Rape tradutor Francês
30 parallel translation
Birlikte rap yapalım.
On rape ensemble.
Sanırım iriyarı sarışın bir adamla yatıyor.
Je crois qu'elle se rape le grand rype blond.
Sen yönetici gökkuşağısın.
- Je me rape pas l'arc-en-ciel. Toi la première, oui!
Benim yanımdaysanız zıplayın, zıplayın.
Et rape si tu es avec moi
Zıplayın benim yanımdaysanız. Biz iyiyiz, biz iyiyiz.
Rape avec moi Si tu es chaud!
Ben şarkı söylemem. Rap yaparım.
Yo, je chante pas, je rape!
Ben de rap yaparım.
Je rape aussi!
Önce çükünü koparacağım sonra da taşaklarını kıyma gibi öğüteceğim.
D'abord, je vais t'arracher la bite, ensuite je vais te passer les couilles à la rape à fromage.
"Rape" ( Tecavüz ) dört harflik bir kelime.
Viol est un mot obscène.
Uyku burada biter.
C'est rape pour le dodo.
Hey bu rap konseri değilmiş. Ben operadan nefret ederim.
Hey, ce n'est pas un concert de rape.
- Bence şansın yok.
- La, c'est rape.
Rape tahammül edemiyorum.
Je ne supporte pas le rap.
Rick Rape'di, değil mi?
Tu es Rick Rape, hein?
West Pico'da ki tecavüz tedavi merkezinde.
Elle est au Rape Treatment Center sur Pico ouest.
Rendeyle mastürbasyon yapmayı yeğlerim. Valizin nerede?
Autant me masturber avec une rape à fromage.
Her sabah duşta rap yaparım.
Chaque matin, dans la douche, je rape :
Sana müebbet vermezlerse çükünden başlayarak etinin her santimini rendeyle lime lime edeceğim.
Si ils t'enferment pas a vie, Je ferais en sorte que chaque centimètre de ta chair soit enlevé avec une rape a fromage en commencant par ta bite.
Kapıdan girerse "Tecavüz ediyorlar," diye bağırırım.
Si il passe cette porte, je crierai "Rape".
Bakın, rap yapıyorum Broadway'deki Hamilton gibi
Je rape Comme Hamilton à Broadway
Atlantic City bizim için ölmüş olurdu.
Atlantic City... rapé. Ces types, c'est des casaniers.
Biz iyiyiz biz bu işten çakarız. Ortalığı dağıtırım. Bunu yaparım bilirsiniz.
On va bientôt être quittes Une femme qui rape?
Dediler ki tek gözle uçmamalıymışım
Piloter, c'est rapé Faut deux yeux pour voler
Fitness yapın, ibne kılıklılar!
C'est rapé pour vous, connards!
Aslında...
En fait, j'ai rapé...
İçeri koy! Dök şunu Rapé.
Entrez, aspergez le.
Tel peynir var mı?
Tu as du fromage rapé?
Bu sanırım biraz rendelenmiş Romano pecorino ile daha iyi olabilirdi.
Ca serait probablement meilleur avec un peu de Pecorino Romano rapé.
Kafada bir travma, dizinde sıyrık var.
Il avait un traumatisme à la tête son coude était rapé.
- O yüzden, lütfen anlayışlı ol. - Kumlu bu.
Ca rape.