English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ L ] / Lucknow

Lucknow tradutor Francês

81 parallel translation
Allahabad, Konpur, Lucknow...
Allahabad, Konpur, Lucknow.
Lucknowlu Krishnabai!
De Lucknow.
Bu, Raja. Bu da Bayan Chopra, Lucknow Fabrikası'nın sahibi.
Le propriètaire de Lucknow Mills.
Luknov'a, babanın evine gidebiliriz...
On pourrait aller à Lucknow chez ton père.
Aslında biz Luknow da yaşarız.
En fait, on habite la ville de Lucknow...
Bugün Luknow'dan gelecek... Ve gelir gelmez sana uğrayacak.
Il arrive aujourd'hui de Lucknow et il viendra te voir dès son arrivée...
Bu arada Luknow'da ne yapıyor?
A propos, que fait-il à Lucknow?
Lıknau ceketi ve Patani şalvarı giyen. Gerçek bir erkek gibi durur ve giymeyen...
Celui qui porte un kurta de Lucknow et un salwar Pathani... représente un vrai homme...
Lıknau ceketi ve şalvar insanı adam yapmaz.
Kurta de Lucknow ou un salwar pathani ne fait pas un homme...
Lucknow, el yapımı.
Fait sur commande, à Lucknow.
Allahabad, Kanpur, Lucknow, Meerut ve Delhi.
Allahabad, Kanpur, Lucknow, Meerut et Delhi.
Lucknow'da bir finans şirketi..
Une société de financement à Lucknow...
Surinder gibi birini bulamazsın...
Tu ne trouveras personne comme Surinder... même si tu cherches à Kanpur et à Lucknow.
Her zaman Fursatganj'dan Lucknow'a gidecek görevliler için rezervedir...
Toujours réservé pour... Le personnel de Fursatganj qui va à Lucknow.
- Lucknow şubesi yöneticisi..
Le directeur de notre agence à Lucknow...
Pankinagar Lucknow bölgesine girmiyor mu?
Pankinagar est dans la zone de Lucknow?
- Evet Lucknow bölgesi.
- Oui, la zone de Lucknow.
Lucknow'da form doldurmadınız mı?
Tu ne t'es pas inscrite à Lucknow?
- Nasıl... Ve BirIa Tobacco StaII.
- Comment... si Dhirubhai Ambani, Ratan Tata, Birla avaient été dans Lucknow-Kanpur... ils écraseraient les mouches dans l'épicerie d'Ambani, le moulin de Tata et un kiosque de Birla.
Fursatganj, Bütün Lucknow bugün Kanpur'a akmış bugün.
Fursatganj! Tout Lucknow semble être à Kanpur aujourd'hui.
Böylece sende hem tüm intikamını almış olursun, hemde çok para kazanırsın. - Onu Lucknow'a götürelim.
Allons à Lucknow.
Herkes orada olacak.
Tout Lucknow sera là.
O gece... ilk'Mujra'mı yapacağım gece,
Cette nuit là... Quand mon premier'Mujra'fut pour une cour royale de Lucknow...
Tüm konukların kalbini çaldın.
Elle a gagné le coeur de tout Lucknow.
- Umrao Jaan, Lucknow'un meşhur bir fahişesi.
Umrao Jaan, la célèbre courtisane de Lucknow.
Sultan Bey, Lucknow'da problemlerin vardı, seni buraya getirdim.
Sultan tous tes soucis étaient dus à Lucknow. C'est pour cela que je t'ai amené ici.
Lucknow seni burada da buldu.
Mais il semblerait que Lucknow t'ait suivi ici aussi.
Yargıç onun hakkında karar verdi... Lucknow'a geri gönderin onu.
Le juge a donné l'ordre de la renvoyer à Lucknow avec respect.
Özgürlük için mücadele başlamıştı, İngiltere Lucknow'a saldırdı.
Des soldats anglais ont attaqué Lucknow a la recherche de rebelles.
Lucknow'ın sokakları, Karbala gibi olmuştu. İngiltere saldırıyı bildirdi.
Les ruelles de Lucknow, me rappelai celle de Karbala.
Birileri Lucknow'la ilgili hain planlara sahip.
Quelqu'un a jeté un mauvais œil sur Lucknow.
Sadece isyancılara mı karşılar, yoksa... civillere de mi saldırıyorlar?
Ces Anglais tuent juste les rebelles ou chaque citoyen de Lucknow?
Gördünüz efendim, Faizabad'lı Ameeran, Lucknow'dan Umrao Jaan olarak geldi.
Voyez monsieur, Ameeran de Faizabad est revenue de Lucknow en Umrao Jaan.
Lucknow mu?
Lucknow?
Bak şimdi.O Lucknow'a kız görmeye gitmiş, evlenmek için.
"Regardez, il est allé à Lucknow pour voir une fille. Pour la noce."
Lucknow'daki o kızla mutlu değil misin?
N'es-tu pas heureux avec la fille de Lucknow?
Lucknow'da silah dolduruyordu.
Elle rechargeait les pistolets à Lucknow.
Lucknow'dan geliyorum.
Je suis originaire de Lucknow.
Yarın Jaipur, Yeni Delhi'den Çhandigarh'a oradan da Lucknow, Kalküta'ya geçeceğiz.
Demain, Jaipur, New Delhi, puis Chandigarh et ensuite Lucknow, Calcutta,
- Bu yerde potansiyel var gibi görünüyor.
Cette ville semble pleine de potentiel. On est à Lucknow.
- Burası Lucknow. Çok iyi nam-ı vardır.
Une ville d'excellente réputation.
Lucknow bizim için harika geçti.
Lucknow a été un succès pour nous.
Düğün Lucknow'da olsaydı, 21 silahlı selamlama düzenlerdim.
S'il se mariait à Lucknow, il aurait eu une cérémonie militaire.
Bhopal, Ahmedabad, Delhi, Lucknow.
Bhopal, Ahmedabad, Delhi, Lucknow.
- Bhopal, Ahmedabad, Lucknow, Delhi?
Bhopal, Ahmedabad, Lucknow, Delhi?
Lucknow'daki yemekler harika.
La nourriture y est excellente!
Hayır, Dubai'den değil. Şu anda Lucknow'dayız.
Je ne suis pas à Dubai, nous sommes à Lucknow.
Lucknow sokaklarına da uğrayacaklar gibi duruyor!
Ils se sont rependus dans les ruelles de Lucknow!
Lucknow'da kalmak çok tehlikeli.
Plus personne n'est en sûreté dans Lucknow, maintenant.
Burada kimsenin hayatı güvende değil.
Plus rien n'est sûr dans Lucknow.
- Lucknow.
Lucknow.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]