English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Ocd

Ocd tradutor Francês

52 parallel translation
Sen Paul e kes şunu diye bağırdın.Onda OCD var, John, ve sen ona bağırdın.
Tu as hurlé à Paul de la fermer. Il a un T.O.C.!
OCD olabilir ya da bir vücut dismorfik bozukluğu.
C'est un TOC ou un désordre dysmorphique.
- OCD içindir. - Ve başka şeyler için.
C'est pour les troubles obsessionnels.
"... düşünce ve talepleriniz... " "... OCD, ODD, ADHP... "
"concernant votre réclamation pour de" "l'OCD, l'ODD, l'ADHP..."
Güne en iyi şekilde olmadığını, garip OKB şey bir tür olduğunu.
Ce n'est pas le maximum de ta journée. On dirait un espèce de "OCD".
OCD ve diğer fobileri tedavi üzerinde uzmandır.
Il est spécialisé dans le traitement des patiens ayant des TOC et autres phobies.
Biz yumuşak bilimler alanında olanların tabiriyle anlatırsak Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu veya kısaca OCD'si olabilir.
Je crois qu'il a développé ce qu'en sciences humaines nous définissons comme un désordre obsessif-compulsif. Ou le désordre O.C.
Biliyor musun, sürekli fırını kapatıp ütünün fişini çekiyorsun ve bu belki de OCD'ye işaret ediyor.
Tu arrêtes toujours la gazinière ou le fer à repasser C'est peut-être un désordre OC.
Massie, OCD'yi çok seviyor.
Massie adore OCD.
"OCD'de moda bir sanat ve kendini ifade yöntemidir."
"A OCD, la mode est un art et une expression de soi."
Her yıl OCD bursu için açık artırmayla para toplarız.
On organise une vente à OCD pour subventionner des bourses.
OCD'de bursluyum.
J'ai une bourse à OCD.
Orda mısın? Ya OCD *'si var, ya da seni yatağa atmak istiyor.
Soit il est dérangé, soit il veut coucher avec toi.
Bu durumun adı, OCD.
C'est ton cerveau, il te joue des tours.
Hayır, hayır. OCD, korkuyla ilintilidir.
Non, les TOC viennent de la peur.
Öyle olmalı çünkü OCD genellikle kötü bir olayın yaşanmasıyla tetiklenir.
Tu sais, les TOC se déclenchent quand un truc mauvais arrive.
Kısaltmayı siz seçin ocd, pcp.
Choisissez votre acronyme, TOC, PCP...
Seninle beraber olabilmek için OCD'mi yenmeye çalıştığımı biliyor muydun?
Tu sais que j'essaie de gérer mes TOC pour être avec toi?
Tahmin edeyim.
Laissez-moi deviner. OCD?
Obezite ve OCD, doğru mu?
Obésité et TOC, c'est ça?
OCD hastalığı olan adam, klinikten?
- Pardon? Le compulsif de la clinique?
Duyduğuma göre insan stres altındayken OCD belirtileri daha da belirginleşiyormuş.
Il me semble que les TOC s'amplifient quand une personne subit un fort stress.
Şimdiye kadar OCD'mi kontrol altına alacağımı sanmıştım.
Je pensais avoir maîtrisé mes TOC.
OCD'in konusunda sana yardım etmek beni mutlu ediyor.
Enfin, j'adore t'aider à combattre tes tocs.
Onun üstünde OCD olması gerekiyordu, bunu biliyoruz.
Toi et moi savons que tu aurais du mettre TOC dessus.
Ama temizlendi ve... Sende OCD vakası seziyorum.
Il est clair que vous avez... un cas assez sérieux de troubles obsessionnels compulsifs.
OCD tedavi edilebilir bir hastalıktır.
Les TOC se soignent très bien.
Bu bir OCD tepkisi. Bunu ruhsal durumu tetikliyor.
C'est un TOC, provoqué par son état émotionnel.
OCD, ADHD, alkolik kodeste benim için uydurdukları şeylerin aynısı.
