Operandi tradutor Francês
73 parallel translation
Hayattan ayrılış, normalde değişik ebatlardaki ahşap bir kutunun içinde olur.
Le modus operandi pour quitter la vie est généralement une boîte en sapin aux dimensions variables. La réalité pure et dure.
Cinayetin nasıl işlendiğine dair bir fikri var mı?
Il a aussi une idée du modus operandi?
Hoşlarına giden, işlerini çok daha basitleştiren : Sabit bir desendir. Polisler buna "modus operandi" derler.
Ce qui leur plaît, ce qui leur facilite le travail, leurs schémas, ce qu'ils appellent modus operandi.
Hercule Poirot, her suçla beraber yöntemini değiştirirdi.
Il changerait son modus operandi.
Munch, Cassidy İşçi Bayramı ve dünkü olay arasında paralellikler bulun. Bakalım iki olayın yöntemleri birbirine benziyor mu?
Munch, Cassidy, faites un parallèle entre les deux cas, puis voyez si l'on a un viol avec le même modus operandi.
Ve sadece bir tanesinin yöntemi bu davadakine uyuyor.
- Un seul modus operandi correspond.
Aynı çıkarsa, bu adamı tutuklarız.
Si c'est le même modus operandi, on le met à l'ombre.
Kanıt yok, belirli bir suç işleme yöntemi yok, belki de kusursuz cinayettir.
On n'a aucun indice, pas de modus operandi. Ca pourrait bien être le crime parfait.
- Ölüm şekli aynı. Diğer kurbanlarınkine uyuyor.
- Même modus operandi que Ies autres.
Benzer durum.
Même modus operandi.
Cinayet yöntemi aynı gibi görünüyor, değil mi Ajan Scully?
On dirait le même modus operandi, non?
Yöntemini değiştirmemiş.
N'a pas changé de M.O. ( Modus Operandi )
Nick tahliller için örnek almak ister misin?
Nic, le modus operandi. D'accord.
Bu iblislerin kendilerine has çok farklı yöntemleri var.
Framkin inclus. Ces démons en particulier, ont un Modus Operandi assez spécifique.
Şüphelimizin taktiği kurumasını geciktirmek için yağ katılmış mavi boyayı kampüsteki parmaklılara sürüp pusuya yatmak.
Le modus operandi de notre suspect consiste à appliquer sur une rambarde du campus de la peinture bleue à laquelle il a ajouté de l'huile de moteur pour retarder le processus de séchage.
Hepsi faklı yöntemle işlenmiş.
Différents modus-operandi.
Araştırmaya göre kişi bu makinede tedavi ediliyor.
Vous pensez? Eh bien, d'après les recherches, le modus operandi, est que le sujet est traité par cette machine et des changements physiologiques s'opèrent dans le cerveau.
Seri katiller, arkalarında iz bırakırlar.
Les tueurs en série ont un modus operandi.
Beslan'daki ile aynı saldırı yöntemi kullandıkları patlayıcı düzenekte aynı.
C'est le même modus operandi qu'à Beslan, Les mêmes explosifs et la même utilisation.
Öldürmeye devam ediyor ama "cinayet yöntemi" ni değiştiriyor.
Il continua mais changea son "modus operandi". Parte 5 :
BÖLÜM 5 : YENİ BİR "CİNAYET YÖNTEMİ"
Nouveau "MODUS OPERANDI"
Kaynağım çok özel bir "modus operandi" olduğunu söyledi.
Ma source a dit : "Un mode opératoire typique."
Cinsel sözcüğü doğru seçim mi bilmiyorum ama garip bir "modus operandi" söylentisi dolaşıyor..
J'ignore si "sexuel" est le mot juste, mais il y avait des rumeurs sur un étrange mode opératoire.
Hepsi de aynı gün soyulmuş. Benzer yöntemlerle.
Toutes le même jour, avec le même Modus Operandi.
Katilin de yakmaya meyilli olduğu düşünülürse mantıklı.
