English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ M ] / Margarita

Margarita tradutor Francês

726 parallel translation
Burada, St. Margaret Hastanesi'nde.
A l'hôpital de Santa Margarita.
Ben rahibe Margarita, Öğretmen adayıyım.
Je me présente : sœur Marguerite, maîtresse des postulantes,
Sanırım Rahibe Margarita tam bir ayaklı kural.
Sœur Marguerite est ce qu'on appelle une règle vivante,
İki margarita?
Deux margaritas?
Modellerimiz, Margarita Semyonova tarafından çizilmiştir, tasarlayan Rogal Levitskaya, baş tasarımcı Albert Mudrik.
Voici l'équipe qui a créé ces modèles : L'artiste peintre Sémionova, l'architecte Levitski, l'ingénieur chef Poudrik
- Margarita ister misin?
Une margarita?
Ve bu da aktris Margarita.
C'est Margarite, l'actrice.
Biraz konuşabilir miyiz, Margarita?
Voulez-vous venir, Marguerite?
Margarita... Soyadın ne acaba?
Marguerite... c'est comment ton patronyme?
Onları saymamız gerekecek, Margarita.
Il va falloir les compter, Marguerite.
Yapamam, Margarita. Onları aramalıyım.
Non, Marguerite, faut repartir en reconnaissance.
Elizaveta Briçkina, Sofya Gurviç Evgeniya Komelkova, Margarita Osyanina Galina Çetvertak
Elisabeth Britchkina Sofia Gurwicz Evguénia Komelkova Marguerite Ossianina Galina Demikopek
Margarita'ya ne dersiniz?
Un "margarita"? C'est absolument exquis!
Lütfen, yiyin, Margarita Vassilyevna.
mange, Margarita Vassilievna.
Teşekkür ederim margarita.
Je te remercie, Margherita.
Margarita, Alexander, Grasshopper... hazırlayabilirim. Ne istersen...
Une Margarita, un Alexander, Un grasshopper.
Margarita TEREKHOVA
Dans les rôles de la mère et de Nathalia Margarita TÉREKHOVA
Bir tane ufak margaritam var.
J'ai une mini margarita.
- Margarita sever misin? - Evet.
Tu aimes le margarita?
Margarita da hedefler arasında.
Margarita va payer.
"Şimdi bir Margarita istiyorum!"
Je veux une Margarita tout de suite!
Guacamole yeyip margarita içeceğiz kırmızı biberli fasulye...
On aura du guacamole... et des margaritas... - et des beignets au chili...
Buna hazır margarita denir.
C'est une margarita instantanee.
Sen de Margarita'sın.
Vous êtes Margarita.
- Ee, bir margarita ister misin?
- Tu veux une margarita?
Bir margarita ister misin?
Tu veux une margarita?
- Margarita ister misin?
- Une margarita?
Ne yazık... Uzodan çok güzel margarita yapardım halbuki.
Euh, non, je ne sais même pas ce que c'est.
Cinayeti unutmak için birkaç margarita ve senyorita gibisi yok.
Rien ne vaut les margaritas et quelques señoritas pour empêcher de penser meurtre.
Margarita mı yapayım?
Te faire une margarita?
İçtiğim en iyi margaritayı yapıyorsun.
Délicieux. Tu fais les meilleurs Margarita.
Bir margarita mıydı?
- Il a bu! Un Margarita?
Ve bu iki şeyin yer aldığı düşünebileceğim tek içki margaritadır.
On prend un Margarita avec du sel.
Margaritayı o mu yaptı yoksa siz mi?
Avez-vous fait le Margarita ou c'est lui?
Benim dünyadaki en iyi margaritaları yaptığımı söyledi.
- Je vois. Il a dit que je faisais les meilleurs Margarita.
Margaritayı neyin içinden içtiniz, madam?
Dans quoi avez-vous bu les Margarita?
Şey, Wesley bana margarita kadehinde zehir bulduğunuzu söyledi.
Wesley dit que vous avez trouvé du poison dans le verre.
Fakat, Komiser, ben sadece bir margarita yaptım. Zehir konusunda hiçbir bilgim yok.
J'ai juste préparé un Margarita, j'ignore tout sur ce poison.
Çırpıcının içinde ne kadar margarita olduğunu biliyoruz, çünkü kalıntı iz bırakmış. Bana bir iyilik yapar mısınız, efendim?
On connaît la quantité de Margarita car le résidu a laissé une trace.
Ve bu gerçek kadeh, Evans'ın margarita içtiği kadeh.
Voici le verre qu'a utilisé M. Evans.
İkinci margaritayı nasıl içti?
Question : Comment a-t-il bu le 2e Margarita?
Bir başka yerden aldığı bir zehir onu öldürdü.
Le poison dans le Margarita ne l'a pas tué. Ce qui l'a tué venait d'autre part!
Ama babam öldüğünde durmadan margarita içerek kendini ölümün eşiğine getirdin.
Mais quand papa est mort, tu t'es soûlée á mort en buvant des margaritas.
Oda Mae. Margarita döktüğüm gömleği giydiğini, noelde verdiğim küpeleri taktığını söyle.
Oda Mae, dites-lui qu'elle porte le T-shirt que j'ai taché et les boucles d'oreilles que je lui ai offertes.
Margarita döktüğü gömleği giyiyormuşsun, noelde verdiği küpeleri takıyormuşsun.
Sam dit que vous portez le T-shirt qu'il a taché et les boucles d'oreilles qu'il vous a offertes.
iBulgakov'un "Üstat ve Margarita" oyununda oynadığımı anımsıyorum.
Quand on a monté
Harika margarita yaparım.
Excellente idée.
Bay Evans ilk margaritasını içer.
M. Evans boit son premier Margarita.
Sonra ikinci margaritasını.
Puis, il boit un 2e Margarita.
Onun iki margarita içtiğini biliyoruz.
On sait qu'il en a bu deux.
Hiç yoktu.
Il n'y avait aucun poison dans le mixeur quand il a bu le Margarita. Aucun!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]