Juster tradutor Francês
16 parallel translation
Bu birinin ayakkabılarını parlattığında hissettiğin duygu değil mi?
Attends, ce n'est pas le sentiment qu'on a quand quelqu'un vient juster de cirer tes chaussures?
Konuşmak istedim.
Je voulais juster discuter.
Sorun şu ki bugün okyanusların kaldıramayacağı kadar fazla karbondioksit üretiyoruz.
Le problème aujourd'hui, est que nous pompons tellement de dioxyde de carbone, que l'océan n'arrive plus a s'juster.
Şimdi sizleri benim "hayali kulübe" olarak adlandırdığım Norton Juster tarafından yazılmış bir kitapla büyülü bir yolculuğa davet ediyorum.
Et maintenant j'aimerai prendre un instant magique pour ce petit truc appelé "Le péage fantôme". Par Norton Juster.
Peki o zaman okul parasını kendim karşılarım.
OK, je... je devrais juster payer mes cours moi-même alors.
Tyler'ın mekiği az önce geldi.
La navette de Tyler vient juster d'arriver.
Biz onu az önce denizden avladık.
Nous venons tout juster de la repêcher hors de l'eau.
Pekala, neden "kestik" diye bağırmıyor ve bebekleri götürmesini sağlamıyoruz?
Ok, Pourquoi on criera pas juster "Couper" et leur dire d'emporter les bébés?
İki katman halinde yapılmış.
On doit juster passer 2 couches.
- Peki, ben alkışlayacağım.
- et nick va taper dans ses mains - Ok. je vais juster taper.
Liam, lütfen şuraya bir imza çakabilir misin?
Alors, Liam, si tu pouvais juster signer là, s'il te plaît.
Ben sadece insanlara yardım etmek istiyorum.
Je veux juster aider les gens. Je...
Bana ait bir kaç şey alacağım.
Je viens juster récupérer quelques choses qui m'appartiennent.
Temin edilişini engelleyerek.
J'ai juster arrêté le trafic.
Sadece gidip onu bulmamız gerek.
On doit juster la trouver.
Ve Memur Juster benim ailem gibiydi, o yüzden bu hepimiz için kişisel.
Et le soldat Juster est comme une famille pour moi. donc c'est personnel pour nous tous.