English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ O ] / Oç

tradutor Francês

585 parallel translation
"Öç almayacaksın. Halkından birine kin beslemeyeceksin."
"Car tu es poussière et tu retourneras à la poussière."
Ama senden öç almak için ona ihanet eder miyim?
Et je le trahirais pour que vous vous vengiez?
- Sen de öç alacaksın.
- Alors vous vous vengez.
Tanrım, ilan etmeksizin saldırıya geçtilerse bu resmen öç almadır.
La guerre est là.
Acımazsızca öç alma.
DÉCRET DE LA DÉFENSE NATIONALE AVIS
- Şu mesele. Sen benden öç alıyorsun.
Vous voulez vous venger.
Frank. Tüm nefret ve öç duygularım beni terk etti ya sen içinden atabildin mi?
Frank, toute ma haine a disparu.
- Düşünmedim. Bırak da uyuyayım. - Öç alma fikriyle silahı aldın.
Tu t'es procuré un flingue.
Bu herifin günahları korkunç olmasına korkunç ama öç almış olur muyum, ruhunu arındırırken, büyük yolculuğa hazırken vursam?
mais je crains qu'elles n'aient été lourdes. Le tuerai-je quand il est prêt pour le voyage?
Dinle Laertes, eğer sevgili babanın ölümündeki gerçeği arıyorsan, dost, düşman dinlemeden, bu işte kazanan kim, kaybeden kim demeden gözü kapalı saldırmak mı senin öç alma yolun?
Pour venger un père chéri, frapperez-vous amis et ennemis?
Öç almak için.
par dépit?
Acıma duygusunu boğacak işkence alışkanlığı ve kanına kan isteyen Sezar'ın ruhu alıp cehennemden alev alev gelen azgın öç tanrıçası Ate'yi yanına "Öldürün!" diye bağıracak her yanda o haşmetli kral sesiyle ve salacak savaş köpeklerini ortalığa sarsın diye dünyayı bu pis cinayetin kokusu inim inim mezar dilenen insan cesetleriyle birlikte.
L'habitude de la cruauté étouffant la pitié et les mânes de César, vengeresses, rejointes par la discorde, venue droit des Enfers, hurleront d'une impérieuse voix aux confins du pays : "Tue! Pille!", et lâcheront la meute de la guerre. Ainsi cet acte fétide empuantira la terre où les charognes imploreront un tombeau.
Öç almak için mi? Kızdığın için mi?
Était-ce par vengeance, par colère?
Sana Wakefield'ların nasıl öç aldıklarını göstereceğim.
Et je vais vous montrer comment on fait payer les plaisantins.
Belki de bu şekilde babandan öç alıyordun.
Tu croyais pouvoir retrouver ton père?
Kısa bir süre sonra, öç almak için saldırdılar.
Et il fit le serment à sa mort qu " il serait vengé :
Öç alacağım.
Je prends ma revanche!
Sıfırın altında kırk derece.
Il fait moins 40 oc.
Yüzülebilecek kadar sıcak. 20 derece kadar.
Assez chaude pour s'y baigner. 20 oc.
İki dakikadan daha kısa sürede sıcaklık 10 dereceden fazla arttı.
- Qu'y a-t-il? La température vient d'augmenter d'environ 10 oc en moins de deux minutes.
32 derece.
- Elle est de 33 oc.
Biraz önce sıcaklık sıfırın altında 60 dereceydi.
Il y a quelques minutes, il faisait moins 51 oc.
Ragnar'ın istediği öç, yas değil.
Nous devons pleurer la mort de Ragnar.
Bazen kimin nasıl öç alacağını asla bilemezsin.
Tout le monde marche sur les pieds de quelqu'un à un moment ou un autre.
- Sevgili kardeşler... - Sevgili kardeşler..... kimseden öç almayın, çünkü şöyle yazılmıştır çünkü şöyle yazılmıştır...
