English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ P ] / Pope

Pope tradutor Francês

1,542 parallel translation
- Ne ahası? Pope Raydor'ı üstüne saldı ki bütün suç senin üstüne kalsın,... -.. ve oda 4. yıldızı alsın
Pope te colle Raydor pour que tu paies les pots cassés, et qu'il puisse conserver son grade.
Çünkü bunu Pope istiyor.
Car Pope veut qu'elle le fasse.
Araştırdığım ikinci kişi, Lawrence Pope. Hansen şu sıralar onu mahkûm etmeye uğraşıyor.
Le deuxième qui m'intéresse est Lawrence Pope, contre qui Hansen a engagé des poursuites.
Pope anlaşamadıkları bir uyuşturucu pazarlığında arkadaşlarını öldürmekten yargılanıyor.
Pope est accusé de meurtres dans une affaire de drogue. Il aurait volé un demi-million en espèces.
500.000 dolar para çalmış. Pope'un çetesi onu intikam için hedefine almış olabilir.
Le gang de Pope veut peut-être se venger d'elle.
Dedektif Fusco, Bay Pope ile görüştüğünüzde size kendini savunmak için ne söyledi?
Inspecteur Fusco, que vous a dit M. Pope lors de l'interrogatoire?
Bu konuşmadan bana hiç bahsetmemiştiniz ve bu Pope'un adını temize çıkarabilir.
Vous n'aviez jamais parlé de cette conversation et ça pourrait blanchir Pope.
Pope'la görüşme ayarlayabilmek için ilçe cezaevini arıyor.
Elle appelle la prison du comté. Elle veut voir Pope. Seule.
Pope'a kim komplo kurduysa, kadının da peşine düşeceklerdir. Ve sadece Pope'un kardeşi Michael, onların kim olduğunu biliyor.
Ceux qui ont fait le coup s'en prendront à elle, et seul le frère de Pope sait qui ils sont.
- Dün gece Pope'la mı görüştün?
- Tu es allée voir Pope, hier soir?
Pope'un kardeşi Michael'ın izini sürmeye çalışacak.
Elle essaie de retrouver le frère de Pope.
Pope'un yüksek mevkideki kişiler tarafından korunduklarını söylediğini unutma.
Pope a dit qu'ils étaient protégés.
Katillerle çalışıyor olabilir. Ve onlar da Michael Pope'un peşindeler.
Il bosse peut-être avec les tueurs et ils cherchent Michael Pope.
Michael Pope hâlâ metroda.
- Michael est toujours dans le métro. - Oui.
Eğer Pope bu adamlar hakkında haklıysa cep telefonundan çok daha fazla şeye ihtiyacım olacak.
Si Pope dit vrai, il me faudra plus qu'un téléphone portable.
Michael Pope'u bulduğunu söyle.
Dites-moi que c'est Michael Pope.
Ve Fusco'yu da Lawrence Pope gibilere cinayetten komplo kurdurmak için kullanıyorlar.
Ils s'arrangent pour que Fusco coince des mecs comme Pope.
- Lawrence Pope dün gece hücresinde bıçaklanarak öldürüldü.
Lawrence Pope a été poignardé à mort hier dans sa cellule. - Quoi?
Pope öldü.
Pope est mort.
Pope'u da, diğerlerini de biliyor.
Il sait pour Pope et peut-être pour d'autres.
Size de Pope'a yaptığımın aynısını yaparım.
Je m'occuperai de toi comme j'ai fait pour Pope.
Şef Johnson, şef Pope, özel olarak konuşabilir miyiz?
Chef Johnson, chef Pope, pourrions-nous parler en privé?
Turell'in annesi Turell Baylor'ın ölümüne sebep olmaktan şehir, L.A.P.D., şef Pope, sizin ve ekibinizin tümü aleyhine dava açtı.
La mère de Turell attaque la ville en justice, la police, le chef Pope, vous-même et tous les membres de votre division pour la mort arbitraire de Turell Baylor.
Pope seni korumuyor mu?
Pope ne te protège pas?
Aslına bakarsan, bunu niye gidip kankan Pope ile konuş muyorsun?
Au fait, pourquoi tu vas pas en parler à ton copain Pope?
