English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ R ] / Reklâmlar

Reklâmlar tradutor Francês

35 parallel translation
Nane Çayı reklâmları yüz binlerce Amerikan tarafından izleniyor.
- Vous savez, les publicités de Ming sont vues par des millions de téléspectateurs.
Sanırım bu reytingle bütün reklâmları alırız.
On pourrait vendre des encarts pour toute l'émission.
Ama genellikle reklâmlar.
C'est à cause du cinéma, de la télévision. Et surtout de la publicité.
Öğrenciler, Havacılık Okulu'nun reklâmlarına karşı çıkıyorlar.
Des étudiants sont persécutés. Vous savez, l'Université volante.
Bu bir dakikalık reklâmları yayın için sıraya sok.
Agrafez-moi ces annonces-flash avant diffusion.
Reklâmları görmüştük.
On a tous vu leurs publicités.
Evet, reklâmlar.
Les spots publicitaires.
Reklâmlar.
Les spots publicitaires.
Bu adam burger reklâmlarının yönetmeni mi?
Orson Welles fait des pubs pour Burger King?
TV reklâmları ve bunun gibi şeyler. Sonra da şehrin ortasında bir oylama yaparız.
Toute la ville votera et si plus de 50 % des habitants
Yürütülen süslü reklâmlar
- Pas de mariage pas d'amis pas d'amour. - Nous vendons pas pour acheter
Oturmanızı rica edeceğim. Elektronik mağazaların reklâmları için, müzik seti fotoğrafları çekerdi.
Il photographiait des stéréos pour des magasins d'électronique.
Şimdi reklâmlar. Cinsel iktidar konusunda sorununuz mu var?
Problème de virilité?
Şey, bize sponsor olacaklar, onların deterjan reklâmlarını yapacağız.
Ils nous sponsorisent, on fait de la pub pour leur lessive.
- Reklâmları bekleyebilir miyiz, Marty?
- Ca peut attendre la coupure pub, Marty?
Reklâmlar 5 dakika içinde başlayacak.
Sérieux, la pub arrive dans cinq minutes.
Web üzerinden reklâm, ürün ortaklığı ve basılı reklâmlar.
Nous avons trois points à notre stratégie : la publicité en ligne, les produits partenaires et puis l'impression.
Durun, şu magazin dergilerinde reklâmları olan Judge Reinhold'un gösterisi bu, değil mi?
Attends, pas Juge Reinhold, celui qu'on voit sur toutes ces pubs?
Bir İç çamaşır reklâmlarında oynar mısın?
Ferez-vous une publicité pour des dessous?
Televizyon reklâmlarındaki gibi bir ev istemiştim.
J'allais suivre ces publireportages et revendre la maison.
Reklâmları sırasında bu ışıkları yayına vermeyi umuyorlardı. Böylece seyircilerin bu malları almaktan başka çareleri kalmayacaktı.
Ils voulaient diffuser les lumières clignotantes pendant les pubs pour que les spectateurs soient obligés d'acheter leurs produits.
Lanet olası, şirket reklâmları.
Maudites promos de cul.
Ve en önemlisi haber arası reklâmlarında ortaya çıkan şeyin bizi terörizmden koruduğunu öğrendik.
Et surtout, on a appris... que l'influence grandissante des multinationales sur nos médias... nous protège du terrorisme.
Güzel reklâmlar.
Beau discours.
Dikkatimi çekmek için yaptığınız önemsiz rekabet. Gece yarısı telefonla aramalar, eleştirisel reklâmlar.
Cette rivalité débile envers moi, les coups de téléphone tardifs, les publicités...
Reklâmlarımdan biri başlıyor.
Regardez, c'est ma pub!
- Televizyondaki reklâmları mı yapıyorsunuz?
Vous faites les pubs de la télé?
Bu sayede Wrangler kot reklâmlarında oynayan adamların hangilerinin karılarını dövdüğünü bilebiliyorum.
Je reconnais de suite ceux qui battent leurs femmes dans les pubs des jeans Wrangler. Tous.
- Hayır, yaptım. Şu elektronik sigara reklâmlarında oynamıştım ya.
Si, j'étais dans la pub pour les cigarettes électroniques.
Sadece televizyon reklâmlarından sekiz milyon kazanıyorlar.
8 millions en droits de retransmissions, plus les contributions des anciens élèves,
Red, bugün ne yapacaksın? Reklâmları okuyacağım, bir iş arayacağım, sonra güne bir ara vereceğim.
Lire les petites annonces, chercher du boulot...
- Reklâmları görmüş olmalısın.
Vous avez dû lire ma revue de presse.
Reklâmlar bitti.
Les publicités sont finies.
Reklâmlarımı mı izlediniz?
Vous avez vu ma promos?
Çünkü sadece reklâmların resmini gösteririz.
Je ne leur montre pas d'images car on ne montre que les pubs.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]