English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Oyalanmayın

Oyalanmayın tradutor Francês

127 parallel translation
Devam edin! Oyalanmayın! Dağılın!
Écartez-vous maintenant.
Fazla oyalanmayın, Majesteleri. Bugün çok işiniz var.
Ne tardez pas, une longue journée vous attend.
Hadi için bakalım çocuklar, ama fazla oyalanmayın olur mu?
Voilà et ne traînez pas!
Oyalanmayın.
Ne traînez pas.
Oyalanmayın!
Dépêchez-vous!
Fazla oyalanmayın.
Ne traînez pas en route!
- Tamam efendim. - Ve oyalanmayın. Ve elbiselerinizi temiz tutun.
Ne trainez pas en route et ne salissez pas vos robes.
Haydi oyalanmayın artık.
Vite! Il neige presque plus!
Oyalanmayın koridorda, çabuk!
Courez! Courez!
Koridorda oyalanmayın!
Courez dans le couloir!
- Haydi, oyalanmayın.
- On n'a pas toute la journée.
- Çocuklar, oyalanmayın.
- Dépêchez-vous.
Hadi. Oyalanmayın.
Allez, ne traînez pas.
Fazla oyalanmayın.
Ne sois pas longue.
Oyalanmayın. Hemen bir açıklama yapmak istiyor.
Ne faites pas les imbéciles.
Fazla oyalanmayın.
Restez pas trop longtemps.
Oyalanmayın. Gidelim!
On ne traîne pas ici.
Oyalanmayın!
Bougez vos culs!
Oyalanmayın, dar zaten!
Ne reste pas là. C'est serré ici.
Oyalanmayın!
Hé! PAS DE VOL!
Ivır zıvırla oyalanmayın. "
Ne tergiversez pas.
Haydi, oyalanmayın sakın!
Allez, ne traîne pas!
İçeride fazla oyalanmayın.
N'y restez pas trop. C'est le seul de la maison.
Oyalanmayın!
Ne traîine pas!
Oyalanmayın.
Flippez pas. Je suis dehors.
- Oyalanmayın.
- Ne traînez pas.
Oyalanmayın! Tanrıça'nızın sinirlenmesini istemezsiniz.
Ne lambine pas ou tu risques de fâcher la déesse.
Oyalanmayın! Beraber gelin bayanlar ve baylar.
Ne traîinez pas.
Fazla oyalanmayın!
Soyez à l'heure!
- Oyalanmayın!
Fais pas l'idiot!
- Oyalanmayın.
- Et ne traînez pas.
Oyalanmayın!
On ne traîne pas.
Oyalanmayın, fazla vaktimiz yok.
Ne traînez pas, on n'a pas beaucoup de temps!
Oyalanmayın, çocuklar.
Ne traînons pas, les enfants.
- Haydi, oyalanmayın.
- Allez, ne regarde pas.
Oyalanmayı bırakıp Church'ü arar mısınız?
Vous perdez du temps. Recherchez Church.
Bu yüzden, oyalanmayı bırak. Av hayvanıymışsın gibi yaşamaktan vazgeç. Yeniden topluma giren-çıkan biri olmaya çalış.
n'hésite pas, mets un terme à cette existence indigne, redeviens un homme qui peut se montrer.
Bununla oyalanmayı bırakın. Daha ne yaptığınızı bilmiyorsunuz.
Arrête de bricoler, t'y connais rien!
Oyalanmayın.
Inutile de rester ici.
Oyalanmayın! Düşün peşime!
Suivez-moi!
onu öyle severiz ki koşarak geri döneriz... o parayı verir, biz de düdüğü çalarız... şimdilik hoşçakal çok geçmeden döneriz... güle güle, fazla gecikmeyin ne de olsa sizleri özlerim... sizi seviyorum güle güle diyorum, elveda değil... fazla oyalanmayın, hemen dönün size bir bakayım, Tanrı sizi korusun... söylediklerimi sakın unutmayın hemen dönün... gidin, ama çabuk dönün gidin ve çok şeyle dönün... para dolu cüzdanlar getirin boş şeylerle uğraşmayın... işi çabuk bitirip hemen geri dönün dolgun cüzdanları alın, boşları değil... bugün zengin olalım, çabuk dönün... cebimize altın bir saat girecek saat başı bizi uyaracak...
On l'aime tant Qu'on reviendra Ventre à terre Car c'est lui qui nous nourrit Alors nous chantons
Jean hakkında Her şeyi biliyor olmalısın... buralarda oyalanmayı kes doğru yerlerde aramaya başla... ölümünden kim sorumluysa
Je vous dois la vérité. Pour que vous ne perdiez plus de temps et que vous cherchiez au bon endroit afin de retrouver le meurtrier.
Oyalanmayı kesin. Tüm gücünüzle çalışın!
Allez, au travail, tas de fainéants!
Billy kaldırımdan yürüyün ve sakın oyalanmayın. Haydi gidin.
Billy...
Oyalanmayı bırakın!
Ne perdez pas de temps.
Al Bundy, oyalanmayı bırakır mısın?
Al Bundy, arrête de traîner.
Babanın ne istediğini biliyorsun Oyalanmayı bırak!
Vous avez entendu votre père. Plus de dérobades!
- Haydi oyalanmayın, çabuk olun.
Quand seras-tu fixée?
Pekâlâ, oyalanmayı bırak Burns.
N'essayez pas de gagner du temps.
Michelle, Theresa, saat 10 : 30. Oyalanmayı bırakıp baleye hazırlanın.
Les filles, il est 10h30... arrêtez de glander, vous avez cours de danse!
Arkamda kravatımı beğendiğin için dolaşmıyorsun. Açsın. Şimdi oyalanmayı bırakıp saldır, hey nasılsın?
C'est bien, mais pourquoi s'emmerder à entrer sur le ring si tu n'es même pas prêt à donner un putain de coup de poing?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]