TOC, TDAH, alcoolémie... On me disait pareil, en prison!
OCD ile birlikte hastalar.
Et des patients avec des TOC.
Beni çıldırtır ve OCD eder.
Ça me ferait perdre la carte et je deviendrais obsessif.
Yani olanların hepsinin sana çok garip gelmesini anlıyorum, fakat bana göre * OCD. *
Alors je sais que ça pourrait te sembler bizarre, mais pour moi c'est juste un TOC, tu sais.
Yani OCD'in seni insanların telefonlarını ölçmeye mi yönlendiriyor?
Donc ton TOC te fait peser les téléphones des gens?
Koç, biraz obsesif değil mi?
Coach... il est un peu OCD tu trouves pas?
Ee, OCD'm şu an fazlasıyla kontrol altında- -
Et bien, mon TOC est vraiment en ordre maintenant...
Jane, henüz tanı konmamış OCD'li ellerindeyim.
Jane, je suis dans tes mains non diagnostiquées de TOC.
İleri düzey OCD'yi aşarak askeri insansız hava uçaklarında kullanılan yönetim programını dizayn eden insan.
Ont surmonté de graves troubles obsessionnels compulsifs pour devenir ( OCD ) : Obsessive-Compulsive Disorder concepteur en chef pour les logiciels opérationnels utilisés dans des drones militaires.
OCD hastalığı olan bir koleksiyoncu.
Un livre collector avec le CD
Gama bıçağı tedavisi, hastalığın oluştuğu nörolojil bölgeyi tedavi etse bile, kaybedilen zamanı geri getiremez.
Alors même si le couteau de chirurgie est capable de couper le circuit Neurologique d'où vient les impulsions du patient atteint d'OCD, Ça ne nous ramène pas le temps perdu.
Tatlım bu belli ki senin OCD'nle alakalı ve bu ritüeli güçlendirmek istemiyorum.
Chérie, c'est clairement encore un de tes TOC et je ne veux pas renforcer le rituel.
- Kızımda biraz OCD var da.
Oh, mon dieu, je vais payer pour demain.
Kızının OCD'si nasıl ortaya çıktı?
Moi?
OCD.
Ok. Modifier avis.
Çünkü ben OCD'mi tamamen kontrol altına aldım.
Habituellement je regarde trois ou quatre bonnes critiques sur Lizzie avant même de sortir avec un gars,
Belki OCD'li gibi her şeyim çok düzenli değil, saçma sanat eserlerinin posterleriyle, üzerinde lanet balinalar olan yastıklarla ya da eski haritalarla süslü değil belki ama yine de benim evim.
Peut être que c'est pas bien rangé ou décoré comme quelqu'un qui a des TOC, avec des posters débiles d'art muet, ou des coussins avec de sacrées baleines ou de vieilles cartes, mais c'est toujours chez moi.
Biliyorum çünkü OCD * hastasıyım. Köşeden 67 adım ve ve 14 kaldırım çatlağı uzaktaydı.
Je le sais car j'ai des TOC et c'était à 67 pas et 14 ornières sur le trottoir après le coin.
ADHD'si, OCD'si ve SAD'si, panik bozukluğu ve huzursuz bacak sendromu olan çocuklar arasında en iyi dilimdesin.
T'es dans les plus hauts Q.I des enfants qui ont le THADA, des TOC, le TAS, le trouble de panique et le syndrome des jambes sans repos...
Yarın OCD Görüntü Ödülleri var ve o arkadaşlar törenden sonra tertemiz bir parti istiyor.
On a les OCD Image Awards demain. Ces types adorent que l'after soit hyper-propre.
Şu ürkütücü telefon görüşmesine ve göz bebeklerinin bu kadar büyümesine dayanarak ölüm sebebinin ezici bir duygusal stres olduğunu söyleyebilirim.
E-en fait, d'après le coup de fil perturbé, et le fait que ses pupilles soient dilatées, je dirai que cet OCD est le résultat d'un écrasant stress émotionnel.
OCD?
OC?
OCD yerini tespit etti. Git.
Aller.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]