Primero tradutor Francês
24 parallel translation
Primero'yu öldürdü.
Il a buté Primero.
Primero D.Y.K'nin başıydı.
Primero était le chef des E.S.H.
Bakalım Primero cinayeti hakkında neler biliyorlarmış.
Je vais voir ce qu'ils savent sur le meurtre de Primero.
Söyleyin hadi, Primero öldürüldüğünde ne yaptınız?
Vous avez fait quoi quand on a buté Primero?
Primero kapısının önünde öldürüleli bir ay oldu.
Primero s'est fait tué il y a un mois, juste devant sa pelouse.
Sanırım Primero'nun intikamını almak için Calvin'i vurmuşsun.
Vous avez tiré sur Calvin pour tenter de venger la mort de Primero.
Primero'nun öldürüldüğü gece Calvin hapisteymiş.
Calvin était en prison la nuit du meurtre de Primero.
Primero bir ay kadar önce kendi bahçesinde vurulmuş.
On a tué Primero dans son propre jardin il y a un mois.
Primero'nun küçük kızı Carmen.
La petite fille de Primero, Carmen.
Primero ölünce sorumluluğumu yerine getirdim.
J'ai pris du grade, après la mort de Primero.
Primero iyi bir adamdı.
Primero était un homme bon.
Primero, üzgünüm.
Primero, pardon.
Dedim ya Primero'nundu.
Je l'ai dit, c'est celle de Primero.
Jesse. Primero'nun yolundan çekilmesi sana epey şey kazandırmış, değil mi?
Jesse, vous avez gagné pas mal avec la mort de Primero, exact?
Primero'nun dosyasını baştan aşağı okudum.
J'ai lu le dossier de Primero.
Öyleyse şiddetle değil korkutarak hükmettiğinde de hemfikiriz.
Primero dirigeait par la peur et non par la violence.
Kayıtlarına baktık. O gün Primero'nun evine gidip arabası üstünde çalışmışsın.
On a vérifiez vos dossiers et vous étiez chez Primero à vous occuper de sa voiture ce jour là.
Primero geldi, git!
C'est Primero. Pars!
Primero'yu dışarıda beklemiş, sonra da vurmuşsun.
Dehors, vous avez attendu Primero et vous l'avez tué.
Eğer derin ve kaba bir sesi varsa, o bizim baş şüphelimiz.
Ça pourrait être notre assassin. Si il a une voix grave et profonde, c'est le "suspecto primero."
Bazı işçiler Mexico City'de ayaklanmış. Planet benim birinci sınıfla oraya uçmamı istiyor. 30'da gidiyorum.
Il y a eu une révolte d'ouvriers à Mexico, et le Planet m'y envoie en primero classo, décollage dans 30 minutes.
Ailem için fazlasını yaptım.
Autant pour la familia primero.
Ama önce kalemi bırakman gerek.
Pero primero tienes que dejarme la lapicera.
Bana hep şöyle demişti : "El niño es lo primero."
il disait toujours "El niño es lo primero".