğini söyledi.
Les manifestants, menés par Mme Smithes, exigent qu'il change de programmation pour des films classés J.
Yargıcın, yani Don Metcalfe'nin Dennis White'ın karısı Jeanete White'a bir tek " Neden kafanıza takıyorsunuz?
Il semble que le juge ait dit que Don Metcalfe aurait dit à Jeanette White, la femme de Dennis White :
Jeanette'e selam söyle.
Bois un coup. Amitiés à Jeannette.
Dedi ki, " Evet, sen Jeanette'in arkadaşısın.
Et il a répondu : " Vous êtes l'amie de Jeanette.
Jeanette ve Carrie'yi tanıyor musun?
Je te présente Jeanette et Carrie.
Jeanette Scott'u tanıyor olmalısın.
Vous devez connaître Jeanette Scott.
Jeanette.
Jeanette.
Jeanette Scott diye birini tanımıyorum. Ben uydurdum.
Je ne connais pas de Jeanette Scott.
Jeanette, Bettina, Jeanette...
Jeanette, Bettina, Jeanette.
- Jeanette olsun, Bettina olsun bunlar köylü ismidir.
Tous les Jeanettes et Bettinas en viennent. - Ouais, c'est ça...
- Jeanette nerede?
- Où est Jeanette?
Evet, Jeanette. Ayık olmanı umuyordum.
Jeanette, j'espérais que tu serais réveillée.
Ben kuzenin Jeanette.
Je suis ta cousine Jeanette.
- Monitöre de. Ben Nefroloji'den Jeanette.
Jeannette, en néphrologie.
Bana tekrar Jeanette'i ver.
Passe-moi Jeannette.
Adı Jeanette.
Ce parfum s'appelle Jeanette.
Jeanette'in bu bebeği isteyip istemediğini bilmezsindir, değil mi?
Tu ne saurais pas si Jeanette souhaite garder son bébé, non?
- Hey. Jeanette nasıl?
- Comment va Jeanette?
- Jeanette ne olacak?
Et Jeanette?
Jeanette'i tanıyor musun?
Tu connais Jeanette?
- İsmin Jeanette mi?
- Tu t'appelles Jeanette?
Jean Morris değil ama Jeanette Maris.
Pas Jean Morris, mais Jeanette Maris.
Jeanette Maris.
Jeannette Maris.
Jeanette Maris?
Jeanette Maris?
Beni duyabiliyor musun Jeanette Maris?
Jeanette Maris, vous m'entendez?
Colleen ile Jeanette'in arasındaki sorun belki bununla alakalıdır.
Le problème entre Colleen et Jeanette avait peut-être un rapport.
- Bu bir yalan Jeanette.
- Vous mentez.
Bundan daha hızlı olmalısın Jeanette.
Soyez raisonnable, Jeanette.
- İzlerin nerede Jeanette?
- Vous vous piquez où?
- Mal nerede Jeanette?
- Où tu l'as mis, Jeanette?
Jeanette için 886 dolar... Lou ve Whitey için 772 dolar...
886 $ pour Jeanette, 772 $ pour Lou et Whitey,
Lee ve Jeanette.
Lee avec Jeanette.
Lee ve Jeanette, 18 numaralı otobüs
Rotem et Yedida, secteur 1.
Mirit ve Smadar Bölge 3.
Lee et Jeanette, ligne de bus 18.
Şu Jeanette denen kızla tanıştım.
Cette fille Jeanette.
Yüzü, bir Fransız vatandaşıyla eşleşti. Adı Jeanette Sechard.
Nous avons une concordance avec le visage d'une Française, Jeanette Séchard.
- Çantayı bırak, Jeanette.
- Jettez le sac, Jeanette.
Hadi, hadi Jeanette, Tamam.
Allez, allez, Jeanette. Tout va bien.
Biliyorum, meşgulsün ama istersen sana Jeannette Winterson koleksiyonumu gösterebilirim.
Je sais que t'es occupée, mais si tu veux, je te montrerai mes bouquins de Jeanette Winterson.
Garajı kazılan Janette Owens'a sorduk.
Jeanette Owens, dont ils ont creusé le sol du garage, a sa propre théorie.
Jeanette, gürültü biraz fazla olabilir.
Jeanette, ça risque de faire beaucoup de bruit.
Evet, Jeanette, dediğim gibi, yapılacak çok iş var ve bayağı gürültü çıkacak.
Jeanette, comme je disais, il y a beaucoup de travail et ça va faire du bruit.
Şu Jeanette.
Vous vous rendez compte.
- Jeanette, sanırım bunu kaçırmaman gerekiyor. - Biliyorsun, buraya gelmen... büyük incelik. - Peki.
Écoute plutôt ça.
- Jeanette.
- Mon nom est Simone.
Özür dilerim, Jeanette.
Je suis désolé, Jeannette.