Bien-aimés, ne vous vengez point vous-mêmes, car il est écrit :
Bu adamlar öç almaya kalktılar. Doğru mu? Doğru mu?
Et ces hommes ont tenté un acte de vengeance, c'est ça?
Doktor, öç falan almıyorum.
Docteur, ce n'est pas une revanche, je...
Morali bozulmuş bir güruhu, öç almak isteyen askerlere çevirecek.
Cela va transformer une foule démoralisée en une armée de soldats avides de vengeance.
Öç alma uğraşınız yüzünden geleceğinize sırt çeviriyor geçmişinizin içinizi kemirmesine izin veriyorsunuz.
Cette obsession de vengeance vous détourne de l'avenir... et laisse le passé vous dévorer.
Sen öç almayı Tanrı'ya havale et.
Réclame ta vengeance à Dieu!
Öç al, affet.
Venge-toi...
Böylece kanlı öç almanın son rotasını çizmiş olursun.
Laissez la vengeance sanglante suivre son cours.
Öç benimdir.
"La vengeance M'appartient".
Öç benimdir ;
" La vengeance M'appartient.
Size satmayı redetmiştim Şimdiyse iftira atarak, öc alıyorsunuz
J'ai refusé de vendre alors vous vous vengez.
Eğer polise gidersen, öc almaya gelirim.
Si vous allez à la police, Je vous retrouverai.
Her intihar eyleminde, bir parça öç alma duygusu vardır.
Dans tout suicide, il y a une part de vengeance.
Billy öç almak istiyor. Bay Chisum'sa adalet istiyor.
Billy recherche la vengeance, Mr Chisum veut la justice.
Tam tersi, Papatya Kasabasından bu şekilde öç alacağız.
Au contraire, on va se venger de Daisy Town.
1879 yılında, Yale Üniversitesinden OC Marsh, Wyoming'in Jurasik yatağından çıkan, bilinen ilk türleri tanımlamıştır.
En 1879, O.C. Marsh, de l'Université de Yale, l'a découvert dans les couches jurassiques du Wyoming.
Hocam, Uçan Kaplan'ı bana da öğretin sizin yerinize öç alayım!
Enseignez-moi ce kung-fu, j'affronterai Diamant-noir.
Niyetimiz, politikacıların kararsız siyasi mahkumlar olduklarını kişisel öç ve güç mücadelelerini devlet sorunlarından önemli gördüklerini kastetmek ya da önemli konularda tartışmayı reddederek itibarlarını zedelediklerini parti birliğinin temsil ettikleri halkın refahından önce geldiği yanılgısında olduklarını ya da önemli sosyal sorunları hiç umursamayan gürültücü kurbağalar olduklarını ima etmedik.
Nous ne voulons pas insinuer que les politiciens délaissent la politique pour mener leurs vengeances personnelles et luttent pour le pouvoir plutôt qu'autre chose, ni suggérer qu'ils font le sacrifice de leur crédibilité en refusant le débat sur les vrais problèmes en pensant que l'unité du parti passe avant le bien-être des gens qu'ils sont censés représenter, ni insinuer que ce ne sont que des crapauds vindicatifs peu concernés par les problèmes sociaux d'aujourd'hui.
"Öç benimdir der Tanrı."
"La vengeance m'appartient, dit le Seigneur."
Hiç yanımızda olmadığı için babamdan öç almak istiyordum.
Mais j'en voulais à Papa.
Çoğu ordudan olan aşırı görüştekiler... öç almak için onu öldürmeye yemin etti.
Des extrémistes provenant surtout de l'armée, avaientjuré de se venger en l'abattant.
- Öç almak için mi?
- Pour vous venger?
- O bizi katil yapti. - Öç.
- Il fit de nous des tueurs
Öç almak istiyordun.
- Te venger?
Gerçek mi? Öç mü?
La vérité ou la vengeance?
Öç.
La vengeance!
Öç.
Pour notre vengeance!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]