Minimum tradutor Francês
2,431 parallel translation
Anlaşmalı suçlar, sahtecilik,... en azından, suçluya yataklık etme.
Entente criminelle, fraude, complicité après les faits, au minimum.
En aşağı 600 dolar.
Le minimum est 600 $.
Sana mürettebat ve yolcuları minimum düzeyde tutma emri verildi.
Tu devais limiter équipage et passagers.
Her hangi bir siyasi mücadele için gereken minimum askeri şarttan bahsediyoruz.
Il s'agit du minimum requis dans toute lutte armée.
Hoşuma gitti. Minimum iş.
Économique et reposant.
İki dakika konuşursun ama üç dakikalık ödeme yaparsın. - En düşük ücret bu.
Vous parlerez 2 minutes, mais vous paierez 3 minutes, c'est le temps minimum.
Temel olarak oyun, 4 görevi içeriyor. Görev tamamlanmazsa sadece görevi tamamlayamayan kişi ölür.
En fait, le quota minimum, c'est quatre.
Kavgaları minimum seviyede tutarım.
Je vais réduire les bagarres de bar au minimum.
Ve herhangi birinizde biraz cesaret varsa aynısını söylersiniz.
Si vous en aviez un minimum, vous lui diriez la même chose.
Bu kadar titiz olma, ama teknik olarak seks partisi en az 6 kişiden oluşur.
Sans vouloir être tatillon, une orgie requiert un minimum de six personnes. Quoi?
1849'da halkı yönetime getirmelerinden sonra hiç olmazsa bu kadarını yapalım.
C'est un minimum après qu'ils aient donné le pouvoir au peuple en 1849.
Pekala, en az iki kişiler.
Minimum deux occupants.
İlgi odağı olmanın tadını çıkarmak için elimden geleni yapacağım. Senin için bu partiyi düzenlemeleri az bile.
T'organiser une réception est un minimum.
Biraz daha ilgilensen diyorum.
Aie un minimum d'intérêt.
Asyalı Rahatlık Eskort Hizmetleri. Saati 250 dolar, en az iki saat.
" Asian Comfort, agence d'escortes, 250 $ de l'heure, 2 heures minimum.
Hayır. Sadece yapılması gerekenleri yaptınız ve şanslı çıktınız.
Non, vous avez fait le strict minimum et avez eu de la chance.
Hayatta kalmak için sadece diğer insanlarla iletişimlerini olabildiğin azaltmayı düşünür hale gelirlerse...
S'ils veulent limiter leurs communautés au minimum vital de population...
Liam Black, 15 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezasına çarptırıldınız.
Le minimum incompressible est de quinze ans.
Sana başkalarının hayal edemeyeceği fırsatlar sunmuşsam sen de bana bir şeyler kazandırmalısın.
Si je t'ai permis de vivre entouré de ce dont tout le monde rêve, j'attends un minimum en retour.
En düşük bahis, 5 lira. Vahşi çakal.
Mise minimum : 5 monopoly.
Boeuf Bourguignon bile yokmuş. En azından düzgün bir Burgundy olsaydı bari.
Avec du boeuf bourguignon, le minimum c'est un bon bourgogne.
En az 5 gün, Craig.
Cinq jours, Craig. Minimum.
En az 10 yıl hüküm yersin.
Peine minimum : dix ans.
Highball, asgari fırlatma yüksekliğine yaklaşıyorsun.
Tu approches l'altitude minimum d'éjection.
BU BOYDA OLMALISINIZ!
TAILLE MINIMUM POUR ENTRER
Bir öğrenciye vurmanın cezası en az üç hafta askıya alınmadır.
Lever la main sur un élève, c'est au minimum une suspension de trois semaines.
Ouvea'ya doğru yola çıkıp asgari donanımla bizi takip edeceksiniz.
On part à Ouvéa, vous nous suivez, matériel minimum, on s'y retrouve.
Satışları en az yüzde 100 artırmaktan bahsediyorum.
