Ne demek istediğimi anlıyor musun tradutor Francês
501 parallel translation
Ne demek istediğimi anlıyor musun Velma?
Vous me comprenez?
Bu şekilde halletmenin bir yolu olsa endişeye mahal kalmayacak.Ne demek istediğimi anlıyor musun, Walter?
C'est drôle. Si c'était faisable, je n'aurais plus à m'inquiéter. Vous voyez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous voyez ce que je veux dire?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu vois ce que je veux dire, papa?
Şimdi, ne demek istediğimi anlıyor musun? - Onun fazlaca bir önemi yoktu.
Vous le voyez, c'est pas énorme.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Le croyez-vous?
Yalanı söyleyeni hiç sevmez. Ne demek istediğimi anlıyor musun, Poldi? O yalanı hiç sevmez.
Blackie n'aime pas qu'on lui mente, Poldi!
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Vous voyez ce que je veux dire?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous comprenez ce que je veux dire?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Vous comprenez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu m'as compris?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Tu vois ce que je veux dire?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Vous me suivez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu vois ce que je veux dire?
Çalgıları, vurmalı çalgılardı, ne demek istediğimi anlıyor musun?
Leurs instruments étaient des instruments de percussion.
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu sais ce que je veux dire? Je sais.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
On fait l'amour.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
C'était vraiment délicieux.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu vois?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Tu comprends?
Bunu söylerken ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous voyez ce que je veux dire?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous voyez? Oui.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous me suivez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun? Bak konu kapandı.
Ce qui est fait est fait.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous voyez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
On raconte... Oui :
Ne demek istediğimi anlıyor musun? Suç benim işim.
Laissez-moi me charger de ça voulez-vous?
Yani, şimdi ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous voyez ce que je veux dire?
Ben lamba iki tarafıda mutlu eder diye düşündüm. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Une lampe, ça ira de toute façon.
Ben yaşayan en pinti pisliğim. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Il y a pas plus salaud que moi, tu comprends?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
C'est un sentiment nouveau pour moi. Tu comprends?
Şu şeyi aşağıda tut. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Ne fais pas exprès d'exhiber cette arme, tu m'entends?
Bütün gece burada kalamayız. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
On ne va pas passer la nuit ici.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu me suis?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Voilà où je veux en venir.
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Tu me comprends?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous comprenez ce que je veux dire
Ya oturup sohbet edeceğiz ya, ne bileyim çöpü dökmeye çıkartacağız yahut tek başımıza ya da beraber, bir şeyler yapacağız. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Ou bien on discute, ou bien on sort pour vider la poubelle, mais quelque chose, séparément ou ensemble!
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu comprends ce que je veux dire?
Bu gizli bir operasyon olmalı. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
C'est censé être une opération clandestine.
Benim ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu comprends?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu comprends?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous m'avez compris?
Ne demek istediğimi, anlıyor musun?
Vous me suivez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun, bebek?
Tu vois ce que je veux dire, poupée?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Vous comprenez?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Nous n'étions pas...
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Et on fait du pognon, tu comprends?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Tu saisis?
Ne demek istediğimi anlıyor musun Michael?
Tu comprends?
Hakaret olarak algılama ama demek istediğimi anlıyor musun?
Je ne veux pas être insultant mais est-ce que vous comprenez?