Milan tradutor Francês
976 parallel translation
Öğlene Milano'da olmak zorundaydılar.
Ils étaient très pressés, devant arriver à Milan avant midi.
Aslında, Milano'da dediğimiz gibi, çubuğun kokan kısmına geliyoruz.
En fait, comme on dit à Milan, on tient le mauvais côté du bâton.
Milano'da dediğimiz gibi, köpekle yatarsan pireyle uyanırsın.
Comme on dit à Milan : caresse de chien donne des puces.
Keşke Milano'da olsaydım.
Si seulement j'étais à Milan.
Hayır, Milano da iyi değil.
Non, Milan ne vaut pas mieux!
Milano'da dediğimiz gibi, çubuğun kokan kısmını adam akıllı adamdır.
Comme on dit à Milan, mieux vaut lâcher le mauvais côté du bâton.
Köpeklerle yattığın için kaptığın pirelerden, Milano'da dediğimiz gibi.
Celles que donnent les caresses de chien, dit-on à Milan.
Sen Milanolu değilsin.
Vous n'êtes pas de Milan.
Pazar günü Milan'ın maçı var.
Dimanche, il y le foot.
Paula Milan'da yaşıyor. Kocası çok zengin.
Paola est à Milan, son mari est richissime :
Ama Paula'ya haber ver.
"... elle est à Milan.
Milan da. Rehberde Fontana adıyla bulabilirsin.
Mariée à l'ingénieur Fontana.
Ne içindi? Unuttum.
Elle est venue à Milan me demander je ne sais quoi.
Yakında Milan'da olacağım.
Je serai à Milan dans quelques jours.
Hâlâ dışarıda mı?
Il n'est pas à Milan?
Eğer hava bulutlu olmasaydı gece Milan üzerindeki yıldızlara hayran kalırdınız.
L'obscurité va descendre dans cette salle et vous pourrez admirer le firmament étoilé comme il apparaîtrait au-dessus de Milan ce soir à minuit, si le ciel était pur.
Milan'a seni görmeye gelişim ve Ferrara'ya gitmem, beni meteliksiz bıraktı.
Les voyages à Milan et à Ferrara m'ont mis à plat.
Milan'da mı kalıyorsun?
Vous restez à Milan?
O zaman neden seni ta Milan'a kadar takip ettirmiş.
Pourquoi t'a-t-il fait suivre à Milan?
Milan'da olduğundan ve görüştüklerinden eminim.
Je sais qu'il est à Milan et qu'ils se voient.
Roma, Milano, Paris...
Rome, Milan, Paris...
Gerçekten Milano'ya gidiyorum ve belki de Paris'e...
Je vais à Milan et peut-être à Paris,
4. platformdaki tren kalkmak üzeredir. Floransa, Bologna ve en son Milano'da duracaktır.
Départ quai n ° 4... du rapide Florence-Bologna-Milan
Milano'ya gidiyorum, ilk gösteri orada olacak.
Je vais à Milan, on débute là.
Milano'da birilerinden bahsetmiştim, belki bana bir iş ayarlayacaktı.
Un de mes amis à Milan a trouvé quelque chose pour moi.
Ne diyorsun? Milano'da iş bulamazsak bir başka yere gideriz.
Si on ne trouve rien à Milan, on ira ailleurs.
İki aylığına benimle Milano'ya gelmelisin.
- Leopoldo. Leopoldo, tu devras m'accompagner à Milan, dans deux mois.
Milanodan batan geminin malları bunlar...
Les derniers articles de Milan!
Milano'dan batan gemini malları.
Les derniers articles de Milan.
Milano'da morg da görev yaparken..... böyle çok talihsiz gördüm.
J'en ai vu tellement quand j'étais à Milan et que je travaillais à la morgue.
Bir keresinde Milano'da 70 kiloluk bir adam bunu yapmaya çalışırken, gözlerini kaybetti.
Une fois, à Milan, un homme de 70 kg a perdu la vue en essayant, de faire ça.
O Milano'da.
II est à Milan.
Milano için ne kadar beklememiz gerekiyor?
Allô? Combien d'attente pour Milan? Merci.
Sonra Milan Dükü geldi, İspanya Kralı, hıdivi, mihracesi.
Puis il y eut son duc de Milan... son roi d'Espagne, son khédive, son maharajah.
Diğerini bu sabah Milan'daki meşhur bir çeteye kiraladım. Meşhur, isviçreli bir mücevher hırsızına.
Le bon, je l'ai prêté ce matin à la bande de Milan.
Milan'a gitmem lazım. İş için.. Kusura bakma..
Je dois aller à Milan pour affaires.
Adım Busacca Giovanni, Milano eyaleti, 88 tertip.
J'm'appelle Busacca Giovanni, né de père inconnu. Classe huit, de Milan R'tourne à ta place.
Kes şunu. Bir Milanoluyu vurur muydun?
Alors, vas y, tire, toi qui toi qu'es d'Milan!
Böyle devam edersek, yakında Milano'ya gireriz.
A ce train-là, nous serons bientôt à Milan
- Artık değil. Ben şu an Milan'dayım.
Maintenant, je suis à Milan.
Ceneviz'den Milan'a giderken onu serbest bırakacaktık.
Il fallait le délivrer entre Gênes et Milan.
Milan'ın göbeğinde en iyi adamlarımızın pusuya düşmesine izin veremeyiz.
On ne peut tolérer que nos meilleurs hommes soient victimes d'embuscades en plein Milan!
Onun yerine iki tane evim var ; biri Roma'da diğeri de Milan'da.
J'ai deux maisons, une à Rome et une à Milan.
Bir tanesi Milano'dan. Vücudu, kuzen, Venüs Heykeli gibi. Kalçaları hayal kurmak için.
Celle de Milan est une véritable Vénus, avec des hanches à faire rêver.
Uyan Milano'ya geldik.
On est à Milan.
- İyi.
Milan est bien trop loin.
Milano.
À Milan.
"Güneş"
"Soleil"... et à Milan :
Milan'da faşist parti sekreterini öldürmüşler.
Ils ont tué le Fédéral de Milan!
Milan'da parti sekreterini öldürmüşler.
Ils ont tué le Secrétaire fédéral de Milan!
Milan üreten bir şehir.
Milan est une ville qui travaille, excellence.