English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Opinion

Opinion tradutor Francês

4,717 parallel translation
Amerikan halkı bir başkanlık döneminde bir kargaşayı affedebilir ama ikinci kargaşayı affetmez.
Entre la nomination et la crise des otages, l'opinion publique est prête à excuser une pagaille à la fois.
Senin eleştirine ihtiyacım yok.
Je n'ai pas besoins de ton opinion.
Bu zirvenin güvenliği konusunda kendisine güvenilmesinin de burada konuşma hakkına sahip görülmesinin nedeni de budur.
C'est pourquoi on lui a confié la sécurité de ce sommet. Et qu'il a le droit d'émettre son opinion ici.
Superman, Batman, Fenerler ve diğerlerinin Dünya'ya yakında döneceğiyle ve tekrar Halkın desteğini arkalarına alacakları konusunda endişelenmemiz gerekmez mi?
Ne devrions-nous pas être inquiétés par le retour prochain sur Terre de Superman, Batman, des Lanterns, et des autres qui, une fois encore, feront balancer l'opinion publique de leur côté?
Halkın görüşü konusuna gelince, ben olsam pek endişelenmezdim.
Pour ce qui est de l'opinion publique, je ne m'en inquiète pas.
Halkı Erişenler'e karşı kışkırtan da kasti olarak Takımın tapınağa girmesine izin vererek... Mavi ve Yeşil böceğin arındırılmasına neden olan da yine Işık'tı.
Ils ont retourné l'opinion publique contre The Reach, et ont intentionnellement autorisé l'accès au temple scarab à l'Équipe pour purifier Blue et Green Beetle.
Londra'daki eski bir meslektaşım bir cinayet soruşturmasıyla ilgili düşüncelerimi sordu.
Un ancien collègue de Londres a demandé mon opinion sur une enquête pour meurtre.
- Bugünkü Steck ile olan görüşmede,... üzerinde çalıştığını söylediği görüş ne idi?
- L'entretien d'aujourd'hui avec Steck- - qu'a-t-il dit à propos d'une opinion sur laquelle il travaillait?
"Wallace'in Miles hakkındaki çoğunluk görüşünü yazıyordum."
"J'ai écrit l'opinion majoritaire de Wallace sur Miles..."
Çoğunluk görüşünü yazmayı bitirmiş.
Il a fini d'écrire l'opinion majoritaire.
Cary, Robin, görüşün ne zaman yayınlanacağı hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalışın.
Cary, Robyn, voyez si vous pouvez avoir d'autres informations sur l'opinion qui sera publiée.
Miles görüşü,... yargıç bunun hakkındaki notları size mi verdi?
Et le... le... l'opinion de Miles le juge vous adonné des notes à ce propos?
Miles görüşü bugün öğleden sonra 5'de açıklanıyor.
L'opinion de Miles sera dit à 17h.
Bu sadece bir kadının görüşü.
Et bien, c'est juste l'opinion d'une seule femme.
Bu "bir kadının görüşü" değil!
Ça n'est pas "l'opinion d'une seule femme."
Bu program, düşünme şeklimizi düşünmemizi kökten değiştirecek. Mike.
Ce programme révolutionne l'opinion que l'on a de notre opinion.
Sorun şu ki, ona sözümü dinletemiyorum.
Le problème est que je ne peux lui faire entendre mon opinion.
Bayan Ludgate, bu komitenin vardığı karar sizin berbat olduğunuz.
Mlle Ludgate, l'opinion du comité est que vous êtes épouvantable.
Bak, izciler gaylerin yoluna kırmızı halı seriyor değiller ama bunun ilkeleriyle bir alakası yok... Birkaç çocuğun marşmelov tokuşturması ve halat yapmayı öğrenmesiyle ve siyah ayı saldırırsa ölü numarası yapman gerektiğini ama boz ayı saldırırsa ayağa kalkıp savaşmanla alakalıdır.
Je sais que les boys scouts n'ont pas déroulé le tapis rouge pour les gays, mais on ne parle pas d'opinion politique, on parle de garçons qui grillent des marshallows et font des cordes et apprennent que quand un ours noir attaque,
Bryan, bir konuda fikrini alabilir miyim? Colin Powell'dan hoşlanmanla mı ilgili?
