English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ P ] / Punchy

Punchy tradutor Francês

56 parallel translation
Punchy, rozetin nerede?
Punchy, où est ton badge?
- Punchy. Ne yapıyorsun?
- Punchy, que fais-tu?
Punchy. Jeff'in parasını bulmalıyız.
Il faut retrouver cet argent.
Ne dersin... Punchy, dikkatli ol!
Et qu'est-ce qui te prend?
Punchy, bu rol yapmak olmuyor ama!
C'est pas jouer, ça!
Pekala, bak Punchy.
Bon. Je suis Jeff.
Punchy, senin neyin var?
Punchy, ça va pas la tête!
Bu sefer hırsız benim. Punchy!
Cette fois, c'est moi le voleur.
Punchy bu puroyu Jeff'in yumruğu yediği yerde buldu.
Punchy a trouvé ce cigare près de Jeff.
Punchy, sen karışma.
Punchy, surtout, tu ne dis rien.
Punchy, çadırıma gidip düşüneceğim.
Je vais réfléchir dans mon lit.
Uyansana Punchy.
Réveille-toi!
Punchy, uyan.
Réveille-toi, Punchy!
Punchy, ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
Punchy, in aşağı.
Sors de là!
Hadi Punchy.
Allez, Punchy.
Sağol Punchy.
Merci, Punchy.
Göster ona Punchy. Hadi bakayım.
Attrape-les, Punchy!
Gibraltar önde, Carter ve Punchy ona yapıştı.
Gibraltar mène... mais Carter et Punchy résistent.
Carter trapezde ikinci. Punchy topuk farkıyla üçüncü.
Carter est second, à un trapèze d'écart.
Sana müthiş haberlerim var.
J'ai des nouvelles de Punchy.
Punchy'yle ilgili. Oturabilir miyim?
Ça te dérange si je m'assieds?
Punchy'mizle gurur duymalıyız.
Au sujet de notre Punchy.
Kont d'Algout, Punchy'yi bana doğum günümde verdi.
Le comte d'AIgout m'a donné Punchy.
Punchy kadar müthiş bir şey bulmak haftalarını almıştır herhalde.
Tu as mis des semaines à le trouver,
Belki de insanlar bu yüzden bana Punchy diyordur.
C'est peut-être pour ça qu'on m'appelle Punché.
Teğmen'i, Punchy'i, Limey'i, Bebek Surat'ı, Doktor'u, Şair'i, Tatlı'yı ve Pasaklı'yı, şimdiye kadar yapılmış en güzel savaş filmlerinde izleyin.
Vous suivrez les lieutenants Punchy, Limey, Beau-gosse, Doc, le Poète, Pretty boy et Slattery dans le plus fascinant film de guerre jamais tourné.
Bak Punchy, daha bağırmamı istiyorsan, kendin buyur.
Arrête. Punchy, gueule si tu veux, moi, j " en ai marre.
Duydun mu Punchy? Hey Ella.
- T " entends, Punchy?
Punchy sana geç diyor.
Tu peux y aller!
Espri'yi alkışlayın.
Applaudissez Punchy!
Onlara patentli cesaret verici konuşmalarınızdan birisini yaparsanız çok sevinirim.
Et je pense que ça serait bien si vous leur faisiez un de vos discours punchy, vous savez?
Doktorlarına küçük bir cesaret verici konuşma yapmaktan memnuniyet duyarım.
Je serai plus qu'heureux de faire un discours punchy à tes internes.
Yumruk. Bu nasıl?
Punchy, ça vous va?
Yumruk olsun.
Ce sera Punchy.
- Yumruk.
Punchy.
Yumruk'u birkaç gün önce aldık.
Tu as ce chien depuis quand? Punchy? 2, 3 jours.
Bu adı mı verdin?
Tu l'as appelé Punchy?
Köpeğimle yolun ortasında dikilip, geçen ilk otobüse el sallar,
Mais je te préviens, je vais me mettre au milieu de la rue et j'y resterai avec Punchy.
Ne zaman Ted'in arkadaşı Punchy şehre gelse Ted birden lisedeki günlerine döner.
Quand Punchy, l'ami de Ted, est en ville, c'est comme si Ted était encore au secondaire.
- N'aber Punchy?
- Comment va, Punchy?
... geçen günlerde sağdıcı olmamı isteyen lisedeki en iyi arkadaşım Punchy'le telefondaydım.
... J'étais au téléphone avec Punchy, mon meilleur ami de fac, qui m'avait récemment demandé d'être son témoin.
Selam, Punchy. Oturup düşündüm de...
Punchy, j'ai bien réfléchi.
Punchy'nin dügünü.
Le mariage de Punchy.
Marshall Amca'nizin arkadasim Punchy'nin dügününü mahvetmesi Eylül 2011'de Punchy'nin sagdici olmami istemesiyle baslamisti.
L'histoire de comment Oncle Marshall a ruiné le mariage de mon ami Punchy commence en Septembre 2011. Punchy m'avait demandé d'être son témoin.
Punchy evlenme teklifini bir bovling pistinde karaoke mikrofonundan gegirerek etmisti.
Punchy a bazardé sa demande pendant un karaoké dans un bowling.
Punchy hayatindaki en rezil anlari internete mi vermis?
Punchy a mis en ligne les pires moments de ta vie?
Bir derginin havasini atmak için Punchy'nin dügününe gidecek degilim. Kapaginin yani.
Je ne vais pas au mariage de Punchy pour me vanter de la couverture d'un... magazine.
Gel buraya! Böylece hepimiz Punchy'nin büyük gününü kutlamak üzere memleketime gittik.
C'est ainsi que nous sommes tous allés dans ma ville natale, où nous voulions célébrer le grand jour de Punchy.
Çocuklar, Marshall'in Punchy'nin dügününü mahvettigini söylemistim ya hani.
Les enfants vous vous souvenez quand j'ai dis que Marshall avait ruiné le mariage de Punchy? Ce n'était pas ça.
Bana Punchy dedi bağır diye. Punchy dedi.
Punchy m " a demandé.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]