Leasing tradutor Francês
38 parallel translation
- İzin verir misiniz? - Evet, özür dilerim.
C'est Ie matériel en leasing.
Bir prim listesi, ev alabilmen için, düşük faizli bir ipotek, şehir kulübü üyeliği, ayrıca sana yeni bir Mercedes kiralayacağız.
La voici : Système de primes, prêt à taux réduit pour l'achat d'une maison, votre carte de membre au club de golf, et une Mercedes neuve en leasing.
- Kiraladım.
- C'est un leasing.
Bugün Video Leasing Şirketinden aradılar.
Au fait, la boîte de location a appelé.
- Boxster dostum, kiralıyorum.
- La Boxster. C'est un leasing. - Tu rigoles?
Evet. Kiraladım.
Oui, je l'ai achetée en leasing.
Altı ay vadeli yaptırdım.
Je l'ai en leasing pour 6 mois.
Bu evde bir leasing acentası olacağim.
Je vais louer cette maison.
Durmalıyız. Bu krediyle alınmış bir araba.
Je l'achète en leasing.
Bu arabayı krediyle aldım.
En leasing, putain!
- Kahretsin. Bu araba yeniydi!
Je viens de prendre cette bagnole en leasing!
Kiralık.
Je la loue en leasing.
İnşaat şirketim New York'a taşındığında, kiralar çok yüksekti o yüzden biz de sadece bir yıllık leasing yaptık.
Quand mon entreprise de construction déplacé à New York, les loyers ont été outta vue, nous a seulement pris un bail d'un an.
Bu adamlara bunu ödünç vereceğime söz verdim. Geçici olarak.
Un peu comme un leasing.
Kiralık mı? !
Tu l'as achetée en leasing?
Paul, askeri kaynaklardan yapılan özel silah satışlarını araştırıyorum.
Paul. Je m'intéresse à des ventes au privé, ou du leasing d'armes de source militaire.
John'a göre Bayou Leasing'in toptan fiyatı 6 milyon kadar falan.
D'après John, la valeur au détail de Bayou Leasing s'élèverait à six millions.
Kira süreniz Ağustos sonunda bitiyor.
Le leasing fini fin aout.
Leasing işte.
Une Mercedes.
Ya da arabam nasıl olmalı gibi.
Le leasing de ma voiture se termine.
"Sınır ötesi kiralama" adı verilen bu garip sistem yaygın biçimde uygulanmıştır, sadece Viyana tramvaylarında değil.
Cet étrange système, le cross-border-leasing, est fréquemment employé, pas seulement pour les tramways de Vienne.
Pekala, Chris'i izleyen araç Platinum Kiralama Şirketine aitmiş.
Bon, donc la voiture qui suivait Chris appartient à la Platinum Leasing Company.
Kira şirketi arabanın nerede olduğunu bilmek istiyor.
L'agence de leasing veut savoir où est sa voiture!
Sonra da bana spor araba kiralamanın kötü bir yatırım olduğunu söyleyeceksin.
Et acheter une voiture de sport en leasing est un placement débile!
Leasing kullanıyorlar. Ne olmuş?
- Le magasin d'à côté est à louer.
Aklıma ne geldi bak. O külüstürün borçlarını ödemeyi bitirdiğinde beni ara. Seni öyle bir araba ile dolaştıracağım ki gören, kaliteli doktor olduğunu anlayacak.
Quand le leasing de ta brouette arrive à terme, appelle-moi, je te trouverai un véhicule plus classe pour toi.
Ki... kiralıktı.
En leasing.
Patron, araba Beltway Executive Oto Kiralama'nın.
La voiture est enregistrée sous Beltway Executive Auto Leasing.
# Kadınım yok. # # Camaro'mun kirasını kaybettim. #
J'ai pas de femme, j'ai perdu le leasing de ma Camaro,
Araba kiralıyorsunuz...
Voitures en leasing...
İkinci el az kullanılmış bir Lexus'üm var, oğullarımın ikisi de sihirbazlık yapıyor, ve doğum günüm için karım Wei-lin,
J'ai une Lexus en leasing, mes deux fils sont magiciens, et pour mon anniversaire,
Seni buna teşvik ettim, sen de onu ikinci el bir arabaya mahkum edip, sonra da benim gibi birine dönüşeceksin.
je te préfère viré et avec un leasing que de te voir te transformer en quelqu'un comme moi.
Binanın leasing müdürü.
C'est l'agent de location de l'immeuble.
Kiralık ama.
En leasing.
Ne kadar kötü olabilir ki? Ev ve araba kirası oldukça yüksek.
Son loyer et le leasing de sa voiture sont très élevés.
Yepyeni bir Kia Sorento kiralamak istiyorum.
Je veux faire du leasing sur une Kia Sorento.
Bizim ailede büyüyen erkek çocuklar Sorento kiralamazdı.
Dans ma famille, faire du leasing sur une Sorento, ça ne se faisait pas.
İlk dükkânını kiralarsın.
Tu prends la 1re boutique en leasing.