Bryan, je peux avoir ton opinion sur quelque chose?
Buraya geliyorum ve pasta hakkında fikrimi paylaşıyorum ve sen beni hâlâ iyi rujunu çaldığın için seni döven annen olarak mı görüyorsun?
Et puis je viens ici et je partage mon opinion sur le gâteau, et tu me vois toujours comme la mère qui t'as donné une fessée pour avoir volé son beau rouge à lèvres?
Fakat siz, bize hakkınızdaki fikirlerimizi değiştirme şansı verebilirsiniz.
Vous devriez nous laisser nous faire notre propre opinion de vous.
Alfred hakkında ne kadar iyi düşündüğün umurumda değil.
Qu'importe que tu aies bonne opinion de lui.
Fikirlerini paylaşan birçok arkadaşım var.
J'ai de nombreux amis qui partagent votre opinion.
Soruşturmayı kendi düşüncelerimle bulandırmak istemiyorum. Görünüşe göre Burton'ın bir diğer rapçi Remy Hyde ile şiddetli tartışmalarla dolu bir geçmişi varmış.
Je ne veux pas entacher l'enquête avec mon opinion il semble que Burton avait un passé d'altercations violentes.
Bir konuda fikrini sorsam...
Si je pouvais avoir ton opinion sur...
Düşüncelerime saygı duyardı.
Il respectait mon opinion.
Benim fikrimin senin için bu kadar önemli olduğunu anlamadım.
Je ne comprends pas pourquoi mon opinion est si importante pour toi.
Benim fikrim şu : Adamın biri sokakta zehir satıyorsa başına gelen her şeyi hak eder.
Mon opinion est que si un gars vend du poison dans la rue, il mérite ce qui lui arrive.
Senin fikrin nedir?
Votre opinion.
Bence sağlıklı bir varyasyon.
Une saine divergence d'opinion.
Burada yardım edebileceğin bir şey bul.
On touche à quelque chose là... une opinion avisée pourrait être utile.
Katilin geride bıraktığı bu süs hakkındaki uzman görüşünüz nedir?
Quelle-est votre opinion sur ce... sur cette petite babiole que le tueur a laissé?
Hastalar bile ikinci bir fikir alıyor.
Même les patients peuvent avoir une deuxième opinion.
Kendi fikrimi beyan etmem bile mümkün olmadı.
( Gémissements ) Je n'ai même pas eu la chance d'avoir ma propre opinion.
O yüzden istediğini söylemekte özgür olduğunu bil.
Alors sens-toi libre de donner ton opinion.
Aslında, fikrini almak istediğim bir mevzu var.
Je... En fait, j'aimerais votre opinion.
Ne düşünürsek düşünelim, hiçbir şey yapmama hakkımız var mı?
- Quelle que soit notre opinion, avons-nous le droit de ne rien faire?
Ben sadece ödeme yapmadığım birinden bir fikir almaya çalışıyorum.
Je cherche juste une opinion venant de quelqu'un que je ne paye pas.
Önem arz eden tek fikir benimki.
La seule opinion qui compte est la mienne.
Hayır, bekle, Darfur'u unut çünkü bu konuda bir düşüncesi olabilir.
Non, attends, oublie le Darfour parce qu'elle pourrait avoir une opinion là-dessus.
Hayır, sadece fikrini istiyorum.
Non, je veux juste son opinion.
Her ne duyarsanız duyun, umarım, benim hakkımdaki fikriniz değişir.
Quoi que vous puissiez avoir entendu... J'espère... que vous vous ferez votre propre opinion à mon sujet?
-... ki onlar da zıt fikirlere sahip olabildiklerini kanıtladılar.
Qui ont également prouvés qu'ils étaient capable d'avoir un opinion différent.
Gerçekten pek bir fikrim yok.
Je n'ai... pas vraiment d'opinion.
Senin fikrine göre.
C'est ridicule. Selon mon opinion.
Size göre mi?
Est-ce votre opinion?
Elbette.
Selon mon opinion. Bien sûr.
Fikrini söylemenin başka yolları da var.
Il y a d'autres façons d'exprimer son opinion.
Kesinlikle.
Que dira l'opinion si on refuse?
Halk bizden hep nefret edecek.
L'opinion nous détestera toujours.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]