Jolene tradutor Francês
193 parallel translation
Sonra oturup düzeltmeleri yaptım.
-... sera interprété par Jolene Blalock.
Bones'un dünyanın en sıkı adamı olduğunu düşünmüştüm. Bundan daha iyi olunamazdı. Ben doktorum, tuğlacı değil.
Les lèvres de Jolene Blaylock effleurent les miennes, et David Livingston, prise après prise, répète : "Coupez!"
Baba, Jolene var ya.
Papa, je suis bien embêtée, tu sais.
Şimdi beni dinle, Jolene.
Ecoute-moi... Jolène.
- Jolene, Ne saçmaladığını bilmiyorum Brent ve ben çılgınca aşığız
Jolene, Je ne vois point de quoi vous parlez. Brent et moi sommes éperduement amoureux.
Günaydın, Bayan Jolene.
Bonjour, Mlle Jolene.
Jolene'i de ambülansta götürdüler.
Jolene est partie en ambulance.
Jolene ve Nicky Marlow.
Jolene et Nicky Marlow.
Jolene Marlow listede mi?
Jolene Marlow est sur la liste?
Jolene söylemesini dinlemelisin.
Il est incroyable.
Kim oldugu umrumda degil. Kim oldugu umrumda degil Jolene.
Je me fiche de qui c'est, Jolene.
Adın ne? - Jolene.
- Jolene.
Jolene, sen bir yalancısın.
Jolene, vous mentez.
Öyle mi? Bir şey sorabilir miyim Jolene? Hakkımda küçük derginize yazdığı b * ktan eleştiriyi okudun mu?
Dites-moi, Jolene, vous avez lu la merde qu'elle a écrit sur moi?
Merkin'in ne anlama geldiğini biliyor musun Jolene?
Et vous savez ce que Merkin signifie, Jolene?
Teşekkür ederim Jolene.
Merci, Jolene.
İpi ne için kullanacaktın Jolene?
Que vouliez-vous faire avec cette corde, Jolene?
Düzeleceksin Jolene.
Vous allez vous en sortir, Jolene.
Jennifer, Jocelyn, Jasmine, Jolene?
"Jennifer, Jocelyne, Jasmine, Jolene"?
Jolene Melnick.
- Oui. Jolene Melnick.
Neyse, küçük Jolene için bir bebek bakıcısına ihtiyacın olursa Alan amcasını ara.
Quoi qu'il en soit, si jamais vous cherchez quelqu'un pour garder Jolene, surtout appelez tonton Alan. - Tout va bien?
Bir gece iki favori hatunum Candy ve Jolien uyuşturucu yüzünden beni hastahaneye götürmek zorunda kaldı.
Un soir, deux de mes préférées, Candy et Jolene, ont dit : "Ça suffit" et m'ont déposé aux Urgences.
Eşim Jolene'di.
C'était une idée de Jolene, ma femme.
Eşiniz çok cömert davranmış. Jolene'nin büyük bir kalbi vardır.
- C'était très généreux de sa part.
Ben galerideydim ve Jolene de spor salonundaydı.
J'étais à la galerie,
- Bay Banks, lütfen.
- Jolene à la gym.
Jolene ve Hopper'ın ifadelerini kontrol etmeliyiz.
On doit vérifier les alibis de Jolene et de Hopper.
Hadi, Jolene.
Venez, Jolene.
Öyle diyorsun da, Jolene'i tanırsın.
Tu dis ça, mais tu connais Jolene.
Dört yıl sürüyor Jolene.
Ça prend quatre ans, Jolene.
Bayan Jolene'in annesinin yanında ölene kadar çalıştım.
J'ai bossé pour la mère de Miss Jolene jusqu'à sa mort.
Ama Bayan Jolene'in annesi vasiyetinde Bayan Jolene ile çalışmamı istedi.
Mais sa mère avait mis dans son testament que je devais aller chez Miss Jolene.
Bayan Jolene acımasız bir kadındır.
Miss Jolene est mauvaise.
Ama herkesin aklında French ailesi ve Bayan Jolene benim sahiplerimdi.
Mais dans la tête de tout le monde, j'appartenais à la famille French et à Miss Jolene.
Ben Jolene French, Afrikalı Çocuklara Yardım Balosu'ndan bildiriyorum. Burada Başkan Hilly Holbrook'la beraberiz.
Ici Jolene French, en direct du gala pour les enfants africains, avec la présidente de la Ligue, Miss Hilly Holbrook.
Jolene, yoksa annen Cora'yı vasiyet etmemiş miydi?
Jolene... ta maman ne t'a pas laissé Cora dans son testament?
- Bu ilaçları kim aldı? - Jolene.
- Qui a acheté les pilules?
Düzenli müşterilerimden.
- Jolene, une bonne cliente.
Rodrick'e göre, Jolene adlı kadın Lockwood'un süitinde bulduğumuz... -... bu kapsülleri satın almış.
D'après Rodrick, une certaine Jolene a acheté les capsules.
Jolene Granger ve Jolene Anders.
Jolene Granger et Jolene Anders.
Tamam, siz çocuklar Jolene Anders'ı alın. - Biz Granger'ı. O'nu alınca beni ara.
Allez voir Anders, on va chez Granger.
Jolene Granger, NYPD.
Jolene Granger, police.
- Jolene Granger öldü.
Elle est morte.
Biz de Jolene'in cep telefonunu bulamadık.
On n'a pas celui de Jolene.
Jolene Granger ile ilgili tüm bulabildiklerinizi istiyorum, özellikle annesinin kızlık soyadı.
- C'est le mot de passe. - Je veux tout sur Jolene Granger. Surtout le nom de jeune fille de sa mère.
Bu adam Dolly Parton kılığında.
Tu devrais le voir chanter Jolene.
- Jolene.
- Jolene.
Jolene.
Jolene.
Bulabilirsen onu tavuklarıma söyle.
Bonjour, Jolene.
Merak etme Jolene. Kimseyi rahatsız etmeyecek.
qu'un autre de mes poulets vienne à manquer et je devrai appeler le sheriff, je lui ferai emporter cet animal et le ferai détruire.
- Jolene. - Evet.
- Jolene.