Niño tradutor Francês
540 parallel translation
İlk oğluma Primo adını vereceğim.
Quand j'aurai un niño, je l'appellerai Primo, comme toi.
İşte Ninon'un küçük kalbi ufacık, kırılgan ve sevimli sanki küçük bir kelebek gibi işte Nino'nun küçük kalbi müşfik ve tatlı.
Le p tit coeur de Ninon est si petit, est si gentil est si fragile C'est un léger papillon Le petit coeur de Ninon
Juanillo, nino mio...
Mon enfant, ta main?
- Yine o Nino Sachetti olmasın?
Ce n'est pas Nino Zachetti?
Nino Sachetti.
C'est Nino Zachetti.
- Nino babamın sandığı gibi biri değil. Sadece bahtsız.
Nino est un type bien, mais il n'a pas eu de veine.
Nino'dan vazgeçemem.
Si seulement il me comprenait! J'ai besoin de Nino.
Bu taraftayım Nino!
Je suis là, Nino.
Bu bay Neff, Nino.
- Je te présente M. Neff.
- Merhaba, Nino.
- Salut, Nino.
Nino, lütfen, bay Neff beni evden buraya getirdi, bizden bahsettim.
Je t'en prie! Il m'a accompagnée.
- Endişelenmemize gerek yok, Nino.
Ne t'inquiète pas.
- Sorun ne Nino?
Qu'est-ce que tu as?
- Nino hakkında.
C'est à cause de Nino.
Bu kişinin kimliği saptandı ve adının Nino Zachetti olduğunu, eczacılık bölümünden terk, yirmi sekiz yaşında olup, Leylak Avlusu Apartmanı, 1228 ½ N. La Brea Caddesi'nde oturduğunu tespit ettik..
Nous l'avons identifié : un certain Nino Zachetti. Ancien étudiant en médecine, 28 ans, demeurant Lilac Court, 1228 avenue La Brea Nord.
Hele ki senin durumunda suç hemen Zachetti'ye yıkılır.
Et si ça t'arrivait, on arrêterait ton Nino.
Önce kocanın icabına bakmamı sağladın. Sonra Zachetti'nin Lola'nın ve belki benim de icabıma bakmasını.
Tu as eu besoin de moi pour ton mari, de Nino pour Lola, et peut-être pour moi aussi.
Belki birini de Zachetti'nin icabına bakması için ayarlamışsındır.
Et maintenant un autre va descendre Nino.
Bu bizim için ticaretin sonu demek olsa bile!
- Calme-toi, Nino. - Même si on ne doit plus travailler!
Kid Nino.
C'est Kid Nino.
Hani Nadia'nın peşini bırakmadığı bir çocuk vardı ya işte o.
Rossi. Tu te souviens de Nino que Nadia quittait pas?
Nino!
Nino! Nino!
Nino, bunadın mı? Aşkın sınır tanımadığını bilmiyor musun?
Calme-toi, tu ne sais donc pas que l'amour ne connaît pas de limites?
Nino!
Nino!
Ortaya çıkın!
Nino! Sortez de votre trou!
Nino geldi!
Nino est arrivé!
Bu Nino Badalamenti değil de kim!
Mais c'est Nino Badalamenti!
Şu Nino değil mi?
Mais c'est Nino!
- Nino!
- Nino!
Şanslı bir erkeksin, Nino.
Toujours autant de chance, Nino Badalamenti.
Nino Badalamenti Don Vincenzo'yu görmek istiyor.
Nino Badalamenti de Milan désire voir Don Vincenzo.
Nino Badalamenti getirdi.
C'est Nino Badalamenti qui l'a apporté.
Git Nino'yu getir.
Va chercher Nino.
Nino Badalamenti!
Nino Badalamenti!
Nino, yanıma gel. Orada işlerin nasıl gidiyor?
Viens Nino Que deviens-tu?
Nino iyi çocuk, değil mi?
Nino est un bon petit. Qu'en penses-tu?
Sana bir soru sordum, Nino.
Je t'avais posé une question, Nino.
Hepimiz seni hatırlıyoruz. Nino.
Nous avons bonne mémoire.
Sen de bir dene, Nino. Ben mi?
A ton tour, Nino.
Nino, dostlar arasında söz kutsaldır.
La parole donnée est sacrée.
Nino Badalamenti.
Nino Badalamenti.
Nino Badalamenti, bana elini ver.
Nino Badalamenti, tends-moi ta main.
Bana küçük bir iyilik yapar mısın, Nino?
Veux-tu me rendre un petit service, Nino?
Nino, hizmete hazır olduğunu söylemiştin, hatırlıyor musun?
Tu m'as offert tes services Tu te rappelles?
Ana kimdir, biliyor musun, Nino?
Tu sais qui est maman, Nino?
Önemli bir şey, Nino.
Quelque chose d'important, Nino.
Haydi, Nino.
Va, Nino.
Nino Badalamenti? Burada.
C'est moi.
Umalım ki, iyi bir sabah olsun, Nino.
Espérons que la journée soit belle, Nino.
Dakik bir adam olduğun söyleniyor.
- Tu es bon tireur, Nino?
Buraya, Nino.
Par ici, Nino.