Sayende tradutor Francês
2,317 parallel translation
Sayende özelimiz özel olarak kalacak.
la vie privée restera privée.
Ama senin sayende, gizli bir silahim var.
Mais merci. J'ai une arme secrète.
Sen, Elizabeth. Senin sayende buradayım.
Le tien, Elizabeth, est la seule raison pour laquelle je suis là.
Yani, sayende ahmağın teki sonunda bir kızla tanışıyor.
Grâce à toi, un paumé rencontre enfin une fille.
# Sayende kabuğumu kırdım Shelley
Tu me fais sortir de ma coquille
# Sayende dünyam güzelleşti Shelley
Tu rends le monde plus sympa
Ona da senin sayende sahip oldum.
Et je ne l'ai que grâce à toi.
Sayende Bodaway'i içeri tıkmamız için Bridget tek tanığımız olmaktan çıktı.
Bridget n'est pas la seule réponse pour surveiller Bodaway. Merci.
Şimdi sayende Amy'i bir vaşağın yemiş olabileceğinden endişeleniyorum.
Maintenant, grâce à toi, je vais m'inquiéter qu'il ait mangé Amy.
Sayende dokuz aydır kodesteyim.
Je suis dans le trou depuis 9 mois grâce à toi.
Sağ ol Gaius, sayende kendimi daha iyi hissediyorum.
Merci pour ton précieux soutien.
Öylesin! Şimdi, sayende herkes filmdeki bu deli saçmalarına inanacak ve bizim işe yaramaz insanlar olduğumuzu düşünecek.
Grâce à toi, tout le monde va croire ces conneries et nous prendre pour des crados.
Hepsi senin sayende.
Et tout ça, grâce à toi.
Sayende özgüven eksikliği içindeki yeni boşanmış dostumuz dizlerinin üstünde bir eskort kıza evlilik teklif ederken tekmeyi yiyecek.
Merci à toi, un nouveau divorcé avec peu d'estime de lui-même Va se faire larguer, en ayant un genou par terre en demandant une prostituée en mariage.
Sayende göğsüm kalbim küt küt atıyor. Yalnızca seni seviyorum, tüm kalbimle haykırıyorum.
mon cœur fait " boum boum je le crie de tout mon cœur
Sayende iş buluyorum!
Avec toi, pas de chômage!
Sayende çocuklarım bana cephe aldı.
Tu montes mes propres enfants contre moi.
MESSANTIA'DA COK GECMEDEN BIR KARGASA OLACAK SENIN SAYENDE.
Il y aura des émeutes dans Messantia, plusieurs jours. Grâce à toi
- Sayende çocuklar artık rehine!
- Des enfants qui grâce à toi sont devenus des otages.
Sayende en sonunda iyi yaptığım bir iş buldum ama beni yasakladığın için işimi Las Vegas'ta yapamıyorum.
Grâce à toi, je sais faire un truc. Mais tu m'as interdite de séjour à Las Vegas.
Aferin, sakar oğlan sayende öğle yemeğinde tavuk salatası yok.
Bravo, c'est bien! Pas de salade de poulet au déjeuner.
Evet, senin sayende dört kilo verdim.
- C'est ça! Quatre kilos que j'ai perdus grâce à votre émission.
Dünyadaki en mutlu erkek benim herhalde şu anda senin sayende.
Je suis l'homme le plus heureux du monde grâce à toi.
Sayende savaşmak için bir nedenim var.
Grâce à toi, ils peuvent se battre pour une raison.
Senin sayende Tanrı'ların yanında Ve cennete yakın birsiyim!
Grâce à toi, je ne fais qu'un avec dieux Et le paradis est proche!
Senin sayende yaşıyorum,
C'est grâce à vous que je suis en vie,
Bu nefretten senin sayende
C'est l'histoire De celui qui se détourna de la haine
- Evet sayende hepimiz tutuklanacağız.
Grâce à toi, on va tous se faire arrêter.
Sayende başıma bir de Arıza belası geldi!
Je dois m'occuper d'une anomalie à cause de toi.
Senin sayende Ralph artık salondaki en güçlü virüs benim!
Grâce à toi, Ralph, je suis maintenant le virus le plus puissant de l'arcade!
Senin sayende.
Grâce à toi.
Sayende baloyu kafeteryada düzenlemek zorunda kalacağız.
Faut faire la fête à la cafète.
Ama sayende hamlemi yaptım ve istediğimi elde ettim.
Et grâce à vous, j'ai pu le faire.
Christine'in senin sayende New York'a gidiyor olması.
Christine va à New York grâce à vous.
Sayende.
Grâce à toi.
Kötü mahalleye getirdin bizi, sayende soyulacağız.
Tu nous conduit dans un quartier pourri, et maintenant, on va se faire dépouiller! J'ai fait ça?
- İsveçliler senin sayende kızın izini buldular.
Le Suédois l'a repérée. - À cause de toi!
Kalbimi sana açtım ama reddetmen iyi oldu sayende...
Je t'ouvre mon cœur et... Merci, parce que la tête me tournait...
Özgürüm sayende.
Je suis libre, grâce à toi.
Ayrıca belki senin sayende Yeni bir başlangıç yaptım.
C'est pour t'aider à prendre de l'avance.
Senin sayende.
C'était toi.
Sayende Noel zamanı da boş geçti.
J'ai raté Noël grâce à toi.
Bu karakterleri seviyorum. Senin sayende sevmeyi öğrendim!
- Ces personnages me plaisent, grâce à vous.
Ama sayende artık yok. Ya da diğer tüm sahip olduklarım artık olmadığı için. Evet.
Mais grâce à toi, je ne l'ai plus, ni même ma fortune.
Sayende kutsal anneciğim.
Merci à toi, Sainte-Mère.
Başarısız olacağımdan endişelendiğim için itiraf etmeye korkuyordum ama artık endişelenmiyorum senin sayende.
Je suppose que j'ai toujours été effrayé de l'admettre parce que j'avais peur d'échouer, mais je n'ai plus peur désormais... grâce à toi
- Ve bu gece, sayende ben de yanında değilim.
Donc cette nuit, merci à toi, elle ne m'a même pas.
* Sayende gördüğüm gerçekler için *
♪ For all the truth that you made me see ♪
* Sayende gerçekleşen bütün hayaller için *
♪ For every dream you made come true ♪
Senin sayende Holly.
- Tu es en train de dire que j'ai bien fait. - Merci, Holly.
- Senin sayende.
Non, toi!