Raynald tradutor Francês
47 parallel translation
Raynald, henüz 4 yaşında değil.
Raynald n'a pas tout à fait 4 ans.
Raynald benim gibi hassastır.
Raynald est sensible comme je le suis.
Raynald. Raynald, derhal buraya gel.
Raynald, éloigne-toi d'elles immédiatement.
Bu çok kibarca, Raynald, çok kibar bir düşünce.
C'était gentil, Raynald, une très gentille intention.
Gel, Raynald.
Va, Raynald.
Teşekkür ederim, Raynald.
Merci, Raynald.
Tamam mı, Raynald?
D'accord, Raynald?
Teşekkürler, Raynald.
Merci, Raynald.
Kızlar tarih dersi görecek ve Raynald alfabesiyle köşeye çekilmiş burnunu çekiyor.
Les filles ont leur histoire et Raynald va aller dans un coin avec son alphabet et son nez bouché.
Onları Raynald davet etmedi.
Raynald ne l'a pas invité.
Isabelle, Raynald'a dikkat eder misin?
Isabelle, occupe-toi de Raynald.
Gel, Raynald.
Viens, Raynald.
Raynald'giydir.
Habillez Raynald.
Ama Raynald bu öğleden sonra dışarı çıkamaz.
Raynald ne peut pas sortir.
Yanlış anlamadıysam Raynald'ı götürmemi yasaklıyorsunuz Matmazel Deluzy?
Dois-je comprendre que vous m'interdisez de prendre Raynald, Mlle Deluzy?
Raynald konusunda aceleci davrandım.
Si j'ai dit cela, c'était pour l'intérêt de Raynald.
Evet madam? Hemen Raynald'ı giydir.
Habillez Raynald tout de suite.
Raynald'ı ben giydiririm madam.
Je vais habiller Raynald, madame.
Raynald, buraya değil karşı tarafa otur.
Non, Raynald, l'autre siège.
Raynald arabanın arkasına oturmanın kendisini hasta ettiğini söyledi.
Il m'a dit que cela le rendait malade d'être à contresens.
Raynald hakkında madamdan duyduklarımda nedir?
Est-ce vrai ce que madame m'a raconté sur Raynald?
Hayır, Raynald. Matmazele kızgın değilim.
Je ne suis pas en colère contre mademoiselle.
Ayrıca Raynald çok güçIü bir ufaklık.
Raynald est un petit homme fort.
Bu acıtacak biliyorum, Raynald ama sadece bir kerecik.
Ça fait mal, Raynald, je sais, mais encore une fois.
Biz buradayız.
Voilà. Tu vois, Raynald?
Bak, Raynald? Şimdi baban gibi çorap giydin.
Maintenant, tu portes une cravate comme celle de papa.
Eğer aynayı getirirseniz baktığında Raynald ne kadar büyüdüğünü görür.
Si vous lui apportiez son miroir, il constaterait lui-même combien il a l'air grand.
Raynald'ın küçük, cesur bir adam olmadığını söyleyemezsiniz.
On ne peut pas dire que Raynald n'est pas brave.
Haddim değil ama burada Raynald'la kalsam daha iyi olur ve sizde kızları uzak bir akrabalarına gönderseniz?
Ne vaudrait-il pas mieux que je reste avec Raynald et que quelqu'un d'autre emmène les filles?
Raynald'ın hastalığı için gerekli.
Cela est exigé par la maladie de Raynald. Non.
Gördün mü, Raynald?
Tu vois, Raynald?
- Uzun kalamayacağım.
- Je ne resterai pas longtemps. - Raynald.
Raynald'la oynuyor.
Il joue avec Raynald.
Raynald'ın hastalığı boyunca size yardımcı olamadım. Biraz gücendiyseniz hoşunuza gitmediyse...
Pendant la maladie de Raynald, j'ai ressenti de la désapprobation...
Raynald mucize eseri kurtuldu tabii sizin bilginiz ve inançla bakımınız sayesinde artık bu konu hakkında konuşmayalım.
Mademoiselle, comme Raynald a survécu comme par miracle et que selon vos notions, vous l'avez soigné fidèlement, n'en parlons plus.
Evet, Raynald.
Si, Raynald.
Raynald harika görünüyor.
Raynald a l'air très bien.
Raynald hayatını size borçlu.
Raynald vous doit la vie.
Raynald'ı yatırdım ve her yerde sizi arıyordum.
J'ai mis Raynald au lit et vous ai cherchées partout.
Raynald'dan pek fazla büyük değildim, Loti burada bana elma kızartırdı.
Loti faisait cuire des pommes quand je n'étais pas plus grand que Raynald.
Raynald'ın kocaman gözleri vardı.
Raynald, avec ses grands yeux.
Isabelle, Louise, Berthe, Raynald.
Isabelle, Louise, Berthe, Raynald.
Bilmiyorum, Raynald.
Je n'en sais rien, Raynald.
Ve Raynald, güller ve unutma beni *.
Et Raynald, des roses et du myosotis.
- Raynald.
- Raynald.
Raynald harika görünüyor, matmazel.
Raynald a l'air en forme, mademoiselle.
Raynald. - Bu onun sesi mi?
- Est-ce sa voix?