Npr tradutor Francês
106 parallel translation
Belki de NPR'da o eski Dünyaların Savaşı yayınını dinlerler.
Ils feraient mieux d'écouter la Guerre des mondes à la radio.
Cevabım hayır. Geri kalan günlerimi National Public Radio'da sürünerek geçirmeyi planlamıyorum.
Je n'ai pas l'intention de passer le reste de mes jours à errer dans les couloirs de la radio publique NPR.
Buna DNR kodu deniyor.
Vous serez NPR.
O bir DNR!
Elle est NPR!
- Hasta DNR!
- Cette patiente est NPR!
Bir DNR için hepimizi buraya topladı.
Il nous a fait venir pour une NPR.
Rick Karr, NPR Haber, New York.
Rick Karr, NPR News, New York.
- Biri onu aile odasına götürebilir mi? Bu hoşuna gitmez.
Elle n'aurait pas voulu ça, elle est NPR.
Ona tüp yutturmalıyız. Canlandırmayın emri varsa olmaz.
Et si elle est NPR et que la fillette ne connaisse pas exactement le terme?
Birde son safhada anfizemin hastası var. Muhtemelen canlandırmayın emirli.
Emphysème en phase finale en 1, possible NPR.
- Canlandırmayın emri varsa yok.
- Pas si elle est NPR.
Canlandırmayın emri ne demek?
Ca veut dire quoi NPR?
- 1, 2, 3, 4...
Elle est NPR
Diriltmeyin.
- Elle est NPR. Ne pas réanimer!
DNR imzaladı.
Il a signé un NPR.
DNR'nin anlamı "diriltmeyin" dir, "tedavi etmeyin" değil.
NPR veut dire Ne Pas Réanimer, pas Ne Pas Traiter.
Yapamayız. DNR imzaladı.
On peut pas, il a signé un NPR.
- DNR imzaladı.
- Il est NPR.
DNR geçerli olmayabilir.
Cet NPR n'est peut-être pas valide.
2 yaşındayken ağzımdaki mısırları tükürüyor, radyoyu Ulusal Propaganda Radyosuna ayarlıyordum.
A deux ans, je recrachais les saucisses et j'écoutais NPR à la radio.
Nedir bu, Halk Radyosu mu?
C'est quoi ça? NPR Radio, huh?
- DNR evrakları.
- Les papiers du NPR.
Bu komik, çünkü ben DNR belgelerini imzalamanın, hastanın seçimi olduğunu sanıyordum.
Je croyais que le NPR dépendait de la décision du patient.
Canlandırmayın emri gibi mi? Hayır.
Vous voulez dire comme une NPR?
Neden canlandırmayın emrini soruyorsunuz?
Pourquoi posez-vous la question du NPR?
Neredeyse NPR ( haber radyosu ) dinlemek isteyeceğim.
Ça me donne presque envie d'écouter NPR.
NPR'ı dinlemek istediğimi söyledim.
J'ai dit que je voulais écouter NPR.
NPR'da gösterildiniz.
Il y avait un reportage sur vous sur la chaîne NPR.
Cabbar, malikânesine şarbon atana kadar hükümete bok atmaya devam edecek ve NPR radyoda Al Frankenstein'ı dinleyecek olmasına ve suratına vurmayı tercih edecek olmama rağmen, ben de Dr. Cox'a yardım edebilirim.
Et je peux aider Dr Cox, même si je préférerais le frapper avec sa tête j'emmerde le gouvernement jusqu'à ce que Jabbar soit mort et enterré, Macondo ait pris de l'anthrax, et que P. R. Listening soit démoli.
Radyo kanallarına direk olarak istek gönderebiliyorum.
Avec la radio je peux contribuer directement à NPR.
Ben NPR'den Terry Gross, size teşekkür ediyorum.
Terry Gross, de NPR, vous remercie.
Tandır tavuk yapmayı biliyorum, her sene NPR'ye bağışta bulunuyorum ve Rob Reiner'in filmlerini seviyorum.
Je fais le chicken tandoori. Je cotise à la Radio publique, fan de Rob Reiner.
Siktiğimin NPR'si.
Putain de France Info.
Marjorie'nin "hayata döndürmeme" kararı var, müdahale etmemizi istemiyor.
Marjorie a un ordre NPR. Elle ne veut pas qu'on intervienne.
Çok verimli. Ve radyo sadece NPR'ı çekiyor! Biz ineğiz!
Des Wayan, des Douglas, des Bridges... des Dillon... des Zimbalist...
Gerçekten Ulusal Halk Radyosuna çıkacak mısın?
Tu vas vraiment passer sur NPR? Entretien téléphonique depuis mon bureau sur la "découverte" de monopôles magnétiques dans les glaces de spin. Oui.
Pekâlâ, bunlar yarınki radyo röportajım için önemli notlar.
Bien, alors voilà les sujets que j'aborderai pendant mon entretien sur NPR demain.
Ben Ira Flatow. Ulusal Halk Radyosu'nun Bilim Cuması programını dinliyorsunuz.
Je suis Ira Flatow et vous écoutez Science Friday sur NPR.
N'nin açılımı "nüans".
NPR, le "N", c'est pour "Nuance".
Öyle saf saf takılıp NPR dinleyemediniz mi?
Tu pouvais pas t'amuser avec lui, puis écouter France Culture?
İşe yaramazdı. Zack daha NPR'ı heceleyemiyor.
Non, Zack connait pas le mot "culture".
NPR'ı dinlemiyorum.
J'étais pas en train d'écouter NPR.
- O DNR!
- Elle est NPR!
- Tatlım, canlandırmayın emrinin ne olduğunu biliyor musun?
- Chérie, tu sais ce que NPR veut dire?
DNR imzaladı.
Elle est NPR.
Canlandırmayın emri olup olmadığına bağlı.
Ça dépend de son statut NPR.
Geçen sene Ulusal Halk Radyosu'na yardım ettim.
L'année dernière... j'ai donné à la NPR.
Washington, NPR Haber'den, ben Carl Kasell. Artık öldürmeyin şu böcekleri!
Touche pas à mes bébêtes!
- NPR.
- National Public Radio.
- NPR.
C'est NPR.
Kahrolası NPR.
Putain de NPR.