English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Olly

Olly tradutor Francês

198 parallel translation
Ben Olly.
Moi c'est Olly.
Ollie, mühim bir şey açıklayacağım dedim. Size çok güzel bir haberim var.
Olly, j'ai quelque chose pour nous je nous ai eu quelques petits morceaux très savoureux.
Şey vardı. Ollie, senin şu yolsuzluk birimi...
Vous vous souvenez du... ( Sighs ) Olly, votre équipe de fraude aux allocations...
- "Fişleme Ekibi".
- ( Olly ) L'équipe des fouineurs.
Şimdi The Standard'ta çalışıyor, değil mi Ollie?
Elle est au Standard maintenant n'est ce pas Olly?
Angela'yı Ollie için telefona çağırır mısınız?
Pouvez-vous appelez Angela pour Olly?
Halledebilirsin, değil mi Ollie?
- Peux tu gérer ça Olly? - Erm...
- Yazım kurallarını biliyorum, Ollie.
- Je peux faire la ponctuation Olly.
- Bu harika, Ollie. Alabilir miyim?
- C'est super Olly.
Ollie, haydi!
Olly, viens!
- Neler oluyor, Ollie?
- Qu'est ce qu'il se passe Olly?
- Çok özür dilerim. - Ollie, bu saçmalık.
Olly c'est ridicule.
Sana seksi, göz alıcı bedava ve herkesin beğendiği ve hemen uygulanabilen bir şey lazım.
( Olly ) Il faut quelque chose de sexy, de captivant, qui ne coûte rien et qui intéresse tout le monde. Et que l'on peut appliquer tout de suite sans que personne ne s'y oppose?
- Ollie.
- Olly.
Haydi Ollie, bir şeyler bul.
C'est obligé. Sérieusement Olly, trouvez quelque chose.
Ulusal kiralık daire veri tabanı.
( Olly ) Une base de données nationale des chambres d'hôte.
- Halk. Hakiki halk.
- ( Olly ) Personnes.
- Ne zaman geldi?
- ( Olly ) Quand est il arrivé?
- İşimi kaybedebilirim, Ollie.
- Je peux perdre mon travail Olly.
Bir de, Ollie Angela'ya özel hayatınla ilgili bazı bilgiler vermiş.
Tuer le projet. Et Olly a promis à Angela un reportage sur vous.
- İşte benim Golly Molly'm.
- De rien, mon Golly-olly!
Kesinlikle haklısın Olly. Burada mükemmel bir maça tanık olacağımıza inanıyorum. Ve siz bunu canlı olarak izleyeceksiniz.
Je crois que tout est prêt pour le coup d'envoi auquel vous allez assister en direct.
Olly pilicinden çok etkilendiğini düşünmüştüm.
Je croyais qu'elle en pinçait à fond pour cette Oli.
Olly inanılmaz güzel bir kadın.
Oli est vraiment très belle.
Tüm bu tedaviler ve Olly'nin hala iyileşmemiş olması.
Les traitements ne l'ont pas guéri.
Olly nasıl oldu?
Comment va Olly?
Olly'nin durumunu Londra'daki bir uzman doktora ileteceğim.
Je vais transmettre son dossier à un spécialiste à Londres.
Ve sonra da Olly hastalandı.
Et juste après ça... Olly est tombé malade et...
Yani, bir süredir hastaneye de uğramadın pek böyle yapmazdın.
Rien. C'est juste que tu ne viens plus voir Olly. Ça te ressemble pas.
Güzel, Olly seni özledi.
OK. Tu manques à Olly.
Tahminen Olly'ye sırrını söylemene yıllar olmasının sebebi de bu?
Alors c'est pour ça que tu ne diras rien à Olly avant longtemps?
Sadece Olly için yaptım.
Je suis uniquement venue pour Olly.
Olly de kim?
- Qui est Olly?
Olly ölüyor, sen oyun oynuyorsun, güneş parlıyor, başka ne bilmeliyim?
Olly va mourir, tu fais le tapin, le soleil brille.
Eğer oraya bir daha adımını atarsan, Olly'yi bir daha asla göremezsin.
Si tu remets un pied dans cet endroit, tu ne reverras plus Olly.
Parayı geri vermeyeceğim, bu Olly için lazım.
On ne le rendra pas.
Doktor, Olly ile hastanede kaldığını söyledi.
Elle est restée avec Olly à l'hôpital.
Olly, iyi misin? Herşeyin var mı?
Hé, Olly, ça va?
Texas'ın düzlüklerine son çıktığımda Vernon Shafto ve Ollie adlı bir yerliyle bufalo avlamıştık.
Ensuite, je suis parti dans les Staked Plains du Texas, chasser le buffle avec Vernon Shaftoe et un Tête-Plate nommé Olly.
Ollie.buraya gel. moussaliyi yakalama calışmalarını yaptın, öyle mi?
Qu'est-ce que tu fais après le boulot? - Hé, Olly, viens. - À plus tard.
Olly buradaymış.
Ah! C'est Olly! Daisy!
Tanrım, şu Ollie değil mi?
Oh, mon Dieu! C'est Olly.
Olly nin oğlu içeride.
Olly's Boy est à l'intérieur!
- Nedenmiş?
- ( Olly ) Pourquoi pas?
Ollie!
Olly!
- Ollie!
- Olly!
- Selam Olly!
- Bonjour, Olly.
Bay ve Bayan Cubine, tekrardan bazı testler yaptım ve Olly'nin durumu maalesef kötüye gidiyor.
L'état d'Olly se détériore.
Olly ile ilgilenmelisiniz.
Il faut songer à Olly avant tout.
Olly'ye selam söyle.
- Embrasse Olly pour moi.
Olly zaten iyi olacak.
Olly va s'en sortir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]