C'est logique. Ça correspond au modus operandi du meurtrier.
Üç ay önce sıçan balıkçısını öldüren adamın kullandığı yöntemin aynısı.
Le même modus operandi utilisé par l'homme qui a tué le Pêcheur de Rats il y a trois mois.
Benim çalışma yöntemim değil.
Ce n'est pas mon modus operandi.
Hayır. Öldürme metodu...
Maintenant, le modus operandi...
Kurbanlara, yönteme ve imzaya.
Victimologie, modus operandi, et signature.
Geçen haftaya dek, elimizdeki emir, H.U.D'nin eline geçen her fırsatta sığınma evlerini yıkmasını söylüyordu.
Jusqu'à la semaine dernière, notre ^ Imodus operandi ^ I au HUD était de démolir les logements sociaux à chaque fois que nous le pouvions.
Cinayet metotu aynı, adres aynı. Sıçtığımın küveti bile aynı.
Même modus operandi, même adresse, même putain truc de la baignoire.
Aynı tarz, uyluk atardamarı.
Même modus operandi, à l'artère fémorale.
Noonan, Lisa Bell'i öldürmediyse neden cinayet tarzı karısınınkiyle aynı?
Si Noonan n'a pas tué Lisa Bell, pourquoi le même modus operandi que pour le meurtre de sa femme?
Hareket tarzını değiştirdiğini düşünecektir. Ama bu sadece görünüşte böyle olacak.
Il pensera changer son modus operandi, mais ce sera juste superficiel.
Onun dışında herif açıkça Rodriguez'in yöntemini izlemiş.
Á part ce taré qui reproduit le modus operandi de Rodriguez.
Bunlar gibi belirgin bir yöntem izlenmemişti.
On n'avait pas de vrai modus operandi.
Birkaç gün önce bir ceset daha bulduk. Aynı çağrı geldi, kurbanın vücudunun kanı tamamen çekilmişti. Ama kurbanın boynunda iki tane küçük ısırık izi vardı.
On a découvert un autre corps, même modus operandi, exsangue, avec deux petites morsures dans le cou, comme celles d'un enfant.
Tabii ki Tommy'ye ihtiyacım olduğunda ortadan kayboluyor ve sen işimi hallediyorsun.
{ \ pos ( 132,282 ) } C'est son modus operandi, hein? - Que ferais-je sans toi?
Biz de kızların nasıl kaçırıldığına odaklanalım.
Donc, on se concentre sur le modus operandi.
Ve aynı şekilde suç işlemiş 5 şüpheliye ulaştık.
On a réduit ça à cinq suspects suivant le même modus operandi.
Sanmıyorum.
- Je ne crois pas mais en tout cas c'est bien que mon tueur ai ce modus operandi.
Katilin çalışma şekli farklılık gösterebilir ama onu belirgin yapan şey değişmez.
le modus opérandi du tueur est différent Lestrade, mais les marques distinctives non!
- Modus operandi.
- Modus operandi.
- Onların tarzına uymuyor, değil mi?
Ça ne ressemble pas à leur modus operandi, n'est-ce pas?
Bu Koverchenko'nun sağlık görevlisi.
C'est le modus operandi de Koverchenko.
Hareket tarzı ve yönteme uyan bir bıçak.
Un seul couteau pour le modus opérandi et la signature.
Cinayet yöntemi aynı dedi.
Il confirme que les modus opérandi sont identiques.
Hırsızların çalışma sistemi, senin dairene giriş yöntemiyle aynı.
Le modus opérandi est le même que celui de chez vous.
Belgeleri yolladığımda başka bir şüpheli dahi aramayacaklar.
Je vais imiter son Modus Opérandi. Ils ne chercheront même pas un autre suspect.
Ana nesnelliğini tüm kalbimle biliyorum.
Je connais son modus opérandi par coeur.
Tüyler ürpertici ama bu onun uygulama biçimi olabilir.
C'est effrayant, mais cela pourrait être son Modus Opérandi.