Neville tradutor Francês
493 parallel translation
Neville, sen de güneydeki karşı istikameti alacaksın.
Neville, occupez-vous de la zone opposée, vers le sud.
Kardeşim Neville'in vasiyetine göre her şey 20 yıl boyunca saklanacak. Richard'ın öldüğü kanıtlanana dek diğer akrabalar bir kuruş bile almayacak.
La fortune de mon frère ne nous échoit que si nous pouvons prouver sa mort.
Yaşadığı evin temizlikçisi isminin Neville olduğunu söyledi.
J'appris par hasard qu'il s'appelait M. Neville.
Bay Neville'in müziğiyle dans edeceksiniz.
Vous danserez sur la musique de M. Neville.
Bu Bay Neville, bestecimiz.
M. Neville, le compositeur.
- Neville nerede?
Neville!
Neville, ordunun sizi yakaladığını duydum.
À propos, il paraît que vous êtes bon pour le service?
Neville'i seviyorsun ve haklısın.
Tu aimes Neville et tu as raison.
- Neville salonda mı?
Neville est là?
Doktor David Neville, her ne kadar öyle görünmese de kendisi üniversitede Genetik dalında kıdemli bir öğretim görevlisidir.
Le Dr David Neville. En dépit des apparences, il enseigne la génétique à l'université.
Peki size desem ki Doktor Neville dünyada Paul gibi altı çocuk var?
Et si je vous disais, Dr Neville, qu'il y a six enfants comme Paul dans le monde?
Dr. Neville?
Dr Neville?
Doktor Neville?
Dr Neville?
Beni Doktor Lewellin ve Doktor Neville gönderdi.
Je viens de la part du Dr Lewellin et du Dr Neville.
DOKTOR DAVID NEVILLE KRALİYET CEMİYETİ ÖZEL ÖDÜLÜ
DR DAVID NEVILLE - PRIX SPÉCIAL THE ROYAL SOCIETY, 1961.
"DOKTOR DAVID NEVILLE KRALİYET CEMİYETİ ÖZEL ÖDÜLÜ 1961"
- "Dr David Neville, Prix Spécial, " The Royal Society, 1961. "
Ben Doktor Neville'e bakmıştım.
Je cherchais le Dr Neville.
Doktor Neville'ı arıyorlar efendim.
C'est pour le Dr Neville.
Her şey Horsham ve Reigate Üzerinden, Carshalton Plajları Malmesbury, Tooting Bec ve Croydon West'e Uğrayan 11 : 20 Hainault-Redhill Treninde Oldu.
C'est arrivé sur le 11h20 de Hainault à Redhill via Horsham et Reigate, Calling à Carshalton Beaches, Malmesbury, Tooting Bec et Croydon West, une pièce de M. Neville Lagare.
Gavin Millarrrrrrrrr Neville Shunt'la konuşmuyordu.
Gavin Millarrrrrrrrr n'a pas parlé à Neville Lagare.
- Neville!
- Neville!
Neville!
Neville!
Neville?
Neville?
Neville, seni o müzede gördüm.
Neville, je t'ai vu à ce musée.
Ben Neville.
C'est Neville.
- Alo, Neville.
Eh bien, bonjour, Neville.
- Öyle. Beyler, İngiliz Okullarında tahsil her bakımdan mükemmeldir. Bilardo oyununu Teğmen Neville Chamberlain icat etti Devonshire Alayında, 1875 de O sırada Hindistan'da görevliydi.
Chamberlain, régiment Devonshire, en 1875.
- Neville! - Neden beni rahat bırakmıyorsunuz be?
Foutez-moi la paix!
Sadece ateş vardı. - Saçmalık. Neville karanlıkta göremez.
Neville ne voit pas dans le noir... pas plus que nous voyons le jour.
Ve "Fırtına" Bob Neville, mükemmel bacakları sayesinde... Bitiş çizgisine, 3 dakika, 50 saniye ile...
Les longues jambes de Neville... franchissent la ligne d'arrivée!
Bay Neville, artık biraz konuşabiliriz.
Nous allons pouvoir parler M.Neville.
Küçük esprileriniz çok anlamsız, Bay Neville. Ya da doktor mu demeliyim? Ya da albay, ya da unvanınız her neyse.
Vos plaisanteries n'ont pas cours, M.Neville... ou docteur, ou colonel?
Bir kılavuz ışığı, Bay Neville.
Pour nous guider.
- Tanrı aşkına. Ve biz gayet de organize çalışıyoruz, Bay Neville.
Nous sommes organisés, vous le voyez.
Damgalar bunlardır, Bay Neville. Sen ve senin gibiler yüzünden bize verilen ceza işte bu.
La punition que les hommes comme vous nous ont apportée.
Neville'den daha çok zamanım olacak, kardeşim.
J'en ai plus qu'il ne lui en reste.
Neville istediğimizin bu olduğunu mu sanıyor?
Neville pense que nous le désirons.
Bu gece... Neville dışarı çıkacak.
Ce soir Neville pourrait bien se montrer.
Gel, Neville.
Approchez Neville.
Seni bekledik, Neville... Böylece bunu görebilirdin. Sonu.
Nous vous attendions, pour que vous assistiez à la fin...
Kâbus sona erdi, dostum Neville.
Le mauvais rêve a pris fin.
Haydi, Neville.
En route, Neville!
Neville, son kocam bay Davisson'ın her sabah saat 5 : 30'ta kalktığını biliyor muydun?
Feu mon mari... se levait à 5 h 30.
Neville's Fakültesi'nde büyük Wren's Kütüphanesi inşa ediliyordu.
Dans la cour de Neville, une grande bibliothèque avait été construite.
Sonra faiz hariç 50.000 dolar da Neville Baraka'ya borçlandın, adam seni öldürecek çünkü desteyi keserken maça papazını buldu ve sen ona güldün.
Puis tu dois 50 000 $, à part les frais de retrait, à Neville Baraka, qui va te tuer. Quand vous avez coupé les cartes, il a eu le roi de pique, et tu t'es moqué de lui.
Merhaba Neville. Nasılsın?
Neville, comment allez-vous?
John Neville.
John Neville.
Yzb. Neville- -
Inspecteur Neville...
Yıllar yıllar önce Lee in Kent'e, Neville St. Clair isimli bir bey gelmiş.
Il y a plusieurs années est arrivé à Lee, un gentleman du nom de Neville St Clair.
Ve Neville aşağı inecek.
Et Neville sera jugé par la Famille!
- Adamı biliyorsunuz.
Cet homme... Neville?