English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ R ] / Romano

Romano tradutor Francês

569 parallel translation
Dün gece seni nereye gittiniz? - Romano'nun yerine.
- Où il t'a emmenée hier soir?
- Ve gece başlamadan Frascati'nin yerine.
- Chez Romano. Et chez Frascati la veille.
Romano, Frascati şimdide Perrier'in yeri.
Romano, Frascati, et maintenant, Perrier.
- Çingene Beragon.
- Est-ce notre Romano?
Bu film, oğlum Romano'nun anısına ithaf edilmiştir. Çeviri : sarkis İyi seyirler.
A la mémoire de mon fils Romano R. Rossellini
Ne kadar da iyi, Bay Romano. Bakıyorum istediğiniz şeyi bulmuşsunuz.
Alors M. Romano, quelque chose vous plaît?
İki saattir buradasın ve Tony Romano ile tanışmadın mı?
Ici, depuis 2 h, et vous n'avez pas encore fait sa connaissance?
Ne zaman balık tutmayı deneyeceksiniz, Bay Romano?
Quand allez-vous essayer de pêcher, M. Romano?
- Ha, Bay Romano mu?
- M. Romano?
Senyor Romano ise hep kaybeder.
M. Romano, lui, perd tout le temps.
Bayan Foster, Bay Romano'yu tanıyorsunuz.
Mlle Foster, vous connaissez M. Romano.
Bay Romano'yu otelde görmüştüm.
Je connais M. Romano...
Senyor Romano, size bir mektup var.
Une lettre pour vous.
- Romano'ya gidiyorum.
- Pour quoi? - Pour dîner au Romano.
Burayı Romano'daki odalarla karıştırdınız.
Ici, c'est une ambassade... Pas le Romano.
Fakat Bay Romano, niçin onun provalara ihtiyacı olsun?
Mais, Signor Romano, pourquoi aurait-elle besoin de répétitions?
Başka bir içki? Bay Romano?
Un autre verre, Signor Romano?
Mr. Romano, bu gürültü bitsin.
Rangez votre trompette, M. Romano.
Romano, göreve dönmen gerekmiyor mu?
Romano, vous n'êtes pas de service?
- Nasılsın, Romano?
- Ça va, Romano?
Romano.
Romano.
- Ben Anticoli'yim! Anticoli Romano.
Moi, je suis d'Anticoli.
Perşembeleri günü Romano'da bitirmekten hoşlanırım. Geriye sadece Cuma günleri kalıyor.
Le jeudi, on va chez Romano.
Sen çingene değilsin, Fredo.
Tu n'es pas un romano.
Hey, geri gel aşçı!
Hé, reviens ici petit romano!
Holmes, akşam yemeğini Romano's'ta yiyebiliriz, ama Cuma'ya kadar sadece üç günümüz var.
Holmes! Nous pouvons dîner chez Romano's! Mais nous n'avons que trois jours.
"Birazdan Jack Romano'yla konuşacağız." "Burada, stüdyoda bizimle birlikte."
Mais on va d'abord parler avec Jack Romano, ici dans le studio.
Romano Patroni.
Romano Patroni.
- Nasıl istersen, Bay Romano'ya sor.
Comme vous voudrez! Demandez à M. Romano.
Bay Romano bize bunları fıskiyenin etrafına serpmemizi istedi.
M. Romano a dit de les rafraîchir à la fontaine.
Bay Romano nerede?
- Où est-il? - Je ne sais pas.
Romano nerede?
Où est Romano?
Romano kim?
Qui est Romano?
Romano!
Romano?
- Biliyorsunuz, Romano..... herkes için gerçekten korkunç bir geceydi.
Une nuit épouvantable pour tout le monde!
Tanrım! Gelin, Bay Romano, Gelin şuna bakın.
Venez voir, Monsieur Romano!
Git Romano'ya yardım et, yazık ona, yürüyemiyor bile.
Il a si mal aux jambes qu'il ne peut pas marcher.
- Affet beni, Romano.
Excusez-moi, Romano.
- Seni seviyorum, sen... - Romano.
Je vous aime, vous êtes si jolie...
Benim için yaptığın her şey için sana minnettarım, Romano'm.
Je vous remercie pour tout ce que vous avez fait pour moi, mon Romano.
Siz Bay Romano Patroni misiniz?
M. Romano Patroni, c'est vous?
Sen Romano'nun kim olduğunu bilmiyorsun.
Vous ne savez pas qui est Romano!
Memnuniyetle, Romano Patroni.
Enchanté. Romano Patroni.
Memnuniyetle, Romano Patroni.
Bonjour. Enchanté. Romano Patroni.
- Başka kim var? Tony Romano adında bir ödül paketi var.
Un morceau de choix :
Akşam yemeğinde de Jack Romano dinleyeceğiz.
Et on pourra te bouffer.
Romano?
Romano?
Hoşça kal, Romano.
Ciao, Romano.
Hayır, Romano.
Allons!
Manlio.
Viens aider Romano.
... o kadar güzelsin ki. - Romano.
Romano, croyez-moi, j'ai honte de me montrer à vous.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]