Pope ekibimin çoğuna günün kalanında izin verdi.
Pope nous a donné la fin de la journée.
Bu konuyu Pope ile konuştum, senin önerdiğin gibi,..... ve o araştıracağını söyledi.
J'en ai parlé à Pope, sur ton conseil. Il a dit qu'il s'en occuperait.
Yardımı için şef Pope'a teşekkür ettim.
Grâce au chef Pope, on est en affaires.
Afedersiniz ama Hirschbaum'un ailesi şef Pope'un odasında.
La famille de Hirschbaum est dans le bureau de Pope.
Her zamanki gibi - - Teğmenler, şef Pope ve benim iyi haberlerimiz var.
Lieutenants, le chef Pope et moi avons de bonnes nouvelles.
Şef Pope, bu oğlum Kevin.
Chef Pope, voici mon fils Kevin.
Şef Pope'a göre bu şehrin davası.
Pour le chef Pope, cette affaire revient au comté.
Bölge savcı yardımcısı Hobbs Pope'un odasında.
La procureur Hobbs est avec Pope.
Pope bu soruşturmayı şehre devretmeye çalışıyor.
Pope tente de transmettre cette enquête au comté.
Ve şef Pope beni durduramaz.
Et le chef Pope ne peut pas m'arrêter.
Doğruca şef Pope'a götür, lütfen.
Pour le chef Pope, s'il vous plaît? Merci.
Turell Baylor'ın ailesi, Los Angeles şehri, Los Angeles Polisi,.. ... belediye başkanı Ramon Quintero, geçici polis şefi William Pope, şef yardımcısı Brenda Leigh Johnson, Los Angeles polisi Büyük Suçlar Bölümü ve bilinmeyen bir kaç kişiye karşı.
La famille de Turell Baylor contre la ville de Los Angeles, la police de Los Angeles, le maire Ramon Quintero, le chef de la Police William Pope, le chef adjoint Brenda Leigh Johnson, la division des Crimes Majeurs de la police de Los Angeles,
Biliyorum bu emrivaki olacak ama şef Pope sakıncası yoksa merkeze gelip dün gece lokantada olabilecek bazı kişilerin resimlerine bakmanızı istiyor.
Si ce n'est pas trop, le chef Pope voudrait vous voir au commissariat pour regarder des photos de gens qui auraient été au restaurant.
Siz ve emniyet müdürü Myers şef Pope için evinizde bir kokteyl partisi vermiştiniz.
Avec le préfet Myers, vous avez donné un cocktail chez vous pour le chef Pope.
Şef Pope, sen bayağı kilo verdin.
Chef Pope, tu es si svelte.
Şef Pope, şef Johnson, bunun sizin için ne kadar zor bir soruşturma olduğunu anlıyorum.
Chef Pope, chef Johnson, j'imagine combien cette enquête a été difficile pour vous.
Bak, Pope Raydor'u ayağının altından kaldırdı... tabii ki senin şeye, şeye, şeye... federal davaya odaklanmanı... bu federal davada,
Pope t'a débarrassée de Raydor justement pour que tu te concentres sur le procès.
Polis şefi William Pope.
Chef de la police William Pope.
Hatalıysam düzeltin ama yanlış mı anladınız acaba? Şef Pope'un benim tutulmamla ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Dites-moi si je me trompe, mais avez-vous l'impression que le chef Pope est celui qui a payé mon dernier acompte?
Ve Şef Pope'unda bununla bir ilgisi yoktu.
Et ce n'est pas le chef Pope non plus. - C'est pas lui?
Ve önemli bir şey değilse buna niye Pope kararı denmiyor?
Et pourquoi ce n'est pas la règle de Pope?
Pope'un eve gelip beni sopayla dövmesinden sonra umurumda değil. Seni hiçbir zaman bağışlamayacağım. Asla!
Même si le pape vient me rouer de coups, je ne te pardonnerai jamais.
Pope, neyin var?
Pope, que voyez-vous?
- Olivia Pope.
Olivia Pope.
Pope'un bir kardeşi var.
Pope a un frère.
Hepimiz Pope'a teşekkür ediyoruz.
Grâce à Pope.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]