Jezabel tradutor Francês
83 parallel translation
Saxe-Coburg'lü Bernard ve Estonya'lı Jezabel ile.
Bernard de Saxe-Coberg et Jezabel d'Estonie.
- Jezebel'in nereden geldiğini sanıyorsun?
- Quoi? - D'où crois-tu que vient Jezabel?
Postanedeki Jezebel.
Jezabel, de la poste.
Jezel'den güç gelmiyor görev dışı
Jezabel ne démarre plus.
Kimse onu benden alamaz Ozellikle senin gibi sokak kizi.
Personne me le prendra. Et surtout pas une Jezabel comme vous.
Sana çok kötü davranırlar. Durum çok kötüye gider.
Tu serais une Jezabel.
Jezebel, İncil'de köpekler tarafından yenilen tek kraliçeydi.
Jezabel est la seule reine à avoir êté mangée par les chiens.
Jezebel, kuleden düştü... sen de düşeceksin.
Jezabel est tombée de la tour et toi aussi, tu tomberas.
Jezebel!
Jezabel!
Eğer Jezebel'in canını yakmayı düşünüyorsan- -
- Si Jezabel...
Seninle Jezebel hakkında konuşmak istiyordum.
Je voulais te dire deux mots à propos de Jezabel.
Adı Jezebel. İsmi bu. Jezebel mi dedi?
Non, attendez, il s'appelle le Jezabel
- İmzala şunu, seni beyaz Jezebel!
- Signez, blanche Jezabel.
Jezabel, zina yapan, kahpe biriydi ve sahte bir kadın peygamberdi.
C'était une adultère, une putain, une fausse prophétesse.
Allahsız kadın.
C'est une Jezabel impie.
Jezebel.
Jezabel.
Şuradaki de sevgilisi Bayan Mükemmel Jezebel'dir.
Sa copine, c'est la petite BCBG, Jezabel.
Jezebel, gidiyoruz.
Jezabel! On s'en va.
Jezebel! O bir yalancı.
Jezabel, c'est un menteur!
Jezebel, dur, ben...
Jezabel, attends!
Gidelim Jezebel.
On s'en va, Jezabel.
Yan, çıplak yosma, yan.
Brûle, Jézabel, brûle!
Orda "Ve sokaktaki köpekler İzevel'i yiyecek" diyordu.
Et j'ai lu : "Les chiens mangeront Jézabel."
Dua et, Jezebel, dua et
Prie, Jézabel, prie
Kendini peygamber diye tanıtan Izebel öğretisiyle kullarımı zinaya teşvik ediyor.
"Tu as permis á cette Jézabel... d'apprendre á mes gens la fornication!"
Karısını Jezebel gibi pazarladığı için diğer karılara birer inek verecek.
Pour avoir encouragé sa Jézabel... il paiera à chacune des épouses trompées une vache.
Yani, karısı...
- Pour Jézabel, ça signifie...
Ahlaksız kadın!
Jézabel!
Jezebel!
Jézabel!
O kirli bir fahişeydi ve senin için onu hallettim.
C'était une sale pute, une Jézabel, et je me suis occupé d'elle.
- Yaşlı Jezebel tam kafasından darbe almış.
Et ici? - Jézabel a morflé. - Qu'est-ce qu'on a percuté?
Meryem mi yoksa Jezebel mi?
la Vierge ou Jézabel?
Jezebel kolay lokma demiyorum ama Sodom'a taşınmadan evvel orası çanak çömleğiyle biliniyordu.
Je ne dis pas que Jézabel est facile. Mais avant qu'elle n'aille à Sodome, c'était connu pour sa poterie.
Bunlar zırva. Ama o kızıl saçlı fettan kadına neden inandığını hiç anlamıyorum.
Mais pourquoi accorder du crédit à ce que dit cette Jézabel rousse?
Jezebel'i uyutmamalıydım "
"Je n'aurais pas dû faire piquer Jézabel."
- Ne? - Bilmezlikten gelme, seni hırkalı aşifte.
Ne joue pas la prude, Jézabel en cardigan
Jezebel.
Jézabel.
- Ahlâksız kadın.
- Jézabel.
Jezabel!
- Pardon?
Jezabel hakkında.
À nouveau l'Apocalypse, ça parle de Jezebel.
Eğer Bayan Douglas Jezabel'se
- Je l'ignore.
Tanrı dedi ki, "Jezreel topraklarında Jezabel'in etini köpekler yiyecek"
'Les chiens mangeront la chair de Jezebel. "'
Jezabel'in ölümü.
Non!
Jezebel köküne ve yarım parça, kafatasına ihtiyacım var.
Je prends de la racine de Jézabel. Et une demi once de scutellaire.
Delirmişsin sen!
C'est une Jézabel aux cheveux de feu!
Size yalvarıyorum, söylediklerime kulak asın, izlediğiniz yoldan dönün yoksa siz de fahişe Jezebel ile evlenen Ahab'ın acıklı sonuna maruz kalıp kanınızı köpekler yalayacak.
Je conjure Votre Altesse de prêter attention et de ne pas suivre le chemin que vous voulez emprunter, ou vous suivrez la voie du roi Achab, qui épousa la catin Jézabel, et vous partagerez sa fin malheureuse. Les chiens lècheront votre sang, comme ils ont léché celui d'Achab, ce que Dieu rejette et interdit.
Bana Jezebel de!
Appelle-moi Jézabel!
- Ahlaksız.
- Jézabel.
Güzel atış, Jezebel.
Beau lancer, Jézabel.
Bizim adamımız.
C'est bien lui, oui. "Jézabel."
Jezebel kimdir?
- Et Jézabel?