Lillian tradutor Francês
724 parallel translation
- "Canın İsterse" de Lillian Russell'la. - İstemem, kalsın.
Il s'est marié à New York et il joue... dans Comme il vous plaira.
"Elmas Jim" Brady, Lillian Russell. - Lillian Russell mı? - Evet.
Vous aurez une première comme on n'en a jamais vu... avec les Gould, les Astor et les Vanderbilt...
- Lillian Russell'ı yeğlerim.
Equipage Vanderbilt!
- Bak, Lillian Russell.
Equipage Astor!
Oltamın ucunda da denizkızı var zaten.
Je finirai par avoir une Lillian Gish.
Bir gün ben de size Lillian Russell adlı genç aktrisle yaşadıklarımı anlatırım.
Je vous raconterai un jour mes aventures avec l'actrice Lillian Russell.
Lillian Penrose imzalı.
- Lillian Penrose.
Lillian Pen...
- Lillian Penrose?
Karınızın öldürüldüğü ve onun Lillian Gentry olduğu.
Votre femme était Lillian Genty et elle a été assassinée.
Lillian Gentry?
Lillian Genty!
Çavuş, Lillian Gentry'yi hiç duydunuz mu?
Sergent, avez-vous entendu parler de Lillian Genty?
Peki Lillian Gentry'nin kayboluşu ile Bayan Penrose'un ölümü arasında ne bağlantı var?
Quel est le lien entre la disparition de Lillian Genty et la mort de Lady Penrose?
Lillian Gentry ve Bayan Penrose aynı kişi.
Ces deux femmes sont une seule et même personne.
Lillian küçük odayı alır, belki sen ve Bugge de büyük odayı alırsınız.
Lillian prend la petite chambre. Toi et Bugge, vous pouvez partager la grande.
- Lillian'a katılıyorum.
- Je suis d'accord avec Lillian.
Ne oldu Lillian?
Qu'est-ce qu'il y a, Lillian?
Lillian!
Lillian!
Lillian nerede?
Où est Lillian?
Zavallı Lillian.
Pauvre Lillian.
Lillian?
Lillian?
Lillian...
- Je ne sais pas. Lillian...
Lillian ile ilgili bir şey oluyor.
Il y a un problème avec Lillian.
- Lillian!
- Lillian!
Uykunda geziyordun Lillian.
Tu marchais dans ton sommeil, Lillian.
- İyi geceler Lillian.
- Bonne nuit, Lillian.
Bazıları horlar. Lillian uyurgezer.
Certains ronflent, Lillian marche en dormant.
Lillian göle atlamak istedi.
Lillian voulait se jeter à l'eau.
Lillian kendini göle atmak istiyor. Sen de buna uyurgezerlik diyorsun.
Lillian cherche à se jeter dans le lac, et tu appelles ça du somnambulisme.
Lillian bir medyum bunu göremiyor musun?
Ne vois-tu pas que Lillian est un médium?
Lillian'ın uyurgezerliğinin bir açıklama olmamasına katılıyorum.
Je suis d'accord que le somnambulisme de Lillian n'est pas une explication.
- Lillian tatlı bir kız.
- Lillian est une chic fille.
Ama Lillian öyle düşünmüyor.
Mais Lillian n'y croit pas.
Lillian dün gece uykuda gezerken bir şey düşündüm.
J'ai eu une idée hier soir pendant la crise de somnambulisme de Lillian.
O halde birisi bir yerlerden Lillian'a tuzak kuruyor öyle mi?
Alors quelqu'un quelque part tend un filet... pour capturer Lillian?
- Lillian nasıl?
- Comment va Lillian?
Ve Lillian'ı.
Et à Lillian.
- Lillian mı?
- Lillian?
Gran ile Lillian nişanlandığında bu bir felaket oldu.
Quand Gran et Lillian se sont fiancés, ça a été une catastrophe.
Bjørn ve Lillian küçük farklarla aynı rüyayı görmüştü.
Bjørn et Lillian ont fait le même rêve avec des légères variations.
- Okuduğun Lillian'ın rüyasıydı.
- C'est le rêve de Lillian que tu as lu.
- Yani Lillian senin hastan mı?
- Alors c'était Lillian ta patiente?
Göldeki zambaklar Lillian'ın sembolleriydi.
Les nénuphars du lac symbolisent Lillian.
Lillian...
Lillian...
- Ama Lillian...
- Mais Lillian...
- Lillian uyuyor.
- Lillian dort.
- Lillian'ı mı bekledi?
- Il attendait Lillian?
- Lillian'ın Gran'ı getireceğini ummuştu.
- Il espérait qu'elle amènerait Gran.
Bin kere, Lillian Russell kostümü istiyorum dedim.
D'ailleurs...
Bunu da gazetecilere anlat!
Je t'ai demandé des robes comme Lillian Russell!
- Ne?
J'aurai des robes comme Lillian Russell?
Sahnede arkana sekiz Lillian Russell koyacağım.
Non chérie!