Je parle d'une augmentation de 100 % des ventes, au minimum.
Dile getirdiğim tuhaf isteğin yanında en azından bu kadarını yapayım.
C'est bien le minimum après t'avoir fait venir pour une demande aussi étrange.
Geçen yıl hiçbir şeyle ilgilenmemiştin ama bu yıl madem döndün kendini öğretmenliğe adayacağından eminim.
L'an dernier, tu as fait le minimum syndical. Mais je vais te dire, maintenant que tu es revenue,
Evet. Bazı öğretmenler en az şeyi yaparak idare etmeye çalışıyor.
Certains profs font le minimum syndical.
Azıcık namusu olan herkes biliyor!
Et même tous ceux qui ont un minimum de décence!
Asgari ücret almamayı ve sigortalı olmamayı seviyoruz.
Et on adore ne pas avoir le salaire minimum, ni la sécurité sociale.
Harken'in 25 yıl yemesinin ardından Comnidyne beni yeni müdür yaptı.
Maintenant que Harken est à quatre pattes en prison pour 25 ans minimum, me voici directeur par intérim.
Zengin yiyecekler bizi doğal olarak heyecanlandırır çünkü bu doğanın bize en az çabayla en çok beslenme yolunu söyleme biçimidir.
Nos sens sont naturellement stimulés par les aliments très riches, de cette façon la nature nous signale qu'ils nous apportent beaucoup de nutriments avec un minimum d'effort.
Yönetmeliğe göre her sınıfta en az 10 öğrenci olmalı. Aksi takdirde ders kendi maliyetini karşılamıyor.
L'État exige un minimum de dix étudiants par cours, sinon ça coûte trop cher.
Yönetmeliğe göre her sınıfta en az 10 öğrenci olmak zorundadır.
L'État exige un minimum de 10 étudiants par classe.
Malum nedenlerden dolayı irtibatı en düşük seviyede... -... tutmanız gerekiyor.
Bien sûr, vous devrez avoir le minimum de contacts radio.
Birlikte geçireceğimiz en azından bir 20 yılımız daha var.
c'est qu'on a 20 ans minimum à passer ensemble.
Sizden tüm istediğim, bu sınıfta asıl öğrendiğiniz şeylere kendinizi fazla kaptırmamanız, ve bu konuda bana saygı göstermeniz, tıpkı benim sınıfa gösterdiğim gibi.
Tout ce que je demande c'est que vous fassiez le travail minimum pour vous donner l'illusion que vous êtes en fait en train d'apprendre quelque chose, et de me donner un minimum de respect, du fait que j'enseigne cette classe.
GÜVENLİĞİNİZ İÇİN BOYUNUZ BU KADAR OLMALI
TAILLE MINIMUM
1.4'ten satışa sunarız. 1.25'e yakın bir şeyler alırız.
Elle est cotée 1,4 million, on vend minimum 1,25 million.
Miras köyünde asgari ücretle yaşlı bayan aradıklarını duydum.
On m'a engagée comme vieille femme au village de pionniers... Salaire minimum et tous les oeufs que je peux porter. Allez, Mike.
Teşekkür ederim, Neil ama hiç olmazsa bekleseydin.
J'apprécie, Neil, mais c'était le minimum.
En az 110 kalibre.
De calibre.110, minimum.
Otis Williams dediğin... Hırsızlık, ağır saldırı cinayete teşebbüs. Bunlar sadece bildiklerimiz.
Otis William, vol, coups et blessures, tentative de meurtre, au minimum.
Sattığım en düşük adet, 20 tane.
Le minimum, c'est 20.
luna
MINIMUM 90
Nezaketen.
C'est le minimum.
Ağır şekilde korunur, en az 4 koruma.
Il a toujours une importante protection, minimum quatre gardes.
Bay Armstrong 15 yıldan az olmamak üzere, hapis cezasına çarptırıldınız.
Vous serez emprisonné pendant 15 ans au minimum.