Mankafa tradutor Francês
724 parallel translation
Zamanımızı iyi değerlendiririz. Yardım etmeye çalışıyorum, mankafa. Ama etmiyorsun.
profiter de l'instant c'est seulement pour t'aider andouille - ça marche pas c'est pas en disant "t'inquiète tout va aller bien"
Bana bak mankafa, burada patron benim!
" Écoute, Bozo. C'est moi le patron!
Mankafa.
Empoté.
" Koca mankafa.
" Espèce d'empoté.
Aynı şey mankafa.
C'est pareil.
Kendileri odalarında değiller de. Seni iğrenç mankafa!
Elle n'est pas chez elle.
Mankafa.
Pauvre débile.
Çekil yoldan, mankafa. Kıtlık baş gösterdi.
Ôte-toi de là!
- Sen de mankafa olmadığına göre.
- Naturellement, vous n'êtes pas sot. - Oh, non.
Şimdi dinle beni, mankafa!
Écoute-moi bien, jeune idiot.
Neden böyle bir şey yaptın seni mankafa?
Pourquoi devais-tu faire ça, espèce d'idiot?
Bir mankafa! Oturduğu yerde bile..
C'est un attardé, un rêve-debout.
Mankafa.
Un vrai con.
Halis mankafa.
Je te le dis.
Güzel bir kız işte, mankafa.
C'est une fille sympa, imbécile!
- Zelton. Seni kasabanın dışında bırakacağım. Heriflerin bazıları tam mankafa.
- Je vous laisse hors de la ville.
Seni mankafa, yalan değil.
Je ne mens pas.
Pietro plağı değiştir, mankafa.
Pietro, change le disque, abruti!
Pietro, mankafa, telefona cevap ver.
Pietro, abruti, va répondre au téléphone.
Pietro, plağı değiştir, mankafa.
Pietro! Change le disque, abruti.
Mankafa.
Abruti! "
Zayıf bir karnın var, mankafa.
T'as rien dans le ventre! Abruti!
Evet, sana mankafa demem iyi.
J'ai eu raison de t'appeler "abruti"!
Sana mankafa demem doğru.
J'ai eu raison de t'appeler ainsi!
Mankafa!
Abruti... abruti!
Mankafa değilsin. Akıllı ol!
Tu n'es pas un abruti!
Kupa kızını at seni mankafa.
Joue la reine, sot que tu es!
seni mankafa, o nerede?
Où est-elle?
Belki cesur biri ; ama tam bir mankafa!
Il est peut-être gonflé, mais ce qu'il peut être con.
Mankafa!
Imbécile!
Seni mankafa!
- Ah, bougre d'âne!
Başına geleceklerden habersiz bir mankafa daha mı buldun yoksa?
Vous avez trouvé un autre idiot!
Ve sen bütün o uzmanların birer mankafa olduğunu gösteriyorsun.
Et vous voilà, à ridiculiser tous ces experts.
Hâlâ kim olduğumu anlamadıysanız şu ana kadar gördüğüm en mankafa adamsınız demektir.
Si vous ne comprenez pas qui je suis, vous êtes le plus obtus de tous!
İkimiz de kaybedeceğiz, mankafa!
On se fera avoir tous les deux, imbécile!
Haber servisinden Bill Hassler sizi görmek istiyor. Şu mankafa!
Bill Hassler veut vous voir.
Sen... seni beceriksiz mankafa!
Espèce de maladroit!
Sen kendi canını düşünüyordun mankafa.
Vous ne pensiez qu'à votre peau, crétin.
- Ski, mankafa, onu kazan ocağına döktü.
- Ski l'a jeté dans la chaudière.
Mankafa!
Tête de brique!
- O şampiyon falan değil. O bir mankafa.
Pas terreur!
İki tane kılıçlı mankafa.
L'épée au flanc.
Mankafa!
Lmbécile!
Mankafa.
Un abruti.
Mankafa.
" Abruti!
Aşağı dedim mankafa.
J'ai dit, jette-le, abruti!
Mankafa! Mankafa!
Abruti!
Hey mankafa bence sen bir sirke katılmalısın.
Tu devrais te faire engager dans un cirque.
Mankafa mısın nesin?
ça va pas, dis? .
Mankafa!
!
Arkana bir bak istersen, mankafa.
Regarde derrière!