Netta tradutor Francês
41 parallel translation
- Netta Longdon.
- Netta Longdon.
Netta meydandaki bir eve yeni taşındı.
Netta vient d'emménager sur la place.
- İyi geceler, Netta
- Bonne nuit, Netta.
- İyi geceler, Netta.
- Bonne nuit, Netta.
Onu sattım! Netta, onu sattım.
Je l'ai vendue!
Bizim küçük Nettamız dünyaya geliyor
Notre petite Netta fait son entrée dans le monde.
Bizim küçük Nettamız daha hiç başlamadı ki.
Notre petite Netta n'en est qu'à ses débuts.
Netta, kime bakınıyorsun?
Netta, qui cherchez-vous?
- Netta Longdon'u tanıyorsun, değil mi?
- Vous connaissez Netta Longdon?
Tamam, bir şey yok, Netta.
Ce n'est pas grave, Netta.
Sanki saat bu iş için epeyce geç oldu, Netta.
Mais ce sera très tard, Netta.
- İyi geceler, Netta.
- Bonsoir, Netta.
Bunu hiç istemiyorum, Netta.
N'insistez pas, Netta.
- Fakat, Netta... - Bunu yazarken beni de düşünmek zorundaydın.
Vous deviez penser à moi quand vous l'avez composé.
Netta, sizinle konuşmak istemiştim.
Je veux vous parler, Netta.
Netta, galiba, çok yorucu bir hafta geçirmişsin.
Je sais que vous avez eu une semaine épuisante, Netta.
Lütfen evlen benimle, Netta.
Épousez-moi, Netta.
Netta önümüzdeki hafta benimle evleniyor.
Netta m'épouse la semaine prochaine.
Netta Longdon'ın kaybolması sizi hiç de endişelenmiyor... Ona evlenme teklif etmiş olmanıza rağmen
La disparition de Netta Longdon ne semble pas vous avoir inquiété, après lui avoir demandé de vous épouser.
Netta'yı canlı olarak son gören bildiğimiz kadarı ile Carstairs.
Carstairs a été le dernier à la voir vivante.
Netta'yı düşünüp duruyorum.
Je pensais à Netta.
Netta'yı öldürdüğümü düşünüyorsun, değil mi?
Vous croyez que j'ai tué Netta, n'est-ce pas?
Cheyne Yard'daki Nettanın ortadan kaybolduğu gece... yakılan şenlik ateşinde oluşmuş olabilir mi?
Est-il possible que ça se soit passé à Cheyne Yard, où ils ont fait le bûcher la nuit où Netta a disparu?
saat yaklaşık Micky'nin Netta'nın kapı zilini çaldığı zamana... ve kaybolduğunun anlaşıldığı saate denk düşüyordu.
C'était au moment où Micky a sonné à la porte de Netta et a découvert qu'elle avait disparu.
O Nettaydı, bu süre içinde suçlarından biri olarak onu öldürülmüştün.
C'était Netta, tuée avec ça durant l'une de vos pertes de conscience.
Pagliacci'nin hikâyesini bilir misin Nedda?
Connais-tu l'histoire de Pagliacci, Netta?
Sence ben bir palyaço muyum Nedda?
Penses-tu que je sois un clown, Netta?
Beni başkasıyla aldattın, değil mi Nedda?
Tu m'as trompé, pas vrai, Netta?
- Pagliacci'nin karısı Nedda rolünde.
- La femme de Pagliacci, Netta.
- Nedda mı?
Netta?
- Selam Netta.
Netta!
Netta, kulaklarını açabilirsin. - Çay soğudu. - lyi.
Tu peux enlever tes mains.
Netta!
Netta!
Bilmiyorsundur, Netta.
Vous ne connaissez pas ça, Netta.
- Neyi sattın?
Netta, je l'ai vendue!
- Tabii ki, Netta.
- Bien sûr que non, Netta.
Netta, bu bir vals değil.
Netta, ce n'est pas une valse.
Netta... doğru değil, değil mi.
Ce n'est pas vrai, n'est-ce pas?
Sen kulaklarını kapat.
Netta, bouche-toi les oreilles.
Görüşürüz Netta.
Au revoir, Netta.
- Netta.
Netta...